Bir köye, kasabaya, şehre ve uzun büyük yollar boyunda menzil ve konak yerlerine su getirmek, çeşme yaptırmak Müslüman toplum hayatında büyük hayırdır ve aynı zamanda bunun yaptırılması için devlet kaynaklı çeşmeleri de tarihte görmemiz mümkündür.
İnancımızı esas alarak öldükten sonrada amel defterimizin kapanmayacağı bir durumun söz konusu olduğunu düşünürsek çeşme yaptırmak ya kendimizin hayırla anılması yahut ölmüş bir sevgili, yakınımızın ruhunun şâd olması için bir önemlidir.
Ayrıca, Türk taş işçiliğinin en güzel eserlerinin teşhir edildiği zeminler ve içlerinde asrını temsil eden sanatkârlar bulunan hattatların kitabe yazıları ve farklı motifler ile ecdadımız bize ışık tutmuştur. Ama gel gör ki günümüzde sebebi tam anlamamakla birlikte bu sanat eserleri yok olmaya mahkûm bırakılmıştır…
1953 yılında Sular İdaresi Umum Müdürlüğü tarafından yayınlanan “Ankara’da Mevcut Çeşmelerin Listesi” adlı kitapçığı incelendiğimde 200 üzeri çeşmenin varlığından bahsedilmektedir tabi özellikle o dönemlerde. Özellikle şehir merkezine uzaklığı yaklaşık 10 km olan Hanımpınarı su kaynağı, günümüzde Mamak ilçesine bağlı bir mahalle olan eski Üreğil Köyü yakınında bulunan suyun kalitesi ise hala konuşulan konu başlıklarından biridir.
Peki, bu çeşmelerin akıbeti ne oldu?
Aslında ülkemizin her köşesinde yaşanan bu tarih eserlerinin yeteri kadar korunmaması ve özellikle birilerine peşkeş çekilerek mevcut alanların inşaat sahaları ile kapanması, bazı su işletmeciliğinde çeşmelerin kapanmasına çanak çevirdiğini inkâr etmek olmaz diye düşünüyorum. Ben buradan özellikle hakkımı helal etmediğimi de bir vatandaş olarak söylemek istiyorum.
Kültür ve Turizm Bakanlık yetkililerin konu ile duyarlı olmalarını ve tarihimize sahip çıkılması gerektiğini, bu tarihi çeşmelerin korunması için; yerel yönetimlerin acil önlemler alarak koruma ve bakım sağlamalarının yanında halkın da bilinçlendirilmesi gerektiğini hassaten söylemek istiyorum. Çeşmelerimizi geri istiyoruz!
Hülasa, çeşmeler sadece suyu değil, tarihi de taşırlar. Her çeşme, bir kültürel kimliğin sessiz tanığıdır velhasılıkelam…