Öğretileni Öğrenmenin, Her gün Minnettarlığı ile
Rüveyda Sadak
Bir soru soralım… Nedir eğitim? Sadece harflerin, okumayı öğrenilen günden itibaren tamamlanmış olması mıdır ya da okumak sadece belli bir zaman diliminde gerçekleşen bir alışkanlık mıdır? Aslında eğitim, onu eğiten öğretim ile özetlenen gerçek bir sanattır. Bu sanatı yerine getiren de şüphesiz ki niteliğin karşılığı olan, Öğretmen’dir. Okul kavramıyla başlayan bir girizgâh ile ‘okumak, yazmak, düşünmek ve ifade etmek’ ile ömür boyu devam eden bir sürekliliktir. Öyle ki öğrenmek, sınırlı bir zamana tabii değildir ve hep öğrenerek bir sürekliliğin arz edildiği kavramın gerçekleştirilmesidir. Hz. Ali, “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum.” derken öğretmenin, eğitimin ve öğrenmenin önemi ve değerinden bahsetmiştir. Her harf miktarındaki sır, öyle kıymetlidir ki matematik hesabı ile öğrenilen bilgi, her harf için 40 yıl ise şimdilerde ve günümüz itibariyle bizleri düşününce, öğreten kişi öğretmenin değeri daha iyi anlaşılıyor. Değeri, değerli olduğu kavram olan öğretmek ile sarf edilen emek, eğitimci için öğretmen öğretmenler günü, yılda bir gün gibi görünür fakat önemli olan, kıymete biçilemeyen paha ve yılın bir günü ile sınırlı olması değil, aksine her gününde bilginin, dolayısıyla eğitim ve öğretimin var olduğu bir vurgudur. Eğitimin felsefi niteliği, insanın varlığı itibariyle gerçek olan bir edimdir. Manaya tekabül Öğretmenler Günü, öğrenen ve öğretilen kavramlarına ithaf edilen zaman dilimi olan 24 Kasım, yılların geçmiş olmasına rağmen, öğretmen kavramını hâlâ aynı sabit ifade ile muhafaza ettiği değere dair, öğretmen’in hep öğretmen olarak hafızalarda yer edindiği, toplumsal kabulün teyit ettiği bir doğrudur. Eğitim için eğitim kavramını gerçekleştiren öğretmenlerimiz, geçmişten şimdiye ve hâlâ devam eden başarı motivasyonu ile sağladığı telkin, kitap bilgisinin ayrıca ifade ettiği bireysel faydayı, öğrenciye dair öğrenerek bilgi dahili olmayı gerçekleştiriyor. Bir öğrenci için okul ve ayrıca bir parantez konusunda bilinmesi gereken kütüphane kavramını, kitap araştırmak, literatür taramak ve sonunda, kitapları okumak her öğrencide olması gereken bir olmazsa olmazdır ki başarı farkındalığını gerçekleştirerek artıran alışkanlıktan bahseder okumak… Eğitimci- Sosyolog Hocam’ın “Öğretmenler tıpkı bir güneş gibidir. Çevresini aydınlatırken karanlıklara meydan okur.” dediği ufkun, başarı motivasyonunu sağlayan rol, öğretmen iledir. Öğretmenin, eğitim ile öğrenciye dair gerçekleştirdiği başarı, okuma ve yazmanın yanı sıra nesilden nesile aktarılan kültürel bir değer olduğunu, eğitim sosyolojisi kapsamında a’dan z’ye kavramından ibaret olmayan önemli bir kapsamda yer aldığını telkin ediyor. Toplum için eğitim, eğitim için ise öğretmen diyerek bütün öğretmenlerimizin öğretmenler gününü bir gün değil her gün şeklinde ve her öğretmenimize ayrıca teşekkür ederek öğretmenler gününü kutluyoruz.