Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Ali Coşkun ile Kemaliye hatıraları

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

24 Eylül 2025 Çarşamba Günü/ Gün boyu, Kemaliye İlçemizde hafızalarda
derin izler bırakan nezih bir faaliyet gerçekleştirildi. Bu faaliyeti
bizler, ‘tarihe iz düşümü olan…’ bir faaliyet olarak yorumluyoruz.
Elâzığ Belediyesinin katkılarıyla, “Kemaliye Kültür ve Kalkınma Vakfı
ve Manas Yayıncılığın Birlikteliğiyle…” sadece Kemaliye İlçemizin
değil, Türkiye’mizin aksaçlı, bilge kişisi, devlet ve siyaset adamı,
sanat erbabı, “Ali Coşkun ile Kemaliye Hatıraları…” konulu bir program
gerçekleştirildi.

Bu nezih programa Elâzığ’dan, Oturum Başkanı olarak Prof. Dr. Fatih
Özek, Eski Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun ve eşleri Asuman
Coşkun, Eski Maliye Bakanlığı Müsteşarı Hasan Basri Aktan, Folklör
araştırmacısı Şevket Gültekin, E. Kur. Alb. İbrahim Yıldırım,
Kemaliyeli İşadamları; Tahsin Bilgiç ve Zeki Pektaş katıldılar.
Programa Elâzığ Heyeti olarak da, Dr. M. Naci Onur (Emekli Öğr.
Üyesi), Prof. Dr. Mustafa Gül (21. Dönem Elâzığ Milletvekili),  M.
Şener Bulut (Manas Yayıncılık Genel Yayın Yönetmeni), Meftune Gül
(Eğitimci yazar), Tahsin Öztürk (Antropolog),  Elazığlı sanatçılar:
Osman Bulut, Ziya Tunçtekin,

Kemaliyeli sanatçılar: Cümbüş: Tahsin Mavuş, Klarnet: Murat Yakar,
Keman: Emin Erdoğan, Darbuka: Mehmet Ali Akyavuz…
Şairler: R. Mithat Yılmaz, İlhami Bulut, Zekeriyya Bican, Mahir
Gürbüz, Muhammet Yalçın Azizoğlu, Mehmet Faik Güngör, Hüseyin Göçeri
Muammer Aksoy…
Ersin Memiş (Kanal Fırat Televizyonu, Kameraman)
Sabah, 10.00’ sularında başlayan ve sohbet, şiir, sanat, edebiyat,
musiki yoğunluklu olarak gayet kapsamlı ve zengin bir program hayata
geçiriliyordu.

Burada hemen şunu belirtelim, Kemaliye Kültür ve Kalkınma Vakfı,
Ulaştırma eski Bakanı Hasan Basri Aktan öncülüğünde 26 Mayıs 2003
tarihinde kuruluyordu. Kemaliye Kültür ve Kalkınma Vakfı senedinde şu
ifadeler yer alıyordu; “Kemaliye İlçesinin ve köylerinin ekonomik,
sosyal ve kültürel yönden gelişmesine katkı sağlamak üzere
Kemaliyeliler tarafından kurulmuş bir sivil toplum kuruluşudur”
Sn. Hasan Basri Aktan’ın, özgeçmişine baktığımızda; “2004-2009 yılları
arasında Türkiye- MANAS Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanlığı
yapmışlar. Kemaliye Kültür ve Kalkınma Vakfı (KEMAV) kurucu ve onursal
başkanı olan Sn. Aktan, 12.01.1999- 29.05.1999 56. T.C.  Hükümeti
(Dışarıdan atanan) Ulaştırma Bakanı olarak görev yapıyorlar. Daha
sonra 18.12. 2002-08.06.2009 tarihleri arasında Maliye Bakanlığı
Müsteşarı olarak görev yapıyorlar…”

KEMAV Vakfı tarafından şu açıklama yapılıyordu; “Kemav Kültürevi Ali
Coşkun Araştırma Kütüphanesi değerli büyüğümüz, mütevelli heyet kurucu
üyemiz ve 58. ve 59. Hükümetlerin Sanayi ve Ticaret Bakanı sn. Ali
Coşkun’un bağışı ile kuruluşu gerçekleştirilmiştir. Bağışlanan
kitaplar kütüphane bağış politikası çerçevesinin de hazırlığı Güzel
Kentimize ve Kültürevimize araştırma Kütüphanesi kazandırdığından
dolayı değerli büyüğümüz Sn. Ali Coşkun’a teşekkürümüzü sunmak
isteriz.”

