Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Seyreyle aşk nehrini

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Seyreyle aşk nehrini,
Bozkırlara, can verir
Hayreyle mar zehrini,
Dertlere, derman verir
Sabreyle dünya kahrını,
Deryası, mercan verir
Azmeyle Belkıs Şehrini,
Mührünü, Süleyman verir
Keşfeyle gönül fahrini,
Fermanı burhan verir
Şükreyle emanet mihrini,
Ecrini Rahman verir.

AŞK İLE
Rağbetimiz aşk ile yanar bizim
Hayretimiz meşk ile döner bizim
Hasretimiz, şerha şerha kanar bizim
Bedri, ziyasız hayat nar olur

AŞK OLMAZSA
Aşk olmazsa hayat hissiz bir âlem
Sevdasız dünyalar sessiz bir kâlem
Dağlar, vadiler, nehirler, İlahi;
Zikir halkası, uhrevi bir tâlim

AŞKSIZ DÜNYA HARAP
Toprak gibi gönüllerde çölleşir
Aşksız dünya harap, gönüller harap
Toprak rahmet bekler, bereket için
Gönülsüz gözlere düşermiş serap
Düşlerim, dağlar ötesi düşlerim
Düşerse yerlere yanar ağlarım!

AŞK SÖYLER
Şimdi anladım sabrın ne demek olduğunu
Güllerin neden bu kadar erken solduğunu
Açlık değilmiş gaye, insanı kâmil yolu
Aşk söyler kendini, deryalarda bulduğunu

SEVR MAĞARASINDA
Sevr mağarasında, yâr ile yâren
Aşk ilmeğinde, örümcek ağ ören
Her tecellide sebepleri düren
Eller semaya açılmış görürsün!

SEVGİ DERTLERE HEKİM
“Dışı içine esir, içi dışına hâkim”
Korku vicdana tesir, sevgi illete hekim
Şiirden taşan nesir, mısralar asıl rakım
Payda da ortak kesir, ortak gayeye hâkim
Gölgeler mi bize sır, aynaya düşmüş resim

AŞK NEDİR
Aşk nedir, bilir misin?
Cefaya sefer yolu
Sır nedir, bilir misin?
Vefaya döner yolu

Hicran, sevdanın adı
Gurbet, hasretin tadı
İçirir dem dem yadı
Sefaya döner yolu

Vahayı, çöl et de gel
Ezayı, gül et de gel
Cezayı, çul et de gel
Hevaya döner yolu

Tarifi, arif yapsın
Şakirdi, maruf yapsın
Hâsılı, zarif yapsın
Nevaya döner yolu

AKŞAM
Akşam, karanlığın üzerinde sis
Sessiz, sakin, sükûtun çöktüğü an
Işıklar, ovada billurdan damla
Hüzün kokar toprağa düştüğü an

AKŞAM
Akşam, hüznümün dağıldığı vakit
Gün yorgunluğunun dağıldığı vakit
Yılları adımlar, bütün bedenim;
Gün sıcaklığını attığı vakit

AK SAÇLI DÜŞLER
Yapraklarda, ‘ak saçlı düşler’ görür
Düşler, ‘cennet bahçesi’ tasvir eder
Yaprak gibi düşer yerlere, ‘gurur’
Mevsim mevsim, hayatı tasvir eder

AKLI SEFERBER ET
Aklı seferber et, marifete!
Ruhunu haberdar et, zarafete
Marifet, insanı kâmil olmaktır
Yüreğin dönsün artık nezakete!

SEVGİ YOLU
Sevgi yolu diken olur, taş olur
Çetin yollar bize sır, sırdaş olur
Vefa; Yunus dili, Ferhat yüreği
Hayat kâh nimettir, kâh aş olur
Çileye tebessüm gönüldaş olur

SESSİZ BİR GEMİ
İnfakla, sevgiye maya çalarsın
Aşk ile, dolunay gibi doğarsın
İhlasa gün ağır ağır ağarsın
Sessiz bir gemi gibi yürür zaman!

SEVGİ
Sevgi imandan bir cüz; hayatın özsuyu
Sevgi, lütufkâr bir söz, tevazu mayası
Sevgi, mekânı gönül, ihlasa boyar hayâsı
Özümden kaynayan söz; damar damar köz
Gönül sohbet ister, sevgiye bulanmak…

ŞAFAK VAKTİNİ
Ateşe düştü gözlerim, yüreğim yanar
Hasrete göçtü sözlerim, dermanım kanar
Vuslat, hicranın içinde dönen kelebek,
Şafak vaktini özlerim, sevdamı anar

SEVGİ YAĞMURU
Emanetsin yüreğimdeki ses gibi
Nefes alışımda solurum seni
Gel, beyaz gül kırmızı gül gibi
Elif olur, tozar bulurum seni
Lâkin kıyamda bir saf dağlar gibi
Lütfet, gönüllerde okurum seni
İçimdeki yıldızlar, sevgi yağmuru

AŞİNA OLALIM
Güzel sözlere aşina olalım
Suyun gözesinde halka olalım
Çorak gönüllere akar mısın hey!
Feth-i Mübin âşıkları olalım

AŞKSIZ SULTANLIK
Aşksız sultanlık yapsan ne yazar
Kendi ellerin mezarın kazar
Nefsin; örter aklı, örter idraki
Gönülsüz gözlerde kalmaz nazar!

Yazarın Diğer Yazıları