Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Niyazi Yıldırım'ı anlatmak

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Allah nasip ederse 26 Kasım 2025 Çarşamba Günü, Saat; 17.00’de,
İstanbul Türk Edebiyatı Vakfında, Destanların Efendisi hemşehrimiz
Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu’nu anlatmaya çalışacağım. Türk Edebiyatı
Vakfı ve Çarşamba Sohbetleri, Şeyhü’l Muharririn Ahmet Kabaklı
Hoca’nın müstesna hizmetlerinin günümüzde de çağlayışıdır. Ahmet
Kabaklı, Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu, Fethi Gemuhluoğlu gibi
müstesna şahsiyetler, “bir nesil üzerinde emektar olan her biri birer
Harput Beyefendileridir…”
15 Eylül 1976 tarihinden 14 Aralık 2007 tarihine kadar M.E. B. Devlet
Kitapları Müdürlüğü Elâzığ Bölge Şefliğinde görev yaptım. Niyazi
Yıldırım Gençosmanoğlu bizim müdürümüzdü…  M.E. B. Yayımlar Genel
Müdürlüğü ile birlikte Devlet Kitapları Müdürlüğünü de yürütmekteydi.
Devlet Kitaplarına önemli bir vizyon kazandıran şahsiyetti. Bir ülkü
insanıydı… Büyük idealleri vardı. Edirne’den Kars’a kadar bir nesli
kendi irfan kültürüyle buluşturmaktı… İstanbul’da Göztepe’de ki
evlerinde sohbetimiz oldu. Gelecek için titreyen bir şahsiyetti…
“Destanların Efendisi” ve  “Vakıf İnsan…” olarak da anılan Niyazi
Yıldırım Gençosmanoğlu’nun yetişmesinde, “Aile ve Yetiştiği Çevre…”
çok önemlidir. Niyazi Beyimiz, güçlü bir aile ortamında yetişecektir.
Niyazi Bey’in, ‘bir Bilge Hatun’ olan, Babaannesi, “Aniş Ana…” bu
güzel insanı, ecdat kültürü ile yoğuracaktır. “Bağdat Fatihi
Gençosman’ı…” ondan defalarca dinleyecektir. Bir eğitimci olan Babası
Mehmet Sabit Efendi, ‘Niyazi Bey’in düşünce dünyasını etkileyen ilk
sıcak nefes…’ Ağın İlçesi, ‘eğitimli insan faktörü’ ile ön plana
çıkar. 1871 yılında Nahiye olan Ağın İlçemize, “1866 tarihinde Özel
nitelikte ilkokul açılıyor!” Ağın’da ilk medrese, “Müderris Hüseyin
Efendi tarafından 1880 tarihinde…” açılacaktır. Bir yıl sonrasında da,
Ağın İlçesinde, günümüzden 134 yıl önce, “1891 tarihinde İlk Rüştiye
(Ortaokul) açılacaktır. 1892 tarihinde de, “ilkokul binası…” inşa
ediliyor. 1913 tarihinde, “İnas Mektebi (Kız Okulu) öğretime
başlayacaktır. Cumhuriyet Dönemine gelindiğinde; “1926 tarihinde
Ağın’da Karma Eğitim ve Öğretim Başlayacak…” 1953 tarihinde, Ortaokul
ve 1975 tarihinde, Uçkunkaya Lisesi açılacaktır.
Gerek eğitim tarihi olarak ve gerekse insan faktörü olarak, Ağın
İlçesinin ‘güçlü bir yönü’ vardır.
Müderris Hüsnü Efendi, Hilmi Ziya Apak, Abdullah Lütfi (Tahtasız
Hoca), Fethi Gemuhluoğlu,  Vehbi Çoker, Elmas Yıldırım vesaire… Bu
insanların bir özelliği de, “Vakıf İnsan Oluşları…”
Kendilerini yaşadıkları Şehre/ Şehrin insanına vakfetmeleri… Gelecek
nesiller üzerinde, ‘emektar insan oluşlarıdır’ Bu vesileyle de,
1933-1952 yılları arasında Elâzığ’ın birçok İlçesi ve Nahiyesinde,
görev yapan, Azerbaycan’ın muhaceretteki Vatan Şairi, Elmas Yıldırım’ı
da Yâd etmeliyiz. Elmas Yıldırım’ın son görev yerleri arasında, Ağın
