Kaya: 'Yerinde dönüşüm şartsız olarak yeniden başlatılmalı'
Türkiye İnşaat Mühendisleri Odası Elazığ İl Temsilcisi Hıdır Kaya, Elazığ'daki konut stoğunun yaklaşık yarısının eski binalardan oluştuğunu, kentsel dönüşüm ve yerinde dönüşüm projeleriyle bu binaların yenilenmesi gerektiğini söyledi.
Türkiye İnşaat Mühendisleri Odası Elazığ İl Temsilcisi Hıdır Kaya, şehir nüfusunun yaklaşık yarısının eski yapılarda oturduğunu belirterek kentsel dönüşüm ve yerinde dönüşüm projelerinin önemini bir kez daha hatırlattı.
Kaya, gazetemize yaptığı özel açıklamada “Öncelikle Hakimiyet Gazetesi çalışanlarına böyle önemli bir konuyu sürekli gündemde tutmaya çalıştığınız için teşekkür ederim. Kentsel dönüşüm, insanların korkarak oturduğu ömrünü hemen hemen doldurmuş ya da deprem riski taşıyan binaların yenilenmesi insanların güven içinde hayatlarını devam edeceği yeni binaların yapılması demektir” dedi.
ESKİ YAPILARIN NASIL YAPILDIĞI BELLİ DEĞİL
Eski yapılar hakkında açıklamalarda bulunan Kaya “Yeni yapılara bir şey demiyoruz. TOKİ'nin yaptığı konutlar, müteahhitlerin yaptığı yeni binalar var. Bunlar 2018 deprem yönetmeliğiyle yapılıyorlar. Bunların dışında yapılan eski binalarımız var. Hep dile getiriyorum. Bu binalar 1975 deprem yönetmenliğine göre yapılmış. Bu binalardaki bütün betonlar elle dökülmüş. Agrega dediğimiz kum, çakıllar uygun şartlarda elde edilmemiş. Topraklı malzeme ile yapılmış. Çimentolarının ne kadar konulduğu bilinmeyen bu binaların mutlaka ama mutlaka yenilenmesi gerekiyor. Ülke genelinde yaklaşık 20 milyon konutun 7 milyonunun elden geçmesi gerekiyor. Biz oda olarak da kişisel olarak da görüşüm bütün bu riskli binaların yenilenmesidir. Tabi bunu devlet yapacak, nasıl yapar bilemiyorum. Tabi bu kolay bir şey değil. Çok büyük maliyetler gerektiriyor. Kahramanmaraş depreminde 650 bin konut yapılacağı söylenmişti. 250-300 bine yakın konut ancak 2 buçuk yılda üretilebildi.”
YERİNDE DÖNÜŞÜM ŞARTSIZ YENİDEN BAŞLATILMALI
Eski binaların risk analizinin yani depreme dayanıklı olup olmadığının araştırılması gerektiğini ifade eden Başkan Kaya “Yerinde dönüşüm projesi bir süre ilimizde uygulanmış haziran ayında uygulama sona ermişti. Binalarını yerinde yapmak isteyenler için 750 bin hibe, 750 bin faizsiz kredi desteği vardı. Geçmişte 6 Şubat Maraş merkezli depremlerde orta ve ağır hasar alan binalar şart koşulmuştu. Sivrice depreminde etkilenen binaları kapsamadı. Verilen hibe ve kredilerin miktarların artırılarak vatandaşlara yeniden yararlanması sağlanmalıdır. Biz insanların korkmadan hayatlarını devam ettirecekleri yeni konutlar yapılmasını istiyorsak şart koşmamalıyız. Eski binaların risk analizini yani depreme dayanıklı olup olmadığını iyi bir araştırma yapacaksın. Yerinde dönüşümü 1 milyon hibe, 1 milyonu faizsiz ya da düşük faizle ödemek şartıyla yeniden başlatılmalı. Binası riski olan her vatandaşımız bundan faydalanmasını sağlayacaksın” diye konuştu.
ŞEHİR NÜFUSUNUN YARISI RİSK ALTINDA YAŞIYOR
Kaya, sözlerine şöyle devam etti: “TOKİ tarafından yeni konutlar yapıldı. Cumhuriyet ve Çayda Çıra Mahallelerinde birçok bina yeni yapıldı. Şehir merkezini baz aldığımızda tahminimce şehir nüfusu eski binalarda oturuyor. Maddi durumu iyi olanlar yeni binalara taşındılar. Eski binalarda oturanların çoğu gariban vatandaşlarımız. Binalarını yenileyecek güçleri yok. Burada devletimizin devreye girmesi gerekiyor. Bu vatandaşlarımızda insanca güzel, modern binalarda yaşaması için devletimizin destek vermesi gerekiyor. Tabi bu binaların yenilenirken şehrin estetiği göz önüne almak lazım. Deprem kuşağında yer alıyoruz. Müteahhitler girsin diye ada veya parsellerdeki kat yüksekliğini 5 kattan 10 kata çıkarmakta doğru değil. Tabi ki müteahhitler para kazanacak. Ama burada öncelik rant değil, vatandaşların can güvenliği olmalıdır” diye kaydetti.
YARA SARMAK DEĞİL ÖNEMLİ OLAN YARA ALMAMAYI SAĞLAMAK
Başkan Hıdır Kaya son olarak, “1999 Gölcük depreminde on binlerce vatandaşımız hayatını kaybetti. Kahramanmaraş depreminde yine on binlerce vatandaşımız hayatını kaybetti. Aradan çok uzun zaman geçti Gölcük depreminden ama; maalesef biz ders almıyoruz. Ülkemizde doğal afetler oluyor olacak da. Seller, depremler günlerdir ormanlarımız yanıyor. Yaralar sarılıyor. Biz bunu yara almamak şeklinde düşünmeliyiz. Yara sarılır, önemli olan yara almamak. Devletin yapacağı şey budur. Yara almadan bunun çözümünü bulmak” ifadelerini kullandı.