Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

HARPUT'U YAŞAMAK

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur


Kurşunlu cami önünde bir çınar 
Tarihten nice yaprağa al olur 
Ötelere akıp giden bir pınar 
Yunus gibi dervişlere kal olur 

Anadolu toprağı Türk'e vatan 
Bağrında cennet, gazi-eren yatan 
Şahadettir, nur üstüne nur katan 
Türbe, imaret insana hâl olur. 

Kartal yuvası, bir peri masalı 
Ulu Cami, Saray hatun tasalı 
Camiden içeri adım basalı, 
Duvarlar, sütunlar söze lâl olur. 

Yesevi dergâhından göç eylemiş 
Nice zaman mekân kurup söylemiş 
Başını vermeyen şehit böylemiş 
Harput, şanıyla tarihe mal olmuş. 

Kayabaşı, bütün sırlar sendedir 
Kılıç çalıp tepen, Belek sendedir 
Her dem dolup taşan öfke sendedir 
Toprağın nabzında atan nal olur. 

Bir maya dilden dile söylenir 
Şair Hayri'deki efkâr küllenir 
Hoyratlar, 'buz olup..' cana tüllenir 
Zaman içre, mevsim mevsim çal olur 

Fırat ötelere yoldur, çağrıdır 
Kerkük nice zaman oldu ayrıdır 
Maniler hoyratlar içten ağrıdır 
Bu belde, devran döner sal olur. 

Sözümüz, dünden bugünü kavrayış 
Memişoğlu, Sunguroğlu arayış 
Adım adımda Harput'u tarayış 
Şu fani toprak, maziye şal olur

BİR NEFES HARPUT            
Harput dağ üstünde kurulmuş şehir 
Sevdasını taşır, bir büyük nehir 
Bir yüzü Urfa’dır, bir yüzü Kerkük 
Hoyratlar, Hayriler bizlere mehir 

Çırası mum, boyu Selvi’ye benzer 
Sokağı kum, soyu aslıya benzer 
Kokusu gül, bağı İrem Harput’un 
Bülbül figan eder; yaslıya benzer!

Gül yüzüne kar mı düşmüş Harput’un 
Sözüne efkâr mı düşmüş Harput’un 
Beyaz duvaklar içinde süzülür, 
Özüne inkâr mı düşmüş Harput’un 
Güngörmüş yüzünü aradım durdum 
Bahtın zirvesinden hayaller kurdum 
Bir nefes Harput, bir içim su gibi; 
Bir yanık ezgiye, Hoyrata yordum!

HARPU’UN TAPUSUNDA VATAN YAZAR
Harput’un güneyi surdur, kaledir
Bakarsan yüzüne kıyamdadır
O ne hoyratta ne de işvededir
Vatanın burcunda açan laledir.

Ne virane, ne de içten harabedir
Özü aşk ile dönen pervanedir
Onu göremeyen göz divanedir
Âminlerle, duaların dilidir!

Kurşunlu cami, asırlık çınar…
Her fecir, vuslat ateşi yanar…
Erenler meclisi her dem de konar
Her mekân; manevi harcın elidir

Hakkı Tefekkürdür, beş vakit farzın
Nabzını dinlersin kürre-i arzın
Velilerin ruhaniyetiyle, arzın
Yakarışı, Ayne’l yâkın halidir! 

Harput’un tapusunda; Vatan yazar...
Kem söz, kem yüz bu derya şehri üzer...
Bak, hele tarih ötesine nazar
Fermanında Ebed-Müddet âlidir! 

 

Yazarın Diğer Yazıları