Prof. Dr. Alyamaç: 'Depremle yaşamayı öğrenmek zorundayız'

AFAD Afet Araştırmaları Merkezi Kurucu Müdürü ve Fırat Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esat Alyamaç, kongre başkanlığını yaptığı 7. Uluslararası Dirençlilik Kongresi'ni değerlendirdi.

Prof. Dr. Alyamaç: 'Depremle yaşamayı öğrenmek zorundayız'

Alyamaç gazetemize yaptığı özel açıklamada “Elazığ’da 7. Dirençlilik Kongremizi düzenledik. Bugün de kongremiz tüm hızıyla devam ediyor. İnşallah Çarşamba günü de sürecek. Bu yıl kongreyi Elazığ’da yapmamızın en temel sebebi, üniversitemizin 50. kuruluş yılı olması. Bu kapsamda böyle bir organizasyonu burada düzenlemekten gurur duyuyoruz. Kongremiz, Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetimler ve Afet Politikaları Kurulu’nun himayesinde, Türkiye Sigorta, AFAD, Kızılay, ELFED  ve pek çok sponsorun desteğiyle bu organizasyonu gerçekleştiriyoruz.  Artık sadece 'deprem dayanıklılığı' değil, 'afet dirençliliği' kavramı konuşuluyor. Bu dirençlilik sadece jeolojik ya da inşaat anlamında değil; ekonomi, altyapı, yapı stoğu gibi altı farklı başlık altında ele alınıyor. Yani bir şehir, bu alanlarda dirençli olursa gerçekten dirençli sayılıyor” dedi. 

DEPREMLE YAŞAMAK ZORUNDAYIZ

13-15 Ekim tarihleri arasında düzenlenen kongreyle öncelikli hedeflerinin dirençlilik konusunda bir farkındalık oluşturmak olduğunu vurgulayan Alyamaç “Bu kongreyle öncelikle dirençlik farkındalığını artırmak istiyoruz. Çok kıymetli sunumlar, paneller yapılıyor. Bu bilgi ve tecrübeleri yazılı hale getirip hem Elazığ’a hem de ülkemize katkı sunmak istiyoruz. Elazığ’da bir deprem gerçeği var. Şehrin bu gerçekle yüzleşmesi ve buna göre hareket etmesi gerekiyor. Vatandaşlarımız her yerde bize ‘Hocam, deprem ne zaman olur? Bir daha olur mu?’ diye soruyor. Kimse bunu bilemez. Ama bildiğimiz bir şey var: Biz depremle yaşamak zorundayız. Hatta bir şehir değil, bir ülke olarak böyleyiz. O yüzden tedbir almak zorundayız. Öncelikli tedbir, yapı stoğunun depreme güvenli hale gelmesi” diye konuştu. 

24 OCAK DEPREMİ DÖNÜŞÜM İÇİN BİR FIRSAT OLDU 

2020 Sivrice depreminin ardından Elazığ’ın bu anlamda Türkiye’nin pek çok iline göre avantajlı bir konumda olduğunu söyleyen Alyamaç “Sivrice depremi olduğunda üzüldük, can kayıplarımız oldu. Ama bu vesileyle hızlı bir dönüşüm fırsatı doğdu. İlk etapta TOKİ’nin yaptığı mahalleler vatandaşlarımızı biraz kızdırdı diyeyim. Fakat daha sonra bu yapıların ne kadar gerekli olduğu anlaşıldı. Çünkü merkez mahallelerde yerinde dönüşüm yapamadık. Vatandaşlarımızın farklı beklentileri var, veraset sorunları oluyor. Dolayısıyla TOKİ’nin şehri genişletmesi bizim için iyi oldu” diye kaydetti. 

MERKEZ MAHALLELERDE DÖNÜŞÜM ŞART

Yeni yapılan mahallelerde ciddi bir sorun olmadığını asıl riskin merkezdeki eski binalarda olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Alyamaç “Hilalkent, Cumhuriyet, Ataşehir, Çaydaçıra gibi mahallelerimiz yeni. Buralarda deprem dayanımıyla ilgili ciddi bir endişemiz yok. Ama merkez mahallelerde hâlâ riskli bina stoğumuz var. Bu dönüşüm sadece kamu gücüyle olmaz. Vatandaşın da bunu istemesi lazım. Elazığ Belediyemiz bu konuda çalışıyor. Vatandaşlarımızın da bu sürece doğru tepki vermesi lazım. Dirençlilik sadece bina dayanımı değil. Altyapı, trafik, sağlık gibi sistemlerin de dirençli olması lazım. Maalesef son yıllarda trafik ciddi bir sorun haline geldi. Bu da afet dirençliliğinin bir parçası” diye aktardı. 

ELAZIĞ'DA DİRENÇLİK KÜLTÜRÜ OLUŞABİLİR

Kongreye katılan akademisyenlerin Elazığ’daki bilinç düzeyini yüksek bulduklarını  ve bu durumun kendisini son derece mutlu ettiğini belirten Alyamaç “Kongrede yüzlerce katılımcımız oldu. Diğer illerden gelen akademisyenler, Elazığ’daki bilinç düzeyinin çok yüksek olduğunu söyledi. Bu bizi mutlu ediyor. Çünkü hepimiz memleketimizi çok seviyoruz. Elazığ’ın memleket sevdası bir başka boyutta. Bu sevda ve bilinçle birlikte daha iyi işler çıkarabiliriz. Eğer eski mahallelerde de dönüşüm için aksiyon alırsak, Elazığ’ın yapı stoğu açısından direnç seviyesi çok daha iyi bir noktaya gelir. Ama bu yeterli mi? Değil. Altyapı gibi diğer alanlarda da çok çalışmamız gerekiyor. Bu süreç uzun ama gerekli. Hep birlikte başarabiliriz” ifadelerini kullandı.