Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Su Vatandır

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

“Su Vatandır…” yazımızı, 13.06.2023 tarihinde bu köşemizde kaleme
almışız. Geçtiğimiz günlerde Şehit İlhanlar Caddesinde şöyle bir
turladık… Bu caddenin anısı/ bizim üzerimizde derin izler bırakan
hatıraları var. Şairimiz ne diyorlar, “Bayrakları bayrak yapan
üstündeki kandır/ Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır!” Şehit
İlhanlar Caddesinde yürürken, kendimi “Kıbrıs’ın manevi rıhtımında
hissederim…” Bir büyük sevgiyi, bir büyük muhabbeti doyasıya koklarım…
Şehit İlhanlar Caddesi, baştanbaşa asfaltlanmış… Elâzığ Şehrinin,
1980’li yıllarda da en nezih caddeleri arasında yerini alırdı… Şehit
İlhanlar Caddesine uğrayanlar gayet iyi hatırlarlar. “Şehit İlhanlar
Caddesindeki yeraltı otoparkının temelinden çıkan su ne oldu?”
İki yıl önce bu köşemizde dile getirmiştik, “Borsa binası temelinden
ve Saray Camii temelinden çıkan temiz sular enerji sarfiyatı ile
kanalizasyon şebekesine aktarılmıştı…” Bu suların değerlendirilmesi
gerektiğinden bahsetmiştik! Bu suların, Hicret, Aksaray ve Kızılay
Mahallelerine ulaştırılabileceğinden söz etmiştik… Aksaray Mahallesi
ki, ilk defa şehrin ‘Vilayet Merkezi…’ olarak bilinir. Bu mahalleler,
Şehrin ikinci bir, “Kültür Parkının yapılacağı…” cazibe merkezine
dönüşebilir. Öncelikle, Şorşor Deresinin islah çalışmaları, şehir
için/ veya şehrin tarihi ve kültürel dokusu için önemli bir kazanım
olacaktır. Özellikle de, Çimento Fabrikasının Elâzığ Şehir Alanı
dışına taşınmasıyla, ‘şehrin de nefesi açılacaktır’
12.11.2024 tarihli Hâkimiyet Gazetesi’nin manşetinde, “Yığınki’deki
Tarihi Değirmenlere sahip çıkalım!” haberi yer alıyordu… O haberde şu
ifadeler yer alıyordu, “Tarihi konaklardan eser kalmadı ancak su
değirmenlerinin harabeleri kısmen de olsa duruyor.” Bu şehir, kendi
insanıyla birlikte, ‘tarihine dokunabilmelidir…’ İnancımız bizlere,
“Sıla-i Rahim yapınız!” diyor. Buradaki en önemli kasıt, ‘ecdat
hatıralarını ayağa kaldırmaktır’ Sorumluluklarımız kadar da, büyük bir
vebal altında olduğumuzu söylemek isterim.
İki yıl önce bu sütunlarda paylaştığımız yazımıza tekrar dönelim…
Tekrar hafızalarımızı yoklayalım.
2023 yılının kanaatimce en önemli toplantısı, “Su Verimliliği
Toplantısı…” olduğunu altını çizerek belirtmek isterim.
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından Emine Erdoğan’ın himayelerinde
düzenlenen toplantıda, ‘akıllara durgunluk verecek rakamlar…’ ifade
ediliyordu.
Emine Erdoğan, “dünyanın erişilebilir tatlı su miktarı, toplam su
varlığının yüzde 1’inden az!”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan,
“Vatanseverliğin, ülkemizin bir damla suyuna dahi sahip çıkmak
olduğuna inanan ve gelecek nesillerimizin bir bardak suya muhtaç
kalmaması için bugünden çalışan bütün duyarlı insanlarımıza çağrıda
bulunuyorum; “Türkiye Yüzyıl’ına bir damla da siz olun. ‘Su vatandır’
inancıyla ve bir seferberlik ruhuyla geleceğimize birlikte sahip
çıkalım.”
Konuya hâkim olan şehrin dost bir yüzü olarak da gördüğüm Ali Canpolat
bizlere gönderdiği bilgilerde şunlara yer veriyorlardı;
“Sayın Hocam, Elâzığ’ımız için önemli olduğunu düşündüğüm bir projeden
bahsetmek istiyorum. Bu proje Elâzığ Belediyesi işbirliğinde sizlerin
gündeme taşımak suretiyle destek ve katkılarınızla ilgili kurumlar
olan DSİ Bölge Müdürlüğü, Tarım ve Orman İl Müdürlüğünün destekleriyle
yapılabilir. Sayın Emine Erdoğan'ın başlattığı, Su Vatandır projesiyle
ilgili ilimizi ve özelde Aksaray, Kızılay Mahallelerimizi ilgilendiren
ve yeraltı sularının korunması ve değerlendirilmesine dair bir proje.
Şehrimizde yapılan inşaat temellerinden çıkan temiz suların (özellikle
