Rüveyda Sadak

Organik tercihlerden, fuar üzerine

Rüveyda Sadak

Elazığ Belediyesi’nin düzenlemiş olduğu 24-28 Eylül 5. Gıda ve Tarım Fuarı’ndan organik kavramını ve sosyolojiyi yerinde ifadelerle görmek için etkinlik kapsamında topluma duyuruya binaen buyurun davetine icabet ettik. İzlenimlerimizi yorumlayalım… Doğal temennilerin yansıtıldığı fuarda, endüstriyel tarım araçları ve ekipmanların yanı sıra gıda ürünlerindeki organik çeşitlilik, fuara dair tanıtımın memnuniyet ile gerçekleştiği bir organizmayı ifade ediyor. Elazığ’a ve Elazığ yöresel ürünlerine hemşehri olmanın meydana getirdiği ev sahipliği itibariyle fuar gezintisine devam ediyoruz. Ağın leblebisi, dibek kahvesi, orcik, badem şekeri, irmikli yaz helvası… Elazığ El Sanatları Eğitim Merkezi Müdürlüğü kapsamında yapılan ürünlerin sergilendiği fuarda, özellikle Elazığ vişne mermerinin kullanıldığı gereçler, itinalı dizilişiyle el emeği kavramını seyrettirdi. Şarküteri kısmında yer alan süt ürünleri… kuruyemiş, kuru meyveler, geleneksel kültürü tasvir eden stantlar, gül denince akla gelen şehrin gülümsettiği bir resim ile devam ederken, sarımsak, dut ve balı ile ünlü olan komşu şehrin, künefenin coğrafya mekânı ile gastronomideki kültürü geniş olan fıstığı, lokumu…Acı kavramının isimleriyle ve görüntüsüyle özgün olan isot ve acı biber çeşitlerinin fazla olduğu doğal ürünleri, üreticisinden dinledik… Bir başka şehre doğru, fuar gezintimize devam ederken yaşayan zanaatın, sanat ile bütünleştiği üretim alanına geçiyoruz, Bakırcılık… Günümüzde bakırcılık sanatının pek fazla değerinin bilinmediğini ifade eden bakırcı ustası ile fuar yorumları kapsamında, bakırcılığın dünü ve bugününü konuşma fırsatımız oldu. Usta, bakırcılık sanatına olması gerektiği gibi değerin verilmediğini anlatırken, yapmış oldukları ürünlerin tanıtımını uzman üretici olarak anlattı. İnsan topluluğunun sosyolojisidir, kalabalık. Fuar kavramıyla genç, yaşlı, çocuk her bireyin hitap kişisi olan her birey, toplum inisiyatifi genelinde gerçekleşen bir bütünlüğün ifadesidir. Sadece Elazığ örneğinde bölgesel bir değerlendirme olarak değil, tanıtım amacıyla da birçok ilin kapsamına dahil olan bir etkinliktir, fuar. Örneğin, nostaljinin hatırlattığı geçmişe bir yolculuktur, mesir macunu geleneği... Fuar dolayısıyla bölgesel çerçevede yer alan kültürlerin farklı kompozisyonu, özgün yapılarıyla etkinliğe katılım sağlayan bireyler tarafından yorumlanıyor. Kimi, almış olduğu ürünler hakkında memnuniyet ifade ederken, kimileri ise diyaloglarıyla bireyin, toplumsal bir gerçeklik olduğunu yapılan muhabbetlerle telkin ve teyit ediyor. İl bazında faydalı bir tanıtım ve dolayısıyla ekonomi sosyolojisi içeriğinde değerlendirmek gerekirse, makul fiyatlarla satılan ürünlerin toplum kapsamında üretimden tüketime bir arz-talep dengesi ile toplumsal standardı sağlayan bir farkındalık gerçekleştirildi. Değeri, insan konulu olan toplum kavramı, farklı bölgelerin gastronomi alanındaki özgünlüğünün tanıtıldığı ürünlerle sadece isim olarak değil, muhabbet kapsamında bir şehirden başka bir şehre diyalogları, iletişime dahil ediyor. Hal-hatır geleneği, farklı şehirlerin özgün yapısı, yapılan bir kültür alışverişini seyrettiriyor. Üretici-tüketici kavramı, ayrıca bir iletişimin pozitif ihtimaliyle çeşitlenip sosyolojik imkân sağlıyor. İnsan, toplumsal bir varlık olan bireydir. Birey, insan topluluğu ile bir bütünlüğün ifadesidir. Bu gibi etkinliklerle toplumsal olarak bilgi alışverişi hem satın alınan ürünler dahilinde üretici-tüketici olarak hem de iletişim kavramlı şekliyle gerçekleşir. 2025 Nisan itibariyle görülen zirai don sebebiyle Elazığ’ın da içinde bulunduğu birçok şehirde bazı bölgesel ürünler (kayısı, erik, elma, dut, ceviz, üzüm, vişne, kiraz…) zarar görmesine rağmen yine de fuarın renkli manzarası, dikkate değer bir iltifatı hak ediyor. Bir şehrin tanıtılması açısından fuar geleneği, farkındalık sağlayan önemli bir organizasyon olduğunu ifade eder. Fuar için emeği geçen herkese teşekkürler.

 

 

 

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları