FİBROMİYALJİ GERÇEKTİR
BAŞAK MERAL GÜNDÜZ/Sabahları halsiz ve yorgun uyanıyorsanız, yeteri kadar uyumanıza rağmen uykunuzu iyi alamadığınızı düşünüyorsanız ve tüm vucudunuz ağrıyorsa bu durum 'Fibromiyalji sendromu' (FMS) adı verilen yumuşak doku romatizmasına işaret ediyor olabilir.Bu hastalıkla ilgili detayları Özel Doğu Anadolu Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr.Emrah ÖZDEN bizlere anlattı..
Nedir Fibromiyalji?
Yaygın kas iskelet sistemi ağrılarıyla seyreden ve çok sık görülen bir hastalık. Kronik yaygın ağrı ile kendisini belli ediyor. Genellikle boyun, omuz, baldır, bel ve kürek kemiklerinde ağrı oluyor. Özellikle sabah kalkınca çok ağrı oluyor, hareket ettikçe gün içinde azalıyor.
Belirtileri neler?
Hasta çok uyusa da dinlenmiş olarak kalkamaz. Gaz ve kabızlık gibi mide/bağırsak sorunları yaşarlar. Bu hastalarda deri hassasiyeti ve alerjiler yoğundur. Astım görülebilir. Çarpıntı olur. Fibromiyalji genellikle 18-45 yaş arası üreme dönemindeki kadınların yüzde 4’ünde görülüyor. Menopoz sonrasında
Bu hastalığı tam olarak bilmiyoruz. Ne önerebilirsiniz?
Fibromiyalji hastalığı yaygın bir problem. Özellikle erişkin kadınlarda olmakla birlikte ergenlik çağında bile başlayabiliyor. Erkeklerde de görülüyor (özellikle genç erkeklerde). ABD bu hastalık için ilk çalışmaların başladığı yer olmakla birlikte orada bile hastaların ancak 1/3’ü tanı alabiliyor. Hastalar bu hastalığı tanıyamıyor. Özel bir tahlili de yok. Doktor meslektaşlarıma tek önerim, hastalarını samimi ve önyargısız dinlemeleri olur. Garip ağrılardan bahseden bir hastanızda fibromiyaljinin diğer şikayetlerini de sorunuz ve psikolojik yapıyor (psikosomatik) demeden önce hastalarınızı önyargısız dinleyiniz. Bu hastalar yaşadıklarını anlatmakta güçlük çekerler çünkü beden networkünden kaynaklanır. Tam da bu nedenden dolayı tahlillerde bir şey çıkmaz.
Sebebi bilinmeyen, müzmin karakterli, vücutta duyarlı noktaların varlığı ile giden yaygın ağrı sendromu diyebiliriz. Sabah tutukluğu, uyku bozukluğu, yorgunluk, hissizlik olağan özelliklerdir. İş yaşamında başarısızlık, sevilen bir kişinin ölümü, boşanma, kaza, bir başka hastalık gibi stresli bir olaydan sonra başlayabilir. Tek başına görülebildiği gibi bilinen müzmin karakterli bir başka hastalığa da (örneğin şeker hastalığı) eşlik edebilir. Kadınlarda erkeklerden 9 kat fazla görülür. Orta yaşlarda daha sık olmasına karşın 10-55 yaş arasında görülebilir.
Kas romatizması daha çok boyun-sırt ve bel bölgesine yayılım gösterir ; el ve ayaklarda da nadir değildir. Ağrı genellikle iki taraflı ve simetriktir, ancak bir tarafı daha fazla kullanma o tarafın duyarlılığını arttırır. Teşhis konulabilmesi için 3 aydan fazla süredir ağrının olması kuraldır.
Şikayetler; fiziksel ve ruhsal yorgunluk, gerilim, soğuk ve nemli hava, dinlendirmeyen uyku, hareketsizlik ile artar. Sıcak duş veya banyo, ılık- kuru hava, programlanmış aktivite, tatil, dinlendirici uyku ile azalır. Bu şikayetler günden güne değişmekle birlikte, her zaman vardır ve "normal günler" nadirdir.
