Liderler ve Takipçileri

Liderler, Türk siyasal kültürünün başat (en etkili) unsurları olarak toplumsal ilişkiler üzerinde her zaman belirleyici oldu

Liderler ve Takipçileri
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Liderler, Türk siyasal kültürünün başat (en etkili) unsurları olarak toplumsal ilişkiler üzerinde her zaman belirleyici oldu. Özellikle post-modernist yaklaşımlarla reforme edilen siyasal kavrayış, liderlerin öncelendiği ve lider imajlarının parti programlarının önüne geçtiği süreçler doğurdu. Artık “Stara” dönüşen liderler, sürekli olarak tabloid mantıkla medyatik bir kişiliğe bürünüyor.

Liderlik Türk tarihinde oldukça önemli bir yere sahip. Bu durumda binlerce yıllık devletçilik geleneğinin etkisi yüksek. İslamiyet öncesi Orta Asya Türk toplumlarında “Kut” sıfatıyla tinsel bir nitelik atfedilen liderler, İslamiyet’le birlikte, toplumsal alandaki nüfuzlarını daha da arttırdılar. Osmanlı İmparatorluğu dönemine gelindiğindeyse; devlet hanedanın ortak malı sayıldı ve padişahlar halkla “kul” diye seslendi. Cumhuriyet dönemiyle birlikte her ne kadar demokratik tabanlı bir siyasal sistem kurulsa da halkın liderlere olan bağlılığı sürdü. Ancak önceden dini unsurlarla inşa edilen bir meşruiyete sahip olan liderler, cumhuriyetle birlikte halktan beslenen bir meşruiyete sahip oldular.

Binlerce yıllık gelenekle demokrasinin harmanlandığı Türk siyasal sisteminde liderler önemini sürdürüyor. Atatürk’ten sonra ilgi kaybı yaşayan CHP, Süleyman Demirel sonrasındaki AP, Bülent Ecevit sonrasındaki DSP v.s. liderlerin siyasal kültürümüzdeki önemini ortaya koyuyor.

Son elli yıllık dönemde dünya siyaset anlayışında büyük bir dönüşüm yaşandı. Post-modernist yaklaşımlar, lider imajlarından beslenen siyasal organizasyonların ortaya çıkmasına neden oldu. Eskiden liderlerin somut özelliklerinden doğan karizmalarının yerini imajlar aldı. Artık liderler hedef kitle zihinlerinde etkin bir imaj profili yaratmaya çalışıyor. Liderlerin gerçekte kim oldukları değil, imajları önemli.

Türkiye’de, parti bağları ve organizasyonlarının zayıflaması, parti içi demokrasi sorunları, siyasetteki magazinleşme ve liderlerin medyatik bir stara dönüşmesi gibi sebeplerle artık seçmenler liderlere bağlı oldukları siyasi partiden daha fazla ilgi gösteriyor. Oy verdiği partinin programından haberdar olmayan çoğu seçmen in lider imajlarına dair bilgisi var. Nitekim medyadaki temsillere bakıldığında liderlerin partilerden çok daha fazla yer aldığı görülüyor. Üstelik liderler siyasi kişiliklerinden öte bir Hollywood yıldızı gibi günlük hayatı ve sansasyonlarla hayatımıza misafir oluyor.

Son zamanlarda hayatımıza giren sosyal medya da lider imajı gerçeğini gözler önüne seriyor. Özellikle liderlere etkin bir imaj inşa etme noktasında olanak sağlayan Twitter ve Facebook’ta, liderler ve takipçileri arasında yoğun bir etkileşim yaşanıyor. Twitter’da Recep Tayyip Erdoğan 5 milyon, Ahmet Davutoğlu 2 milyon, Abdullah Gül 3 milyon, Kemal Kılıçdaroğlu 2 milyon, Devlet Bahçeli 1 milyondan  fazla takipçiye sahipken AKP, CHP ve MHP’nin  sadece 100-150 bin dolaylarında takipçiye sahip olması liderlerin önemini vurgular nitelikte. Facebook’ta da durum farklı değil. Facebook’taki profillerde partilerin beğeni sayısı artsa da liderlerin açık ara önde olduğu görülüyor.

Artık siyaset liderler ve takipçileri arasında şekilleniyor. Parti eğer çok köklü değilse, liderin ömrü kadar etkili olabiliyor. Etkili bir lider imajından beslenmeyen partiler oy alamıyor.  Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan’ın kullandığı logo ve müzik, onu siyasi bir marka haline getirdi. Artık bir lider markası yaratan Recep Tayyip Erdoğan, şahsi olarak bir çok partiden daha yüksek etkiye sahip.

Bakalım liderlerin hızlı yükselişi siyasetimizi nerelere götürecek.