Rüveyda Sadak

Kazın ayağı öyle değil, sosyal medya'da bir ironi

Rüveyda Sadak

Değerlere saygı, gerekli bir lüzum şeklinde görülmeli. Aksine değerler, hor görülmeyi gerektirmiyor. Milenyum çağının ilerleyen döneminde ve 2025 gibi bir çeyrek zaman diliminde iken… Modern dönemde yaşam standartlarına bireysel, toplumsal saygı olarak itibar gösterilmesi gereken dini değerlerin hoşgörü değeri, değersizleştirilerek manası olmayan komedi anlayışıyla bir şov sahneledi. Görüntüler bir camide, espri adı altında saygısız tutum ve davranışlarla gerçekleştirilmeye çalışıldı. Bu bir modern sebep miydi? Değer, topluma dairdir. İslami değerin sembolü bir cami ortamı; nezaketi, saygıyı, hoşgörüyü ifade eder. Aksi tavırlarla rencide edilmeyi değil. Gösteri yapabilmek için mekân olarak neden kutsal bir değer olan cami tercih edilir. Eleştiri, mantıksal tutum karşısında tolere edilebilecek unsurları ihtiva edebilir. Çünkü mevcut davranışta bir doğru içeriği bulunmuyor. Önemli olan konu; değerlerin, değerli olduğunu bilmek ve bilinmese bile yine de saygı itibarlı gerek ve gereklilik duymaktır. Saygı, birey için önemli bir kavramdır. Saygıya dair edinilmiş bilgiye sahip olmak, toplum için geçerli bir kavram olmuştur. Saygıyı teyit edebilecek faktör, geleneksel değerlerdir. Ve geleneksel değerlerden biri olan saygı göstergesi, bireyin toplumsal bir varlık olduğunu tanımlar. Toplumsal ifadelerden biri olan hatır sormak şeklinde bir deyim vardır ve böylece nezaketin ince yönü, muhabbet ile ifade edilir. Bu bir toplumsal değerdir. Bilinir ki bu toplumsal değer, atfedilen bir hoşgörü gereğidir ve böylece minnettarlık ifadesiyle teşekkür edilir. Dini değerlerin ithaf edildiği bir camide, modern adı altında değersiz bir tutum sergilendi. Toplum, değerlere yönelik olumsuzluk teşkil eden tutumları tolere edebilmek konusunda gelenek odaklıdır. Modern, değerleri bir komedi olarak adlandırabilecek bir kavram değil. Gelişmişlik, eğitim ile doğru orantılıdır. Komedi kapsamı, öncelikle saygıyı gerektirir.  Rencide eden tutum ve davranışlarla değil mantık kapsamındaki düşündürücü cümlelerle ifade edilmelidir. Kültürümüzde, önemli bir isim vardır. Güldürürken düşündüren bir halk filozofu Nasreddin Hoca, nesilden nesile kültürel bir değerdir. Komedi konusunda fıkra ve hikâyeleriyle mizah anlayışının yegâne gerçeği Nasreddin Hoca, gerçek ile mizah konusunu, aynı anda düşündüren muazzam bir yetenektir. Espri ile karışık nükteleri ve mantıksal açıklamalarıyla komedinin, nezaketten meydana geldiğini hoşgörülü bir anlatım ile açıklar. Nasreddin Hoca’nın meşhur deyimlerinden biri olan, ‘Kazın ayağı öyle değil’ örneği, geçenlerde camide yapılan olumsuz tutum ve davranışın bir komedi değil bir saygısızlık oluşturduğunu ifade ediyor. Nitekim camide yapılan bu olumsuz davranış, aslında düşünüldüğü gibi bir komedi olmadığını açıklıyor. Kutsal değer mekânı olan camide alaycı tavırların, sosyal medyada paylaşılarak izlenme miktarını artırmaya çalışmak, yanlış bir davranıştı. Değerler, değersizleştirilerek bireysel bir sosyallik (!) oluşabilir mi? Değer, toplumsal bir gerçekliktir ve rencide edilen değer, değeri hor görmektir.

Yazarın Diğer Yazıları