17.18.19 Ekim 2025 tarihlerinde Uluslararası Hazar Şiir Akşamlarının 28.cisine yürekten kalbi alkışlarla “MERHABA” diyeceğiz. Bu bir ülkü/ bir büyük sevda yolculuğudur. “Türkçe’nin sesinin yankıladığı şehir, Elâzığ’da…” bir büyük şölen var. Gaspıralı İsmail Bey’in, “Dil’de, Fikir’de, İş’te Birlik…” dediği bir kutlu şölen… Bin yıl önce, “İlk Türkçe Sözlüğü…” bu millete armağan eden, Kaşgarlı Mahmud’un 21.asırdaki yürüyüşüdür… Ali Şir Nevai deki, ‘yürekli sevdadır’ Hazar’daki tarihi Şölen… Bizler, Yunus diliyle büyüdük… O dille aşkımızı yazdık… Ahmet Cevatlar, Hüseyin Cavitler, Çolpanlar, Mağcanlar, Elmas Yıldırımlar, Tukaylar… Bir büyük aşk risalesini yazdılar… Bizler bir milletiz… “Ankara, Lefkoşe, Bakü, Taşkent, Duşanbe, Bişkek, Aşkabat, Astana ve Almatı, Priştine, Saraybosna, Üsküp, Bahçesaray ve Urumçi…” yüreğimin ses dalgaları üzerinde…
Uluslararası Hazar Şiir Akşamlarının ilki 1992 tarihinde, Av. Fikret Memişoğlu anısına yapılıyordu… Geçen 33 yıl içerisinde; Av. Fikret Memişoğlu, Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu,
Cenani Dökmeci, İshak Sunguroğlu, Hacı Hayri Bey, Fethi Gemuhluoğlu, Ahmet Kabaklı,
Nüzhed Dede, Elmas Yıldırım, Mağcan Cumabay, Cengiz Aytmatov, Bahtiyar Vahapzade,
Necip Fazıl Kısakürek, Ahmet Yesevi, Mehmet Akif Ersoy, Yunus Emre, Yahya Kemal Beyatlı,
Arif Nihat Asya, Ali Şir Nevai, Abay Kunanbay, Sezai Karakoç, Nuri Pakdil, Ganira Paşayova,
Ziya Gökalp…” anılarına düzenleniyordu. Şehir insanı kendi kimliğiyle/ veya gönül coğrafyamızın değerleriyle buluşuyordu.
Bayrak Şairimiz Arif Nihat Asya, ah bu kürsülerde olsaydı kükrerdi;
“Ben ki, ateşle konuşurdum, selle konuşurdum
İdil’le, Tuna’yla, Nil’le konuşurdum
“Sangaryos”u, “Sakarya” yapan
“İkonyom”u “Konya” yapan
Dille konuşurdum”
O dil, bu milletin, “fütüvvet dili…” Âlemin en nezih dili, Türkçe’mdir…
Türkçe, ‘bir sanat, bir kültür, bir irfan, bir ritm, gönüllere açılan şiir dilidir’
O dili, bir aşk ritminde bizlere en iyi anlatan bir şahsiyette, Sadık Kemal Tural’dır;
“Şiir olmasa dünya çöl olurdu”
Hikmet yıkamasa gök kül olurdu
Şiir aşktan doğar, ruhu yükseltir
Aşktan uzaklaşsa arz zül olurdu”
17.18.19 Ekim 2025 tarihlerinde Uluslararası Hazar Şiir Akşamlarının 28.cisine yürekten kalbi alkışlarla “MERHABA” diyeceğiz. Bir büyük sevda, bir büyük yürek şehri, Elâzığlı hemşerilerimizle birlikte, ‘omuz omuza vererek yürümek…’ isterim.
“Versin omuz omuza dağ yürüsün
Ersin muradına Türk, çağ yürüsün
Divan durdu binler yıl, ses yürüsün
Yarsın sen, yâr; hilale bağ yürüsün!”
