Malum bilindiği üzere 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren toplu iş sözleşmesi görüşmeleri kapsamında sendikaların verdiği %50 zam teklifinin karşısında hükümet 2025 yılının ilk 6 ayı için yüzde 16, ikinci 6 ayı için yüzde 8 zam teklifini sunmuştu…
Hükümet tarafından verilen bu zam teklifi karşısında işçi sendikaları eylem kararına doğru giderken Sayın Cumhurbaşkanımızın bu olaylar karşısında sessizliğini bozarak “hakkaniyetli ve rasyonel bir sonuca ulaşacağına inanıyorum” ifadesi işçi kardeşlerimizi umutlandırdığını söyleyebilirim.
Benim bu konudaki serzenişim ise elbette %16 teklifi sunan hükümetin hangi verilere göre bu zammı verdiğidir. Allah aşkına Ankara’da kiralar 30 binden başlarken işçi kardeşimizin aldığı maaş 40 bin TL’dir. Bakınız sadece kira mı diyeceksiniz tabi ki hayır!
TUİK’e göre 2024 yılı aylık ortalama göre on iki ayın %47.24 çıkarken, et fiyatları 300 bandından 700 bandına girerken, 39 TL mazotun litresi %35 artışıyla 52 TL bandına girdiği bir yaşam alanında Allah aşkına Sayın Bakanım %16 zam teklifi nedir?
Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü, işveren tarafı TÜHİS’in umut ediyorum ki Sayın Cumhurbaşkanımızın hakkaniyetli ve rasyonel ifadelerini hiçe saymadan hak edilen zam tutarını işçi kardeşlerimizin memnuniyetine ulaşır.
Ha bu arada bazı memurların özellikle işçi maaşı bizi nasıl geçer söylentilerini de esefle kınıyorum. İşçi demek köle demek değildir! Kamu işçisinin yükü ve sorumluluğuna bir bak derim sana hatta gittin tuvalete de su dökmeden çıkmamayı öğren önce…
Haset ile kardeşinin maaşını eleştiren zihniyetleri samimi görmemekteyim. Kamuda çalışan işçide, memurda birbirinden değerlidir ve hak ettiği kazancıda almalıdır. Eksiği fazlası meselesi değil tamamıyla geçim sıkıntısı ortadadır. Elbette gönül ister daha yüksek maaşlar olsun ama nerde…
Hülasa, Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü, işveren tarafı TÜHİS’in rasyonel ve hakkaniyetli bir zam ile işçi kardeşimizin yüzü gülmelidir. Şeyh Edebali’nin dediği gibi İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN velhasılıkelam.