Siyasetin asgari ücret beklentisi
Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2026'da geçerli olacak asgari ücreti belirleme çalışmalarını sürdürürken, Elazığ'da bulunan siyasi partilerin il başkanlarının ortak görüşü ise yeni asgari ücretin 40 bin lira ile 50 bin lira arasında olması, ayrıca da işverenin de ciddi desteklenmesi ve hem işçinin hem de işverenin zor durumda kalmaması gerektiğini ifade ediyor.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2026'da geçerli olacak asgari ücreti belirleme çalışmalarını sürdürürken, Elazığ’da bulunan siyasi partilerin il başkanları da asgari ücret hakkında görüşlerini dile getirdi.
CHP İL BAŞKANI DURAN:“ 39 BİN TL ALTINDAKİ BİR RAKAMIDA KABUL ETMEME BEYANIMIZI BİLDİRDİK”
CHP Elazığ İl Başkanı Coşkun Çağlar Duran yaptığı açıklamada,“ CHP, Genel merkezinin beklentisi 39.000 TL olarak açıklandı. Ancak tabii ki ülkenin gerçekleri ve iktidar partisinin bakış açısıyla bu rakamın verilmeyeceğinin biz de farkındayız. Buna rağmen 39.000 TL’nin altındaki bir rakamı kabul etmeyeceğimizi beyan ettik. Fakat 39.000–40.000 TL olsa bile, bu ülkedeki mevcut ekonomik koşullar altında asgari ücretin yeterli olacağı kanısında değiliz. Bunu herkes biliyor ki alım gücünün çok düştüğü bir ekonomik dönemi yaşıyoruz. Bu durumu sadece asgari ücretliye yapılacak bir zam olarak düşünmek çok doğru değil. Bunun yanında işvereni de korumak gerekiyor. Çünkü aşırı bir fiyat artışı, işletmeleri ikinci bir darboğaza sokacaktır. Bu noktada, çalışan sayısı birden ona kadar olan işletmelerin ayrı, ona kadar olanların ayrı, elli ve üzeri çalışanı olanların ise ayrı değerlendirilmesi ve devlet desteğiyle bu sürecin yürütülmesi gerektiğini düşünüyoruz. Hem çalışanı hem işvereni aynı anda koruyacak bir sistemle, önümüzdeki sürecin yönetilmesi gerektiği kanaatindeyim.”dedi.
İYİ PARTİ İL BAŞKANI BULUT:“BİR ASGARİ ÜCRETLİNİN ALDIĞI MAAŞLA, ÜÇ KİŞİLİK BİR AİLENİN TOPLAM GELİRİ YOKSULLUK SINIRINA ANCAK YETİŞİYOR”
İYİ Parti Elazığ İl Başkanı Sebahattin Bulut ise yaptığı açıklamada, “Türkiye’deki asgari ücret artışı, diğer Avrupa ülkelerine göre en düşük durumda. Türkiye’de asgari ücret 22 bin lira, brüt 26 bin civarında. 2025 yılı için söylüyorum; 2026 yılı için ise yüzde 18–20 arası bir artış öneriliyor. Bu da 26.500–30.000 TL arası bir rakama denk geliyor. Yüzde 18’lik bir artış olduğu zaman asgari ücret yaklaşık 28.000 TL civarında oluyor. Oysa Türkiye’de açlık sınırı 29.828 TL. Bu, devletin Türkiye için açıkladığı bir rakam. Yoksulluk sınırı ise 97.159 TL. Bir asgari ücretlinin aldığı maaşla, üç kişilik bir ailenin toplam geliri yoksulluk sınırına ancak yetişiyor. Türkiye’de bir kişinin yaşama maliyeti 39.000 TL. Bunu dört kişilik bir aile için düşündüğünüz zaman yaklaşık 156 bin TL yapıyor. Yani bekar bir insanın yaşam maliyeti Türkiye için 39 bin TL; dört kişilik bir aileye düşündüğünüz zaman ise 155–160 bin TL’ye yakın bir rakam ortaya çıkıyor. Arada o kadar büyük bir uçurum var ki, bunu devletin vermemesi halinde geçinmek mümkün değil. Kıt kanaat 30 bin TL ile geçinilmesi mümkün değil. Ücretin 39.000 TL olması gerekiyor. Bugünkü şartlara göre bu bile yetmez ama en az bu kadar olması gerekiyor. Hatta 40.000–50.000 TL olması lazım.”dedi.
