SİZ DE YÜRÜYÜN!...
Önce CHP'nin 'adalet yürüyüşü, sonrasında HDP'nin Edirne ve Hakkâri'den başlayıp Ankara'da sonlanacak, vekillikleri düşürülen üç isme destek yürüyüşü…
Demirel bir kez demiş ya “yollar yürümekle aşınmaz” diye. Partiler yürür de her dönem CHP’nin arka bahçesi olmuş, halkın milli ve manevi değerleriyle savaşmayı hukukun da üstüne ve önüne koymuş Barolar durur mu?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın işareti ile Hükümet tarafından hazırlık aşamasında olan Baro seçim sistemi değişikliğini kabul etmeyen aralarında Elazığ Barosunun da olduğu 80 baro, İstanbul'dan Ankara'ya "Savunma Yürüyüşü" için yola çıkmış.
Baro seçimlerinde yaşanan adaletsizliklerin önüne geçilmesi için harekete geçen hükümet, baro seçim sistemlerinde değişiklik yapma kararı almıştı. Çalışmaların başlaması barolarda büyük bir rahatsızlığa neden olmuş, üst üste açıklamaların ardından barolar eylem kararı almıştı.
Kartal'daki Anadolu Adalet Sarayı'nın önünden Ankara'ya doğru Savunma Yürüyüşü başlayan 80 baro tarafından, eş zamanlı olarak Ankara'ya doğru yürüyüş başlatıldı. Bu yürüyüşler, sembolik olarak 20 kilometre olarak belirlenmiş. 20 kilometrelik yürüyüşün ardından yola araçla devam edilecek ve pazartesi günü 80 baronun başkanları Ankara'da olacak.
Hükümet, Baro seçimlerinin adayların listesinin yarışması yerine nisbi temsil sistemini esas alan ve temsilde adalet merkezinde yürüyen bir yapı üzerinde çalışıyor. Bu sistem ile seçimi önde tamamlayan adayın listesi delinebilecek ve rakip guruptan seçime girenler de aldığı oy nispetinde yönetimde temsil edilecek.
Bu sistem ile özellikle bugüne kadar barolarda etkin olan sol ve terör örgütü sempatizanlarının çoğunluğu kırılmak isteniyor.
Barolar bu sisteme itiraz ededursun, yeni çalışma birçok kesimden de destek buluyor. Barolardan bugüne kadar Diyanet İşleri Başkanı’nın İslami gerçekleri ifade etmesi karşısındaki kendi görev sahası ve sorumlulukları dışında olmasına rağmen dini değerlere hakaret eden ve açıklama örneğinde olduğu gibi ve çoğunlukla ülke bütünlüğü ve beraberliğine karşı açıklama ve söylemleriyle öne çıkan bu yapılanmaların kendi sahasına çekilmesi zarureti var gibi.
Barolar, kendi hükümranlıklarının ve layüsel oluşlarının son bulma ihtimaline karşı yürüsünler. Ama bilsinler ki kamu vicdanı ve aklı, baroların hadlerini bilmekten yana tavır koyuyor.
