Kıymetli Hakimiyet Gazetesi okuyucuları ve fotoğraf severler, bu hafta sizlerle fotoğrafçılığın belki de en kritik ama çoğu zaman geri planda kalan bir konusunu paylaşmak istiyorum.
Fotoğrafçılıkta Lensin Önemi
Fotoğrafçılıkta yıllardır değişmeyen bir gerçek vardır: Makine gövdesi sadece kaydeder, fotoğrafı gerçekten yapan lenstir. Işığın karakterini belirleyen, sahnedeki hikâyenin nasıl okunacağını şekillendiren bu cam parçası, aslında fotoğrafçının bakış açısının ta kendisidir. Kısacası, doğru lensi seçmek çoğu zaman doğru kareyi yakalamanın yarısıdır.
Bugün biraz bu büyülü dünyanın kapısını aralamak, lenslerin fotoğrafta nasıl bir fark yarattığını ve farklı dallarda hangi lenslerin tercih edildiğini anlatmak istiyorum.
Geniş Açı: Mekânın Nefesini Tutmak
Manzara fotoğrafçıları bilir; doğada yürürken karşınıza çıkan manzaranın genişliğini, ferahlığını bir kareye sığdırmak kolay değildir. İşte burada 14mm – 24mm arası geniş açılar devreye girer.
Manzara fotoğrafçılığı
Mimari ve iç mekân
Sokak fotoğrafçılığı
Bu lensler, sadece alanı geniş göstermez; aynı zamanda derinlik hissini artırır, izleyiciyi fotoğrafın içine çeker.
50mm: İnsan Gözünün Dili
Fotoğraf dünyasında “elli”nin ayrı bir yeri vardır. Ne çok geniş, ne çok dar… Tam olması gerektiği gibi. İnsan gözünün perspektifine en yakın olduğu için, günlük hayattaki bakışı fotoğrafa taşır.
Portre
Sokak
Belgesel
Günlük kullanım
“Anı yakalamak” deyince akla gelen lens çoğu zaman 50mm’dir.
Portrelerin Olmazsa Olmazı: 85mm ve Üzeri
Portre fotoğrafçılığı, insanın hikâyesini yüzünden okumaktır. İşte 85mm, 105mm gibi lensler bunu en zarif biçimde yapar. Yüz hatlarını güzelleştirir, arka planı yumuşatır, konuyu adeta sahneye çıkarır.
Stüdyo portreleri
Düğün & nişan çekimleri
Moda fotoğrafçılığı
Bu lensler, doğru kullanıldığında bir bakışı bile şiire dönüştürür.
Tele Lensler: Uzağı Yakına Taşıyan Güç
Vahşi hayat fotoğrafçılığında veya spor karşılaşmalarında kimse saha ortasına giremeyeceği için işi tele lensler üstlenir. 200mm, 300mm, 400mm… Artık hangi mesafeyi yakalamak istiyorsanız.
Spor fotoğrafçılığı
Vahşi yaşam
Uzak portreler
Bu lensler sabırla bekleyen fotoğrafçının en sağ koludur.
Makro: Ayrıntının Dünyasına Yolculuk
Bir çiçeğin damarları, bir böceğin göz yapısı, su damlasının içindeki minik kırılımlar… Makro lensler, gözle göremediğimiz bir evreni bize sunar.
Makro / yakın plan fotoğrafçılığı
Ürün çekimleri
Doğru ışıkla birleştiğinde, bir karınca bile heykel gibi görünür.
Balık Gözü: Eğlence, Abartı ve Yaratıcılık
Her fotoğraf ciddiyet istemez; bazen sadece oyun oynamak gerekir. Balık gözü lensler, eğlenceli deformasyonlarıyla bambaşka bir estetik sunar.
Ekstrem sporlar
Yaratıcı mimari
Deneysel çalışmalar
Son olarak:
Lens, Fotoğrafçının Ruhu
Fotoğrafçılık ekipman işidir derler ama bu yarı doğrudur. Asıl mesele, hangi lensle hangi hikâyeyi anlatmak istediğinizi bilmekte saklıdır. Çünkü lens, ışığı sadece içeri almaz; sizin bakışınızı da içine katar.
Kimileri için geniş açı dünyaya açılan bir penceredir, kimileri içinse 85mm bir insan yüzündeki duygunun tercümanıdır. Doğru lensi seçtiğiniz gün, aslında kendi fotoğraf dilinizi bulmaya başlamışsınızdır.
Bir sonraki köşe yazımda buluşmak üzere…
Sağlıkla ve sevgiyle kalın.