YENİDEN REFAH PARTİSİ İL BAŞKANI KARAKUŞ:“ASGARİ ÜCRETİN 45 BİN TL OLMASI GEREKİYOR”
Yeniden Refah Partisi Elazığ İl Başkanı Erhun Karakuş yaptığı açıklamada, “Sayın Genel Başkanımızın da açıkladığı üzere, Türkiye’de TÜİK’in açıkladığı rakamlara göre yoksulluk sınırı şu an 44.000 küsur TL. Şimdi yoksulluk sınırının 44.000 olduğu bir yerde asgari ücretliyi, emekliyi yoksulluk sınırının altında bir rakama mahkûm etmek, bu milleti adeta yoksulluğa mecbur etmek konumuna düşürüyor. Dolayısıyla biz, asgari ücretin yoksulluk sınırının üzerinde, 45.000 TL olması gerektiği yönünde Genel Başkanımızın da açıklaması var.” dedi.
45.000 TL’Yİ İŞVEREN NASIL VERECEK?
45 bin TL’yi işveren nasıl verecek? sorusuna cevap veren Başkan Karakuş, “Tabi bu açıklamayı yaparken “45.000 TL’yi işveren nasıl verecek?” deniyor. Tabii ki verebilecek. Dolayısıyla burada gerekirse bir asgari ücret işverenden, bir asgari ücret hükümetten, devletten olacak şekilde bir uygulamayla; işverenin gerek vergi oranlarının düşürülmesi, gerek SGK prim desteklerinin artırılması, gerek yan desteklerle işverene desteklenmesi noktasında 45.000 TL’ye çıkarılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu rakam, belki bugün alınan asgari ücretin iki katı olması sebebiyle abes de karşılanabilir veya afaki bir rakam olarak değerlendirilebilir. Ama bizim 2026 yılında bütçeden dış borcun, bakın anaparasına değil sadece faizine verdiğimiz paranın neredeyse yarısı oranında bir destekle bahsettiğimiz bu rakamın hükümet tarafından karşılanması gayet normal. Kaldı ki bu zor ve uygulanamayan bir şey de değil. 54. Hükümet döneminde rahmetli Erbakan hocamızın 11 aylık başbakanlığı döneminde işçiye 1 ayda %125 zam yapıldığı dönemler oldu ve bu zamana rağmen denk bütçe yapıldı.” dedi.
İŞVERENİN DESTEKLENMESİ GEREKİYOR
Başkan Karakuş son olarak,“Yani eğer hükümet isterse, bu rakamları yapabilirler. Bu bizim temennimiz. Gerçekte beklentiniz ne diye sorarsanız, geçmiş AK Parti iktidarının uygulamalarına baktığımız zaman, seçim öncesi bir artışta olmayacağı için; yani 27–28 bin lira dolaylarında bir rakam kamuoyunda da konuşuluyor. Bu rakamın da 28’i çok fazla geçebileceğini söyleyemiyoruz, ihtimal vermiyoruz. Temennimiz biraz önce açıkladığımız yönde, işverenin desteklenmesi şartıyla.” dedi.
HÜDAPAR İL BAŞKANI METİN SUİÇER:“ASGARİ ÜCRETİN EN AZ 38.000–40.000 TL OLMASI GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ
HÜDA PAR Elazığ İl Başkanı Metin Suiçer ise yaptığı açıklamada,“ Asgari ücrete bölgelere göre de bir değerlendirme yapılması gerekir. Bizim Elazığ’ın aile yapısına baktığımız zaman, asgari ücret bugün 22.000 TL civarında, ama Elazığ’daki ailelerimizin yapısı genellikle en az 2–3, hatta 4 çocuklu ailelerdir. Bu nedenle, onurlu bir yaşam için asgari ücretin en az 38.000–40.000 TL olması gerektiğini düşünüyoruz. Zaten Meclis’te de biz bunu dile getirdik. Biz, asgari ücretin en az 38.000 TL’den aşağı olmaması gerektiğine inanıyoruz; bu şekilde bir tavrımız var. 22.000 TL civarındaki asgari ücret çok yetersiz bir rakamdır. İnsan onuruna yakışacak, kendini ve çocuklarını okutacak, temel ihtiyaçlarını karşılayacak bir gelir sağlamıyor. Şunu da belirtmek gerekir ki, bizim ekonomimiz kapitalist bir ekonomi. Biz diyoruz ki, çok kazanandan vergi alınsın, az kazanandan vergi alınmasın. Özellikle emekli ve asgari ücretle çalışanlardan vergi alınmamalıdır. Bizim onurlu bir yaşam için asgari ücretin en az 40.000 TL olması gerektiğini düşünüyoruz.”dedi.