RADİKAL KARARLAR ALMALIYIZ !
Futbol, şehrimizde ve ülkemizde sosyal algıyı çok kolay değiştiren etkenlerden biri
Futbol, şehrimizde ve ülkemizde sosyal algıyı çok kolay değiştiren etkenlerden biri. Pazartesi günü ‘’Kapalı Çarşıda, Sanayi Mahdigeresinde, Ataşehirde ve daha bir çok güzide bölgemizde’’ Elazığspor’un son saniyede yediği golle kaybedilen ‘’ 2 puan’’ ahlar vahlar içerisinde konuşuldu. Hayıflanarak Adanaspor’un Süper Lige yaptırdığı rezervasyonu izlerken, bizler ‘’Kanser Hastalığına Yakalanmış Hasta’’ misali gün geçtikçe eriyoruz… Daha önce bahsetmiştim önümüzde sezon sonuna kadar göreceğimiz ‘Kemoterapi’ süreci var diye. Bu sürece ne yazık ki Play-Off dışında kalarak çok kötü başladık… Takviye Reçetimiz ise ‘’Radikal Kararlar Almak’’ gibi görünüyor !
***
Hafta sonu boş koltukların Atatürk Stadyumunda ki zorlu maça eşlik ettiği Vartaş Elazığspor-Gaziantep BB Spor karşılaşmasına her iki takımda 2 günlük antrenmanla çıktı. Elazığspor’un hafta içinde 1461 darbesi yemesiyle mordigererin hayli bozuk olması ve Teknik Sorumlu Ogün Temizkanoğlu’nun karar aşamasında kalması, muhtemelen Futbolcuların Psikolojisini etkilemiştir. Bu durumda klasik Antrenör metodunu uygulayan Temizkanoğlu, Rotasyona başvurmuş ve sahaya 3 farklı isimle başlamıştı. Bu rotasyon doğrumuydu ? Onur Güney için çok geç bile kalınmıştı ! Murat Kayalı Traorenin yokluğunda favori isimdi, Mesut tercihi bana göre doğruydu ve tek yanlış Halil’in yerine genç Berk’in ve M’Bouusy’in yerine Ümit’in ilk 11’de başlamasıydı. Konuk Gaziantep temsilcisinde ise Avantajlı bölüm, eski Teknik Direktörümüz Bayram Bektaş’ın futbolcularımızı yakından tanımasıydı. Maç öncesinde ki temel teori, her iki takımında gol bulma yollarında sıkıntı çektiği ve son haftalarda yaşadıkları performans kayıplarıydı. Karşılaşmanın ilk 45 dakikası kısır döngü içerisinde oynansa da, Elazığspor kanatlardan içeriye katetmeye çalıştı, konuk ekip ise Elazığspor’un yan top ve duran top zafiyetini kullanma taraftarıydı. Bu zaafı çok iyi bilen Bayram Bektaş, 90 dakika boyunca analizinde kararlı kaldı ve sonuç olarak 90+4 de de meyvesini aldı… İlk yarısı suskun geçen maçta ikinci yarı futbol konuştu. Maça Tom’un bireysel becerileriyle hızlı başlayan taraf Elazığspor olsa da, karşılıklı kapışma saha içerisinde başladı. Maç öncesinde beklediğimiz heyecan ikinci devrede yaşanmaya başladı. Özellikle Çağrı’nın savunmada ki performansı maksimal derecedeydi ki bu dereceyi çizgiden çıkardığı toplada bir kıt daha üste çıkardı. Boluspor’a oranla biraz daha kendini bulan Mesut, yerini Lamjed’e bıraktıktan sonra oyunu 40-50 m içerisinde oynamaya çalıştık ve oyunda kaldığı süre boyunca hırslı, azimli ve mücadeleci bir oyun çıkartan Berk, yerini Halile bıraktıktan sonra golü de bulduk. Uzatma dakikalarında psikolojik olarak geriye yaslanmamız ve genç oyuncu gurubumuzun topu ayakta tutamamasında ki yoksunluğundan dolayı golü de yan toptan ve enteresan olarak Binya’nın kaçırdığı Kethevoma’nın ‘’Göğsünden’’ yedik.
***
Ne yazık ki 3 puanı hak ettiğimiz bir maçta ‘’Futbol Şansızlığımızdan’’ dolayı 2 puan kaybettik… Gerçekçi olmak gerekirse Play-Off potasında da işler digerak bullak oldu… Artık radikal kararlar alınması gerek ! 17 Mayıs’da yapılacak olan bir kongre var ve adaylarda yavaş yavaş kendini belli etmeye başladı. İlk adaylığını açıklayan Doç.Dr. Sabahattin Devecioğlu ise Elazığspor kulüp başkanlığını layıkıyla yürütebilecek isimlerden biri. Artık şu algıyı değiştirmemiz gerek ! Futbol ve Spor Bilimselleşmiş bir olgu. ‘’Paran varsa düdüğü çalarsın’’ düşüncesi Türk Futbolunu bu hale getirmiş ve özellikle Anadolu Kulüplerini intihara sürüklemiştir… Bunun en basit örneğini Elazığspor’un bilinmeyen borçlarında görebiliyoruz. Hani maddi çıtası yüksek olan yöneticiler ve ne halde şuan Elazığspor ? Bu sebeple sevgili Devecioğlu’nun projelerine kulak verilmeli ve girişimlerinden faydalanılmalıdır. Özellikle Radikal Kararlar alınması doğrultusunda A Planı Olan Süper Lig hedefini ‘’Şakaklarımızdan kanlar sıçrayana kadar sürdürmeli’’ ve B Planı olarak ise ‘’Gelecek sezonda Elazığspor’un beklenen tehlikeleri yaşamaması için geç kalınmadan çalışmaların başlamasıdır’’