Diğer sık görülen belirtiler : El-ayak parmak eklemlerinde ağrı, yorgunluk-bellek bozuklukları, uyku bozukluğu, gerilim tipi baş ağrısı, el-ayak parmaklarında solma, morarma ve kızarma, ağız ve göz kuruması hissi, karında gaz, kabızlık yada ishal, sık idrara gitme, aşırı gürültüye, ışığa tahammülsüzlük, ağrılı adet görme, anksiyete (titreme, bayılma hissi, tüylerin diken diken olması, mide rahatsızlıkları, baş ağrısı, terleme, çarpıntı, iştah azalması, göğüs ağrısı yada göğüste sıkıntı hissi, bulantı, boğazda yumru hissi, uykuya dalma güçlüğü, kişinin kendisini ya da beden fonksiyonlarını aşırı miktarda düşünmesi....), ilgi ya da zevk kaybı, iştah azalması, erken uyanma, hareketlerde yavaşlık, konsantrasyon yeteneğinde azalma, değersizlik duyguları, kendini eleştirme.
Tanı konması hasta için büyük moral kaynağıdır. Çünkü müzmin ağrıda : doktor doktor dolaşma, gereksiz ve çok sayıda tetkik, artan ilaç alımı, gereğinden uzun istirahatler, hemen iyileşme beklentisi, engellenme, öfke, ev durumunda kötüleşme tıbba ve kendisine özgüven yitimi, hayal kırıklığı, alternatif tedavilerde başarısızlık... şeklinde kapalı ya da kısır döngü olarak bilinen durumdan kurtulma umudu doğmuştur. Tek merkezden ekip olarak izlenen hastada tedavi yöntemleri; psikolojik destek, fizik tedavi ve rehabilitasyon, ilaçlar, duyarlı noktalara enjeksiyon,
Hastalar işin başında belirgin yararın elde edilmesinin aylar alacağını, tüm belirtilerin tamamen kaybolmasının nadiren olduğunu bilmelidir. Tedavide başarı; hastanın tedaviye ciddi katılımı ve hastalığının süresi ile ilgilidir.
Sebebi tam olarak nedir?
Malesef sebebini henüz tam olarak bilemiyoruz ama hormonal, genetik ve çevresel faktörlerin etkisi olduğunu düşünüyoruz. 10 Fibromiyalji hastasından 9’u kadın. Erkeklerde nadiren görülüyor ancak tedavisi de zor oluyor. Kadınlar tedavilerden daha olumlu sonuçlar alıyor. Ancak yine de bu hastalığın kesin bir tedavisi yok. 10 yıl da tedavi edilse kesin bir sağaltma mümkün olmuyor. Sadece belirtileri kontrol altına almaya çalışıyoruz. Fibromiyalji’yi ben 2000 cc motorla gidebilecek bir otomobile 1000 cc motor takmak diye açıklıyorum. Hastanın fiziksel kapasitesini tamamen düşürüyor. Hasta pili bitmiş bir oyuncağa dönüyor.
Hastalığın tedavisiyle alakalı dünyada yapılan bilimsel araştırmalar neler?
Bu hastalıkla alakalı dünyada mitokondri araştırmaları da yapılıyor. Acaba kaslara enerji üreten mitokondrilerde bir bozukluk var mı diye bakılıyor ama henüz bir ıspat bulunamadı. Süt vermeyi sağlayan prolaktin hormonuyla da ilgili çalışmalar var. Tedaviye dirençli hastalarda prolaktin seviyesinin yükseldiğini görüyoruz. Uyku bozukluklarıyla da bir bağlantısı var. Deneysel bir çalışmada 3 gün uykusuz bırakılan denekler fibromiyalji belirtileri göstermeye başlamış Kaslara oksijen gitmemesiyle de ilgili olabileceği düşünülüyor. Belki de bu nedenle masaj, hamam, kese ve sauna hastayı rahatlatıyor.
Net tedavisi olmadığı için hastalar doktor doktor geziyor mu genelde?
Kesinlikle öyle. Bu hastalara sürekli bir şikayetle doktora gittiklerinden dolayı çok fazla gereksiz tıbbi müdahale yapılır. Bu anlamda da maliyeti çok yüksektir. Gereksiz yere anjiyo, endoskopik ve kolonoskopik müdahaleler yapılır. Çok ameliyat olur, hastanede çok yatarlar.
