Gülşen Özeren

Yeni şeyler söylemek lazım

Gülşen Özeren

Eskiler güzeldi. Eskiden insanlar daha samimi, daha içten ve daha vefalıydı. Evet dediğinizi duyar gibiyim. Ne kadar tanıdık cümleler değil mi? Hep eskiye ve geçmişe özlem var içimizde ve söylemlerimizde. Evet geçmiş güzeldi güzel olmasına ama geçip gitti. Geleceği şekillendirecek olan yaşadığımız ana odaklanarak anı güzelleştirmekse bizlerin vazifesi. Geçmişin güzelliklerini bugüne taşıyabiliyor muyuz? Bunun üzerine düşünmek ve kafa yormak gerek zannımca.

Geleceği inşa eden bizler, geçmişi elbette göz ardı edemeyiz. Yapmamız gerekense geçmişin hatalarından ders alarak yol almak. Bizim de yarınlara özlem dolu söylemler bırakabilmemiz için bugünü inşa etmemiz lazım, aynı özveri ve özenle. İnandığımız yolda emin adımlarla ve umutla yürümeye devam etmeliyiz. Çünkü yarınlar geçmişe takılı kalıp bugünü ihmal edenlerin değil, geçmişten alaması gereken dersi alıp yola koyulanların olacaktır. 

Daima olumsuza odaklanan, pireyi deve yapan ve sorunları çözerken sadece duygularının etkisinde kalan kişiler, geçmişe takılı kalmaya daha çok eğilimlidirler. Bu tarz insanlar geçmişin acıları ile çırpındıkça bir girdap gibi karanlığa ve boşluğa doğru çekilmeye devam ederler. Oysa çözüm oldukça basit. O girdaba sürüklenmemek için bitti deyip geçmişin hüznüne ram olmadan yaşayabilmek bugünü. İyi günleri özleyip hayıflanmak yerine bugünün iyiliklerini inşa etmek için adım atmak. Teselliyi geçmişte aramak yerine geçmişe güzellikler bırakmaya odaklanmak. 

Gerçekten sahip olduğumuz şey sadece içimizde bulunduğumuz an. Ne gelecek ne de geçmiş değil. Bu düşünce perspektifiyle yaşadığımız ana odaklandığımızda yepyeni bir yaşam şekil alacak. Geleceğin kaygılarını, geçmişin özlem ya da karamsarlıklarını hatırlatan anıları elimizin tersiyle bir kenara ittiğimizde anın hakkını vermiş olacağız. Ve anın hakkını verdiğimizde aslında düne de yarına da hürmet ve hizmet etmiş olacağız. Zamana ve şartlara uyum sağlayarak bugünü dolu dolu geçirebilenlere ne mutlu. Bugüne bir vefa tohumu ekebilenlere. Affedemediklerini affetmeye niyetlenenlere. Etrafına sevgi gözlüğünü takarak bakanlara. Eskiyecek olan bugünü güzel yad ettirebilecek imzalar atanlara…  Ve Mevlana’nın dediği gibi yeni şeyler söylemeyi ilke edinenlere…

Her gün bir yerden göçmek ne iyi.

Her gün bir yere konmak ne güzel.

Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş.

Dünle beraber gitti, cancağızım,

Ne kadar söz varsa düne ait.

Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.

 

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları