Toksun: 'eğitimle boğulmalar azaldı'

20 yılı aşkın bir süredir profesyonel dalgıçlık yapan Suat Toksun, Boğulma vakalarının geçmişe göre son yıllarda azaldığını, bunun sebebinin havuz sayılarının çoğaltılması olduğunu ve eğitimlerin artması ve vatandaşlarımızın daha bilinçli hareket etmesi olduğunu ifade etti.

Toksun: 'eğitimle boğulmalar azaldı'

Yaz sıcaklıklarının artmasıyla birlikte özellikle genç ve çocukların serinlemek için baraj, göl, gölet, akarsu ve kanal gibi yerlerde suya girmesi birçok üzücü olayın yaşanmasına neden oluyor.  

Henüz yaz mevsiminin ilk ayında olmamıza  rağmen Türkiye’nin dört bir yanından boğulma  haberleri duyulurken son olarak geçtiğimiz günlerde balık tutmak için gittiği  Murat Nehri kenarında dengesini kaybedip nehre düşen Hacı Resul Doğan adlı vatandaş boğularak hayatını kaybetmişti. 

10’un üzerinde baraj, göl ve gölet bulunan ilimizde bu tür üzücü olayların yaşanmaması için alınması gereken önlemleri 20 yılı aşkın bir süredir profesyonel dalgıçlık yapan Suat Toksun ile konuştuk. 

Toksun: 'eğitimle boğulmalar azaldı'

GEÇMİŞE GÖRE AZALMA VAR

Toksun gazetemize yaptığı özel açıklamada  “ Boğulma vakaları geçmişe göre son yıllarda azaldı. Bunun sebebi havuz sayılarının çoğaltılması, eğitimlerin artması ve vatandaşlarımızın daha bilinçli hareket etmesidir. Bu tür üzücü olaylar daha çok köylerde, baraj ve göletlere yakın olan yerlerde oluyor” dedi"

"SU ÇEKİYOR" İFADESİNİN BİLİMSEL KARŞILIĞI YOK

Toksun sözlerine şöyle devam etti: “ Vatandaşlarımız arasında “su çekiyor” söylentisi dolaşır. 2007 yılından beri Elazığ’da binin üzerinde dalış yaptım.  Suyun çekmesi için girdap filan olması lazım ki çeksin. Hiç böyle bir şeye denk gelmedim.  Aslında olay şu; göl ve baraj yatakları çoğunlukla engebelidir. Ayaklarınız yerde bir süre gidiyorsunuz ama; farkında meyilli bir yere denk geliyorsunuz. Ayağınız kayıp gidiyor. 1 metreden aniden 3-4 metrelik bir boşluğa düşebilirsiniz. Bunu da su çekiyor olarak vatandaşımız adlandırıyor. Buradaki sorun çekme değil suyun altındaki meyil ve engebedir. O yüzden gerçekten iyi yüzmek lazım. Yani denizde yüzdükten sonra buraya gelince zorluk çekiyorsun. Barajların, gölün kaldırma kuvveti daha az o yüzden denizlerde yüzmek çok daha rahattır. Denizde de dalga tehlikesi çok” dedi. 

Toksun: 'eğitimle boğulmalar azaldı'

BOĞULMA TEHLİKESİ GEÇİREN BİR KİŞİYE KARŞI NASIL YAKLAŞILMALI?

Toksun, “ Öncelikle varsa uzun bir sopa, can yeleği ya da ip uzatılmalı. Eğer boğulan kişiyi kurtarmaya çalışırsanız muhtemelen kurtarmaya çalışan kişi de boğulur. 2 binli yıllarda Sivrice’de bunu acı bir şekilde tecrübe ettik. Pikniğe giden bir aile önce eşi düşüyor suya sonra kız kardeşi de onu kurtarmak için gidiyor. Beden eğitimi öğretmeni eşi de  ikisini birlikte kurtarmaya çalışıyor. Maalesef 3 vatandaşımızda boğulmuştu. Gölün 5-6 metre altında 3’ününde birbirine sarılmış bir şekilde cesetlerine polis dalgıçlar ulaşmışlardı. Profesyonel anlamda boğulmak üzere olan bir kişi kendinden geçmeyene kadar müdahale edilmez. Çünkü;  can havliyle nereden nasıl tutacağını bilmez. Sizi de boğabilir. Bir yüzme havuzunda dahi geçtiğimiz yıllarda acı bir şekilde tecrübem olmuştu. Kenara kendimi ve vatandaşı zor atmıştım” diye konuştu.

Toksun: 'eğitimle boğulmalar azaldı'

NASIL ÖNLEMLER ALMALI ?

Toksun son olarak, “ Boğulma vakaları en çok çocuk ve gençlerde görüyoruz. Aileler piknik yapmaya gidiyor. Öncelikle çocuklarını yalnız bırakmasınlar. Gözetim altında tutsunlar. Ayrıca suyun içinde şakalaşma olmaz. İnsan yüzmüyor suyun üstünde duruyorlar. Yüzme bilmek suyun üzerinde durmak değildir. Ben yüzme biliyorum diyenlerin çoğu aslında yüzme bilmiyor.   En hafif bir temasta boğulabilirler. Çok pahalı bir şey değil. Suya gireceklerse mutlaka can yelekleriyle girsinler. Kendilerini riske atmasınlar. Kolluk ya da simit kullanmak bazen yeterli olmayabilir” ifadelerini kullandı.
Toksun: 'eğitimle boğulmalar azaldı'