
Gazze'de Enkaz Altında Kalan Vicdanlar
İbrahim Kayaoğlu
Gazze’de hâlâ on binlerce insanın bedeni enkaz altında bekliyor.
Ama dünya, o enkazın altında kalan vicdanları değil, İsrail askerlerinin cesetlerini arıyor.
Gerçek şu ki, bugün insanlık da adalet de Gazze’nin enkazının altında kaldı.
Gazze’de hâlâ on binlerce insanın bedeni enkaz altında bekliyor.
Anne, baba, çocuk… Hepsi bir zamanlar bir evin sıcaklığını paylaşıyordu.
Şimdi o ev, bir mezara dönüşmüş durumda.
Ama dünya neyle meşgul biliyor musunuz?
Çocuk katili İsrail askerlerinin leşlerini çıkarmakla!
Evet, dünyanın vicdanı bir kez daha ters yüz oldu.
Gazze’nin çığlığı duvarlara çarparak geri dönüyor, çünkü insaf da enkaz altında kaldı.
Bugün birçok ülke, İsrail ordusuna ait ölüleri bulmak için bölgeye özel ekipler gönderiyor.
Gazze’nin çocukları içinse kimsenin kılı kıpırdamıyor.
O enkazların altında kalan küçücük bedenler, kimsenin gündeminde değil.
Batı medyası suskun, sözde insan hakları örgütleri tatilde, Birleşmiş Milletler yine “kaygılı” açıklamalarla günü kurtarıyor.
Ama ilginçtir…
Dünya içinde bir ülke var ki, vicdanı henüz tamamen ölmemiş:
İspanya!
İspanya hükümeti geçtiğimiz günlerde “Gazze’deki soykırıma karşı önlemler ve Filistin halkına destek” başlığıyla 9 maddelik yaptırım kararı aldı.
Bu kararlara göre:
İsrail’e silah, mühimmat ve askeri teçhizat satışı kalıcı olarak yasaklandı.
İsrail ordusuna yakıt taşıyan gemilerin İspanya limanlarından geçişi durduruldu.
Savunma malzemesi taşıyan uçaklara hava sahası kapatıldı.
Soykırım ve savaş suçlarına karışan kişilerin İspanya’ya girişi yasaklandı.
Yasa dışı yerleşimlerden ürün ithalatı durduruldu.
Ve en önemlisi:
Filistin’e insani yardım 2026’ya kadar 150 milyon avroya çıkarıldı.
Bu kararlar, bir Avrupa ülkesinden geldi.
Yani bir Hristiyan devletinden...
Ama garip olan şu ki, bu kararlar İslam ülkelerinin gündeminde bile yok!
Saraylarda, zirvelerde, bildirilerde, hiçbirinde “Gazze” yok artık.
Sanki o topraklarda kan değil, yağmur yağmış gibi davranıyorlar.
Sanki her şey bir anda güllük gülistanlık olmuş gibi...
Dahası, Hamas’a silah bırakması için baskı yapılıyor.
Bu baskı, yeni bir zulüm demektir.
Mazlumun elinden direnişi almak, zalime güç vermektir.
Bugün “silah bırak” diyenler, yarın Kudüs’e “sus” diyecekler.
Gazze sadece bir coğrafya değildir, bir imtihandır.
Kimin vicdanı var, kim sessiz kalmayı tercih ediyor — hepsi burada belli oluyor.
Eğer bugün Gazze’yi unutanlar, yarın Kudüs’ün kapısında af dileyecekler.
Ama o kapılar, vicdanını enkaz altında bırakanlara açılmayacak.
Ey İslam dünyası!
İspanya bile zulme “dur” derken, senin suskunluğun artık günahı da aştı.
Gazze’nin sessizliğini barış sanma; o sessizlik, ümmetin utancıdır.
Ve ne yazık ki…
Bugün yine aynı sahne yaşanıyor.
İsrail, yapılan ateşkesi bir kez daha ihlâl etti.
Refah’a saldırdı
Yardım tırlarının geçişini engelledi, açlıktan ölmek üzere olan bir halka yeniden bomba yağdırdı.
Demek ki zulüm hâlâ yerin üstünde,
Vicdan hâlâ enkazın altında…
Rabbim, mazlumun safında olmayı, zalimin yanında görünmemeyi nasip etsin.
Gazze’nin enkazı altında değil, duası içinde olalım.