miktarı fazla olan noktalardan çıkanların) değerlendirilmesi.
Örneğin Şehit İlhanlar Caddesindeki yeraltı otoparkının temelinden
çıkan su, Borsa binası temelinden ve Saray Camii temelinden çıkan
temiz sular enerji sarfiyatı ile kanalizasyon şebekesine
aktarılmaktadır. Oysa bu sular İstasyon Caddesi güzergâhında
toplanarak plastik boruyla daha düşük kotta olan Hicret Mahallesine
ulaştırılabilir. Bir araya getirildiğinde külliyatlı bir su miktarı
olacak. Bu su ikinci bir enerji kullanmadan yeşil alan sulama
tankerlerini doldurduğu gibi artan su Aksaray ve Kızılay
Mahallelerindeki tarım arazilerinde kullanılabilecektir.
Kurumlar belki sadece plastik boru desteğini sağlayarak Belediye ile
işbirliği yaparak bu projeyi hayata geçirebilir. Proje sahibi olan
Sayın Emine Erdoğan’ı proje açılışına davet edebilir.”
Burada Ali Canpolat’ın şehir için önem verdiği hassas bir düşünceyi
projelendirmeleri çok önemli.
“Su Verimliliği…” toplantısında can alıcı rakamlar veriliyor. Bir
bakıma da elinizde olmadan ürperiyorsunuz! “Küresel olarak 10 insandan
3’ünün güvenilir suya erişimi yok!”
Su kaynaklarının azalması/ veya kirlenmesi, erişilmesinde sıkıntıların
ortaya çıkması elbette ki, ‘iktisadi ve siyasi problemleri de
beraberinde getirecektir’
En başta, ‘gıda üretiminde de risk artışı insanlığı tehdit edecektir’
Öyle ki günümüzde, “suların yüzde 77’leri tarımda kullanılıyor!”  Su
kıtlığı gelecekte, ‘büyük göçleri de tetikleyecektir!’
Ülkemizde de, su kaynaklarının ‘sınırlı olduğunu’ söyleyebiliriz.  Su
kaynaklarının dengesiz, bilinçsiz ve israf edilerek kullanılması
bizlerde de, ‘hem tarım alanında ve hem de içme suları alanında
riskleri giderek artıracaktır’
Sayın Emine Erdoğan’ın da ifade ettikleri gibi ,”Su Vatandır!”
Bu güzel vatanımızda, “Topyekûn Seferberliğe İhtiyacımız!” o kadar zaruri ki…
“Su verimliliği Strateji Belgesi ve Eylem Planı uygulamasının…” Keban
Baraj Gölü Havzasında da uygulamaya konması en büyük arzumuzdur.
Elâzığ İlimiz yıllarca, Şehir İçme Suyunu; ‘yeraltı derin kuyularından
temin etmekte…’
Bu köşemizde de ifade ettik Elâzığ Şehrimiz için en verimli temiz su
kaynağı, “MUNZUR SUYUNUN D.S.İ MARİFETİYLE BİR PROJEYLE
GETİRİLMESİDİR…”
Elâzığ Belediyesi, “alt yapı yenileme çalışmaları devam ediyor…” Bu
yenileme çalışmalarında inşallah, ‘yereldeki su kayıpları da asgariye
indirilir…’
Bir söz var, kulaklarımıza küpe olacak kıymette; “Yarınını korumak
isteyenler, suyunu korusunlar!” Susuzluktan terkedilen yerleşim
yerlerini bilirim!
Su hayattır, rahmettir, nimettir,  ferahlık ve temizliktir,
medeniyettir. “Suyu kirletmek hayatı kirletmektir!” Özellikle de, suyu
kullanırken, “İsraftan kaçınacağız… Gelecek neslin ihtiyacını kendi
ellerimizle yok etmeyelim…
Ecdadın bizlere duası, “Su gibi aziz olasın!”  Biz ne diyoruz,  “su
azizdir, çünkü vatandır!”

SUYA DESTAN
Varlığın hakikati suyla meydana gelmiş
Soluk alıp vermekte arzın yatağında su...

İki yalçın vadide yol alır; Dicle, Fırat
İnci küpeli nazlı yârin şakağında su...

İnlemekte yer ve gök, suyla gelen yangına…
Karanlık bir gecenin hazin şafağında su..

İbrahim(as) 'i atmışlar, ateş; 'gül şehri' olmuş,
Hicretin getirdiği hüznün katığında su

Mina ile Safa'nın arasında bir koşu
Ana yüreği titrer, zemzem yatağında su...

Rahmeti nasıl teper, bir tufan ki ayrılık;
Dalgalar yüklenmekte, adlin eteğinde su...

Nesillerin kavgası; Hak-Batıl arasında
Kan ve irinle dolmuş ölüm çanağında su...

Göz yanılması serap, gönlün yanması harap
Huşu vermekte rüzgâr, rahmet ırmağında su...

Bölgenin hareminde, 'beyaz elmas' gibidir
Bir çeşni renk cümbüşü, ebemkuşağında su…

Şehitlik ve gazilik bize kutlu siperdir
Türbeler kadar aziz, şanlı bayrağında su...

Yazarın Diğer Yazıları