Tunceli'de hak sahipliği usulsüzlüğü: 715 kişinin başvurusu askıya alındı
Tunceli'de CİMER ve çeşitli kanallar üzerinden yapılan şikayetler sonrasında başlatılan incelemelerde, usulsüzlük yaptığı belirlenen 715 kişinin hak sahipliği geçici olarak durduruldu.
Asrın felaketi olarak adlandırılan Kahramanmaraş depremleri sonrası afetzedelere sağlanan hak sahipliği sürecinde Tunceli'de beklenmedik bir tablo ortaya çıktı. Vatandaşlardan gelen 391 şikayetin ardından Tunceli Valiliği ve AFAD tarafından detaylı bir araştırma başlatıldı. Yapılan incelemelerde, uzun yıllar önce yıkılmış ya da terk edilmiş yapıları ev gibi gösteren, başkasına ait mülkü kendi hakkıymış gibi beyan eden ve ahırları konut gibi sunan çok sayıda usulsüzlük tespit edildi. AFAD ekiplerinin titiz çalışması sonucunda 715 kişinin hak sahipliği askıya alınırken, 200 kişinin sahte hak sahipliği başvurusu ortaya çıkarılarak iptal edildi. AFAD Tunceli İl Müdürü Veysi Kaya, "Vatandaş başkasının evini, 1992'de ya da 2020'de hak sahipliği olan evi bir daha gösterip hak sahipliği almaya çalışmış. Bunları detaylı inceledik küçümsenmeyecek derecede yaklaşık 200 kişiye yakın bir tespitimiz oldu. Tamamını iptal ettik" dedi.
"AHIRLARI EV GİBİ GÖSTERMİŞLER"
CİMER ve diğer kanallardan gelen 319 şikayet üzerine detaylı inceleme başlattıklarını belirten AFAD Tunceli İl Müdürü Veysi Kaya, "715 kişinin hak sahipliğini askıya aldık. Valimiz de o dönem açıklama yaptı. Ne yazık ki bu durumu fırsata çevirmek isteyen insanlar vardı. CİMER ve diğer şikayetler totalde 391'i bulunca valiliğimiz bununla ilgili bir çalışma başlattı. Gerçekten inceleyince biz de çok şaşırdık. Bu derecede rakam beklemiyorduk.
Vatandaşlar bizi şaşırtıyor ama olacak sonuç itibariyle nefsi bir şey bu. Herkes kendine bir şey istiyor, olmayan eve ev verilmiş, mesela 2010'da yıkılmış bir ev ortofoto görüntülerinden incelediğimiz zaman uzun süredir orada konut yok, ahırları ev gibi göstermişler. Başkalarının malını kendilerininmiş gibi göstermeye çalışmışlar" diye konuştu.
"200 KİŞİYE YAKIN BİR TESPİTİMİZ OLDU. TAMAMINI İPTAL ETTİK"
Afetzedelere yardım etmeye çalışırken böyle durumlara karşılaşmanın kendilerini üzdüğünü dile getiren Kaya, "Vatandaş, başkasının evini 1992'de ya da 2020'de hak sahipliği olan evi bir daha gösterip hak sahipliği almaya çalışmış. Bunları detaylı inceledik küçümsenmeyecek derecede yaklaşık 200 kişiye yakın bir tespitimiz oldu. Tamamını iptal ettik. 8 insan yanlış, 1 insan doğruysa bile her zaman o doğruyu bulmaya çalıştık. O yüzden ince eleyip sık dokuduk. Olabildiğince minimize etmeye çalıştık. Gerçekten maddi durumu kötü olan vatandaşlarımız oluyor. Konutlarına bakınca eski, metruk gibi görünen yapıları yerinde inceledik. Bir daha teknik ekipler oluşturduk. Valimizin emriyle 2 çalışma komisyonu oluşturduk. Vali yardımcımızın başkanlığında bir üst komisyon oluşturduk. Bir de teknik komisyon oluşturduk. Burada bizim derdimiz 8 kişi hak etmiyorsa bile hak eden 1 kişiyi bulalım. O 9'uncu kişi yanlış olmasın. Olabildiğince detaylı incelemelerin sonucunda yaklaşık 200 kişinin hak sahipliğini iptal ettik" şeklinde konuştu.
“BU KADAR İNSANIMIZI KAYBETTİK, BUNDAN HİÇ DERS ÇIKARMADIK MI”
6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde yaşananları da hatırlatan Müdür Kaya, "Evi olmayan, evle ilişkisi olmayan ahır, ağıl, uzun süre önce terk edilmiş yerler hak sahipliği vermemiz mümkün değil. Ne kamu yararına ne de etik vicdana uyar. Ülkemiz 2023 gibi koskoca bir deprem yaşamışken böyle bir şeyden menfaat sağlamanın bir mantığını da bulamıyorum. Biz bu kadar büyük bir afet atlattık ama arkasından bundan çıkar sağlamaya çalışıyorlar. Hiç mi ders çıkarmadık bu işten. Bu kadar insanımızı kaybettik, bundan hiç ders çıkarmadık mı. Vatandaş 30-40 yıl önce köyünü terk etmiş, orada kalan köylüler onun evinden hak sahipliği almaya çalışmış. Çok ikonik bir tablo, yaklaşık 60 kişinin konutla hiçbir illiyet bağının olmadığını tespit ettik. Başkasının evinden hak sahipliği almaya çalışıyor. O yüzden biz 7269 sayılı kanunumuz, hak sahipliği yönetmeliğimiz çerçevesinde iş ve işlemlerimizi yürütüyoruz. Hiç kimsenin mağdur edilmemesi için elimizden geleni yapıyoruz. 100 kişiyi tekrar inceleyip 1 kişiyi kabul etmemiz gerekirse bile bir daha yapacağız. Bıkmayacağız, usanmayacağız. Hiç kimsenin bizden dolayı mağdur olmasına müsaade etmeyeceğiz" dedi.