Şunu rahatlıkla ifade edebilirim, Ali Coşkun ismi, Türk Siyasi
Hayatında, İktisadi Hayatımızda, Kültür-Sanat- Edebiyat ve Musiki
Hayatımızda, ‘derin izler bırakan bir şahsiyettir’ Bir önceki
yazılarımızda da ifade ettiğimiz gibi, Rahmetli Fethi Gemuhluoğlu’nun,
“İnsana dost olmak, fikre dost olmak, coğrafyaya dost olmak, tarihe
dost olmak, Kendi vücuduna dost olmak, komşuya dost olmak gibi kademe
kademe, Ama enteğre, ;bir bütün içinde bütün dostluklar söylenmeye
mecburdur.”  O dostlukları, bu yörenin bir güzel insanı, Ali Coşkun
Beyefendi de gördüğümü gönül rahatlığı içerisinde söylemek isterim.
O dostlukları, kendileri her ne kadar Kırıkkale doğumlu olsalar da,
“bir Harput Beyefendisi kimliğiyle!” gördüğüm Prof. Dr. Sadık Kemal
Tural Hocada da, büyük bir aşkla gördüğümü ifade etmek isterim.
24 Eylül 2025 Çarşamba Günü, Elâzığ- Kemaliye Buluşması, muhterem
insan Ali Coşkun Beyefendinin ev sahipliğinde gerçekleşiyordu.
Prof. Dr. Fatih Özek’in oturum Başkanlığı yaptığı toplantıda, “Ali
Coşkun’un Kemaliye Hatıraları…” sohbetin ana temasını oluşturuyordu.
Dr. M. Naci Onur, Prof. Dr. Mustafa Gül, Asuman Coşkun, M. Şener
Bulut, Meftune Gül, Tahsin Öztürk söz alarak, ‘bu nezih sohbete çok
önemli katkılarda bulundular…” Bu sohbette, Kemaliye İlçemiz ile
birlikte, “bir medeniyet ve kültür havzası olarak yâd edilen Fırat
Havzası ve onun çok zengin kültürel iklimi…” bütün yönleriyle
anlatıldı. Gerçekten istifade edilen nezih bir toplantı oldu.
Bu toplantıda, Elâzığ’ın duayen/ veya aksaçlı sanatçılar, Osman Bulut
ve Ziya Tunçtekin özellikle de yöreye ait önemli eserleri birlikte
icra ettiler. Bu muhteşem musiki şöleninde, Kemaliyeli sanatçılar da;
Cümbüşte Tahsin Mavuş, Klarnette Murat Yakar, Kemanda Emin Erdoğan,
Darbuka da Mehmet Ali Akyavuz eşlik ettiler. Kemaliye İlçemizin,
“zengin bir musiki kültürü olduğunu…” bilmekteyiz. Bizler, Harput ile
birlikte, “Urfa, Kerkük, Bakü ile birlikte Kemaliye…” ismini de
birlikte yâd ederiz. Fırat, tarihi buluşturan bir ses nehridir…”
Elâzığ’da Kürsübaşı, Urfa’da Sıra Geceleri, Kerkük’te Çayhane olarak
da anılan ‘Sohbet Kültürü…’ Kemaliye İlçemiz için de; “Şiiri, Sanatı,
Edebiyatı, Musikiyi bir araya getiren…” kültürel zenginliğe sahip bir
ilçemizdir.

Şairlerimiz,  “R. Mithat Yılmaz, İlhami Bulut, Zekeriyya Bican, Mahir
Gürbüz, Muhammet Yalçın Azizoğlu, Mehmet Faik Güngör, Hüseyin Göçeri
Muammer Aksoy…” beyefendileri de büyük bir zevkle şiirlerini okudular,
güzel mesajlar verdiler.  Bizler şiiri ve sanatı anlatırken şu
ifadelere yer veririz; “Şiir, hasbihaldir, Hal ehli ile kelâmdır,
İlham kaynağı gönüllerde, rahmet damlalarıyla maveradan, cümle âleme
bir esintidir,

Şiirde, hikmet var! Sözün selâmı, selâmeti, hayratı,  bir içli nağmede
hoyratı,  Şiir, aşk nehri, sevda nehri,  Her insan bir âlem;  Âlemin
rıhtımında hak ereni, Gönül gözüyle görür mualla şehri...”
Gönül bağı kavramı o kadar çok hoşumuza gider ki, “o güçlü bağı bir
daha idrak etmek…” insana güçlü ve tesirli bir ilaç gibi geliyor.
Arkadaşlarımız, Şener Bulur bizlere bu nezih program hakkında
düşüncelerini o olumlu bir şekilde bizlerle paylaştılar. Bu milletin
yükseliş yılları (8 ila 16. Yy arası), “kütüphanelere verilen önem ile
doğru orantılıdır…”  Ali Coşkun Kütüphanesi bizlere de şüphesiz yol
gösteriyor…  Kalemle, kâğıtla, yazıyla bütünleşen bir toplum… Böyle
bir toplumun rol model insanlarını bir daha saygıyla yâd etmek
isterim.

Merhum, Ali Rıza Akbaş, Kemaliye’yi o kadar güzel bir dille ifade ederler ki,
“Bir acaip şehre vardım, Toprağı az, taşı çok
Böyle olmakla beraber, ekmeği ile aşı çok
Dört yol ağzında imamet eyleyen Hoca Rıza
Yaşı 80’e ulaşmış, gözününde yaşı çok”
Ahmet Kutsi Tecel’in şiirini bilmeyen yok gibidir;
“Orda bir köy var uzakta
O köy bizim köyümüzdür
Gezmesek de tozmasak da
O köy bizim köyümüzdür
İşte, o köyün ufkunda gözlerimiz dalarken gurbeti hasret odunda tüttüren,
Kemaliye’nin Apçağa Köyü’nde dünyaya gözlerini açan, Ahmet Kutsi
Tecer’ini bir daha yâd ediyoruz.
Şener Bulut Beyler telefonda, “çok nezih bir programın hayata
geçtiğini belirttiler…” Bizler de emeği geçenleri kutlarız.
Eski Bakanlarımızdan Ali Coşkun ve eşleri Asuman Coşkun, Eski Maliye
Bakanlığı Müsteşarı Hasan Basri Aktan’ı bir daha tebrik eder, selam ve
esenlikle dilerim.

Yazarın Diğer Yazıları