İdeolojik Gazetecilik
Gazetecilik mesleğinde siz eğer bir kez duygularınızın özellikle ideolojik düşüncelerinizin esiri olmuşsanız, objektif haber yapma yetinizi ve özelliklerinizi yitirmişsiniz demektir.
Elbette her gazetecinin bir siyasi düşüncesi ve ideolojik görüşü olabilir. Ancak haberini yaparken objektif kriterlerden ve olayın gerçek sebep ve sonuç ilişkisini de hesaba katarak yapmanız lazım.
Konuya gelelim.
Malum olaylı bir Vanspor-Elazığsspor, ardından da Elazığspor-Vanspor maçlarımız oldu. Birincisinde Van’a konuk olduk. İkincisinde Van takımı Elazığ’a konuk oldu.
Van’daki maçı 4-1 kazanmalarına rağmen bazı Vanspor taraftarlarının futbolcularımıza, belediye başkanımıza ve milletvekilimize yönelik taşlı saldırıları oldu.
Buna tepkimizi medeni bir şekilde ortaya koyduk ve yaşananları kınadık lakin iki şehir halkı arasına fitne sokmak isteyenleri de uyardık.
Van’da yaşanan olaylara karşı Elazığ taraftarlarının olası tepkilerini ez aza indirmek amacıyla yine bu olaya bizzat maruz kalan ve aracına taş atılan Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, maçtan bir gün önce yayınladığı mesajında halkımızı sağduyuya davet ederek “geçmişi unutalım, maçı farklı kazanmaya odaklanalım” diye bir açıklama yapmışken ve dahası maç öncesi hatta maç esnasında yükselen tansiyonu düşürmek adına inisiyatif alıp heyecanlı taraftarlara hitaben;
"Arkadaşlar takımımızı destekleyelim. İstediklerini yapıyorlar. Sadece takımımızı destekleyelim. Gömeceğiz bunları sahaya!" diyerek taraftarları sakinleştirmeye çalışan Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları’nı aklınca hedef tahtasına oturtup sahayı ve seyirciyi provoke etmekle suçlamak, olaylara şahit olan tüm Elazığ’ın aklıyla, iz’anıyla ve yaşadıklarıyla alay etmektir.
Hatta tüm Türkiye’nin gözü önünde cereyan eden ve sahayı teskin edip yatıştırmaya dönük bu yapıcı konuşmayı gerekçe gösterip Başkanı hedef tahtasına oturtmak gazetecilik değildir.
Amacı, niyeti ve hedefi ilkokul mezunu dahi olmayan bir vatandaş tarafından dahi çok net anlaşılabilecek bu yapıcı ve yatıştırıcı cümleleri sarf eden duyarlı ve bu konularda hassas bir Belediye Başkanından “taraftarı kışkırttı” diye söz etmek, ideolojik gazetecilikten çok çok öte ve iftara niteliğinde ve hukuki sonuçları da olacak çok acemice ve haberi yapanın amacını ve niyetini oldukça açık eden masa başı, asparagas ve saptırma haberdir. Bu meslek bu kadar düşürülmemeli.
Gazeteciliğin itibarını önce gazeteciler korumalı. Beğenmediğiniz bir kişi ya da siyasinin olumlu amaçla yaptığı bir konuşmayı, olumsuz göstermek gibi bir anlayış, o siyasiyi düşürmez tam tersi yüceltir. Gazeteciler olarak bizler her zaman hakkın ve doğrunun yanında olmak durumundayız ki muhataplarımızdan da bunları isteme hakkımız ve yetkimiz olsun.