İlçemiz de yer alır.  Niyazi Bey’in üzerinde önemli etkileri olduğunu
söyleyebiliriz. Elmas Yıldırım’ın, “Kara Destan…” şiirine, Niyazi
Yıldırım’ın bir nazire olarak kaleme aldığı, “Kara Destan!” bizlere
tarihi dersler veren, ‘edebi panoramadır’ Her iki destanda müthiş bir
tarih şuurunu okursunuz. Sizleri derinden düşündüren mısralardır.
Niyazi Yıldırım’ın ilk öğretmenlik yılları Elâzığ İlinde geçecektir.
Burada önemli olan husus da, o dönemlerde, “çok zengin bir edebi
muhitin oluşudur’  Av. Fikret Memişoğlu ile birlikte Elâzığ kültür,
sanat, folklor hayatına büyük katkıları olacaktı. İlk yazıları, Elâzığ
Gazetesi’nde, “Kopuzdan Ezgiler” köşesinde okuyucu ile buluşacaktır.
Yeni Fırat Dergisinde de, “yazıları yayınlanacaktır!”  “Konsun
şamdanlara mum, olsun ergenler sıra,/ İnsin davula tokmak, başlasın
Çaydaçıra! ” dizeleriyle meşhur Çaydaçıra şiirini ilk defa Elâzığ
medyasında yayınlanır. Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu’nun 1929 yılında
Ağın İlçemizde başlayan ve 21 Ağustos 1992 tarihine kadar uzanan hayat
serüveni bütünüyle, “Sanat ve Edebiyat Dünyasının İçerisinde…” sürekli
üreten verimli bir atmosferde hizmetlerle geçecektir.
Devlet Kitapları Müdürlüğü, İstanbul Türk Musikisi Devlet
Konservatuvarı Genel Sekreterliği, Türk Edebiyatı Vakfı Müdürlüğü,
Türk Edebiyatı Dergisi Yazı İşleri Müdürlüğü, Doğu Türkistan Dergisi
Yazı İşleri Müdürlüğü, Türkiye Gazetesi Kültür Sanat Yönetmenliği…
Şunu da hemen ifade etmeliyim, Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu, ‘doğduğu
yerleri, kendi yetiştiği şehri, şehrin kültür ve sanat iklimini hiçbir
zaman ihmal etmemiştir. Ağın için, Keban için, Harput için yazdığı o
şiirler, bu yörenin insanları tarafından sıklıkla okunmaktadır.
Özellikle de, “Çaydaçıra Şiiri…” Elâzığ Şehrimize en nezih folklorik
hediyedir. Çaydaçıra onsuz çalınmıyor. Uluslararası Hazar Şiir
Akşamlarının 2..cisi, 18 Aralık 1993 tarihinde Niyazi Yıldırım
Gençosmanoğlu anısına yapılacaktı. Bu akşamın anısına çıkarılan,
“Güldeste…” Niyazi Beyimizi anlatan tarihi bir belge niteliğindedir.
1971 yılında, Malazgirt-1071’in, “900.ncü yıldönümüne Elâzığ üzerinden
rahmet mekân Arif Nihat Asya ile birlikte gideceklerdi…” O
tarihlerdeki sohbetler hala hafızalardadır… Asrımız, Niyazi Yıldırım
Gençosmanoğlu gibi, İman ve İslâm atlası üzerinde; şiirinin her
mısrasında bizlere, ‘büyük ufuklara doğru ışık tutan…’ şahsiyetlere o
kadar çok ihtiyaç var ki… Rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz.
Mekanları cennet olsun. (amin)
HARPUT ABİDELER
Harput’ta bir câmi… Dünden yadigâr
“Sarayhatun” diye bir nâmı vardır

Ol camiin nârin minaresinde
Uzun Hasan Bey’in endâmı vardır

Beşyüz yıldan beri şok minareden
Ulu Peygamberin selâmı vardır

Uyumaz Harput’un evliyaları
Dillerinde Allah kelamı vardır

İhtiyar “Kale ”nin, Ulu Câmiin
Mâzide pek şanlı eyyâmı vardır

Her sabah yeşeren tevhid nurunun
Nesiller boyunca peyamı vardır

Belek Bey, at üzre Kayabaşı’nda…
Elinde vatanın ilamı vardır”

Yazarın Diğer Yazıları