Tarihe kazınan felaket: Palu Çarşıbaşı yangını
Palu'nun yakın tarihinde derin izler bırakan ve ilçenin kaderini değiştiren 24 Temmuz 1941 gecesi yaşanan Çarşıbaşı yangını, aradan geçen yıllara rağmen hafızalardaki tazeliğini koruyor. Palu Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Fadıl Ülgen, ilçenin ekonomik ve sosyal yapısını büyük ölçüde etkileyen bu felaketi anlatarak, yaşananların günümüzde yapılması gerekenler açısından taşıdığı öneme dikkat çekti.
1941 yılının yaz aylarında gece yarısı başlayan yangın, Taş Han’dan başlayarak Küçük Cami’nin altından Büyük Kilise’ye kadar uzanan geniş bir alanda etkili oldu.
Yangın, yaklaşık 200 dükkânı, Taş Han ve Karahasangil Han’ı da kapsayan iki büyük hanı, çok sayıda imalathaneyi, köşker ve yemenici dükkânlarını ve tüccar depolarını tamamen yok etti. Bu alanlarda bulunan tüm mallar da maalesef kurtarılamadı.
Palu tarihinin en büyük felaketlerinden biri olarak kayıtlara geçen bu yangın, ilçedeki tüm halkı derinden etkiledi. Dönemin en zengin ve ticaretle uğraşan aileleri, sahip oldukları tüm serveti bir gecede kaybetti.
Palu Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Fadıl Ülgen, yangının ardından ilçenin ekonomik yapısının ağır yara aldığını belirtti. Yangından etkilenen tüccar, esnaf ve işçilerin yaşadıkları mağduriyet nedeniyle hızla göç etmeye başladığını söyleyen Ülgen, göç rotasının öncelikle Palu Zeve Mahallesi olmak üzere Elazığ, Karakoçan, Bingöl, Malatya, Diyarbakır, Gaziantep, Adana, Mersin, Bursa, Ankara ve İstanbul gibi büyük şehirlere yöneldiğini aktardı.
Bu göç dalgasının Palu’da büyük bir boşluk yarattığını vurgulayan Ülgen, “İlçemiz, bu süreçle birlikte eski canlı ticaret merkezi olma kimliğini kaybetti. Bugün Palu’nun ekonomik ve sosyal açıdan hâlâ eski dinamizmine kavuşamamasının en temel nedenlerinden biri, 1941’de yaşanan bu büyük yangındır” dedi.
Palu Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Fadıl Ülgen, 1941 yılında yaşanan büyük yangının etkilediği bölgenin bilimsel ve arkeolojik kazılarla ortaya çıkarılması gerektiğini söyledi. Özellikle Taş Han, Bedesten ve diğer tarihi yapıların kazılarak rölöve, restitüsyon ve restorasyon çalışmalarına tabi tutulmasının, ilçenin turizm potansiyeline büyük katkı sağlayacağını vurguladı.
Ülgen, bu konuda toplumsal farkındalığın artırılması için Palu Kaymakamlığı, Belediye, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve diğer ilgili kurumların iş birliği içinde fotoğraf sergileri, film gösterimleri, paneller ve söyleşiler gibi kültürel etkinlikler düzenlemesi gerektiğini ifade etti.
Palu’da eğitim gören ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerinin tarih öğretmenleri eşliğinde eski Palu ve yangın alanlarını ziyaret etmelerinin önemine dikkat çeken Ülgen, “Bu sayede genç nesiller hem ilçelerinin tarihini öğrenir hem de geçmişte yaşanan felaketin önemini daha iyi kavrar” dedi.
Ülgen ayrıca, Fırat Kalkınma Ajansı sponsorluğunda ve Palu Kaymakamlığı denetiminde yürütülen “Fırat’ın Saklı Kenti Palu” projesinin tamamlanmasının ardından bu tür etkinliklerin daha kolay hayata geçirilebileceğini belirtti. İlçenin geçmişine sahip çıkmanın hem turizm hem de sosyal gelişim açısından kritik olduğunun altını çizdi.