İnşallah birlikte, gönül coğrafyamızdan gelen şairlerimizle birlikte bir sel gibi akarak, ‘asra, asırlara, ses bayrağıyla…’ yürüyeceğiz.
“Gönül mızrabını çal, nesrin bittiği yerde
Şairleri haykırsın bu milletin her yerde
Şiir gecesi bugün, Mezire’de düğün var
Mısraların dilinde, ‘ülkü’ kalmasın yerde...”
Uluslararası Hazar Şiir Akşamlarıyla birlikte 2003 tarihinden itibaren bu şehrin takdim ettiği, “Türk Dünyası Hizmet Ödülleri…” Rauf Denktaş’a, Mehmet Emin Aga ve İbrahim Şerif’e, Nur Sultan Nazarbayev’e, Cengiz Aytmatov’a, Turan Yazgan’a, Mustafa Cemiloğlu’na, Bahtiyar Vahapzade ’ye ve TİKA’ya veriliyordu…
33 yıl boyunca, “Türk Dünyasının nabzının Küçük Hazar’da çarptığını gördük!” Elâzığ Şehrimiz mevcut İlçeleriyle birlikte, ‘edebiyat kitaplarında yer alan usta şairleri ağırladılar’ Elâzığ Şehri, Uluslararası Hazar Şiir Akşamlarıyla birlikte, ‘Türk Dünyası Edebi Şölenine Dönüştü’ Bu şölenler, her yıl içerisinde büyük bir titizlikle hazırlanan, ‘Hazar Şiir Akşamları Güldestelerinde’ kaynak eserler arasında yerlerini aldılar. Anadolu Dergiciliği, Hazar Şiir Akşamları bünyesinde, ‘konuşuldu, tartışıldı’
Şiir, Sanat, Edebiyat, Musiki ve Türk Dünyası ile ilgili paneller/ sohbetler/ bilgi şölenleri Elâzığ Şehrini bir edebi şölen havasına taşıdı… Öyle ki, Elâzığ Şehri, Kafkaslarda, Balkanlarda, Kerkük’te, Musul’da (Basra Körfezinde), Kırım’da; gönül coğrafyamızın edebi mahfillerinde sıklıkla konuşulan, edebi
dergilerinde sıklıkla yer alan bir şehir konumuna geldi… Elbette ki, Uluslararası Hazar Şiir Akşamında emeği geçenleri, canı gönülden alkışlarız…
Bu bağlamda tekliflerimiz olacak;
“Uluslararası Hazar Şiir Akşamları da, UNESCO’dan destekleriyle 1966 yılından günümüze kadar istikrarlı bir şekilde yapılan Struga Şiir Akşamları gibi artık UNESCO desteği almalıdır…”
Uluslararası Hazar Şiir Akşamlarını, ‘eserleri bestelenen şairlerimizin eserlerinin bu akşamlarda icra edilmesidir…’
Elâzığ Şehri için bu köşemizde yıllarca, “Türk Dünyası Kültür Başkenti” olması için yazdık. Bu konuda da, artık resmi adımların atılmasını yürekten talep ediyoruz.
2012 yılından günümüze gelinceye kadar, Türk Dünyası Kültür Başkentleri şöyle; “Astana-Kazakistan, Eskişehir-Türkiye, Kazan-Tataristan, Merv- Türkmenistan, Şeki- Azerbaycan, Türkistan-Kazakistan, Kastamonu-Türkiye, Oş-Kırgızistan, Hive-Özbekistan, Bursa-Türkiye, Şuşa-Azerbaycan, Anav-Türkmenistan, Aktau-Kazakistan…” 2026 Yılında, Türk Dünyası Kültür Başkenti, Elâzığ Şehri neden olmasın?
Bizler için önümüzdeki hafta, “Şiirin Başkenti/ veya Türk Dünyasının Manevi Azığı/ veya Türk Dünyasının Gül Bahçesi…” Elâzığ Şehrimizi, “Şiir Haftası…” olarak yorumluyor. İnşallah, Elâzığ Şehrine yakışır bir şiir akşamını birlikte idrak ederiz. Selam ve Muhabbetle