Bu hastalar hastalık hastası olabilir mi peki?
Asla hastalık hastalığı değil. Uluslararası tıbbi dergilerde buna dair yayınlar da çıkıyor ama değil. Bu bir hastalık ama ruhsal bir sorunun bedenleşmesi mi yoksa bedensel bir rahatsızlığın ruhsallaşması mı onu bilemiyoruz.
Stresin bir etkisi var mı Fibromiyalji üzerinde?
Kronik yorgunluk, uykusuzluk ve gerilim tipi başağrısı olan hastalar bir stres ile karşılaştıklarında Fibromiyalji hastası olabiliyorlar. Bu hastalığın stres ile de ilgisi var. Hastaların çoğunun iş, eş kaybı ve cinsel saldırı gibi bir travma yaşadıkları görülüyor. Bu nedenle bazı psikiyatrlar bunu bir psikoz olarak da adlandırabiliyorlar.
Romatizmadan farkı nedir?
Romatizmada eklem ağrıları kuraldır, fibromiyaljide ise eklem ağrıları olmaz. Romatizmada eklem hasarları vardır, fibromiyalji ise eklem hasarlarına yol açmaz.
En sık romatizma, hipotiroidi, anemi ve kronik enfeksiyon hastalıkları ile karıştığından ileri tetkikleri gerekir.
Nasıl teşhis edilir?
Sırt kaslarında fibromiyalji ilintili 18 duyarlı nokta vardır. Boyundan başlayarak kalçada sonlanan bu noktalardan en az 11’inde saptanan aşırı hassasiyet fibromiyalji lehine kabul edilmektedir.
Fibromiyalji tanısı için özel bir laboratuar testi yoktur. Ancak karışması muhtemel hastalıkları dışlamak amacıyla bazı testler istenir.
Nasıl tedavi edilir?
Tedavinin ilk adımı iyi bir uyku düzeni sağlamaktır. İkinci adım ise kas gevşeticiler kullanmaktır. Masaj ve fizik tedavi destek seçenekleridir.
— Ne yapmalıyız?
—Uykusuz kalmayın
—Spor yapın
—Stresten uzak durun
—Dengeli beslenin
Fibromiyalji sendromunun ilerleyici olmaması ve hastalarda uzun dönemde yaşam süresinin etkilenmediği unutulmamalıdır. Öncelikle hasta eğitimi önemlidir. Uzun süreli oturma, ayakta durma, stres, uzun süreli yazı yazma, ağırlık kaldırma, kolların gergin pozisyonda çalışma yüzeyinde bulunması gibi faktörler fibromiyaljinin belirtilerini şiddetlendirebileceği akılda tutulmalıdır.
Uygun tedavi ağrıyı azaltarak yaşam kalitesini yükseltir
Tedavide amaç ağrı ve yorgunluktan yakınan fiziksel ve sosyal yaşamı etkilenmiş kişinin yakınmalarına yönelik tedavi seçeneklerini hazırlamaktır. İlaç tedavisinde ağrı kesiciler, kas gevşeticiler, antidepresanlar tercih edilir. Fizik tedavi ajanlarının yanında egzersizler (Yürüyüş, koşu, bisiklet egzersizleri) önerilir. Fibromiyaljinin tedavisinde ilaç tedavisi daha çok hastanın şikayetlerine yönelik uygulanır. Fizik tedavide sıcak, soğuğun ve elektriksel uyarının fizyolojik etkilerinden yararlanarak kaslarda gevşeme ve yumuşak doku ağrılarının giderilmesi amaçlanır.
Aerobik egzersizler örneğin yürüyüş, egzersiz bisikleti ve su tedavileri ağrıyı kontrol altına almaktan çok hastaların fiziksel fonksiyonlarını artırır, ağrılı noktaların algılanmasını azaltır.
Bu tedavi yöntemlerinin kombine olarak uygulanmasının daha faydalı olduğu yapılan çalışmalar da gösterilmiştir. Fibromiyalji sendromunun kesin tedavisi yoktur ancak, uygulanan tedavi yöntemleri ile hastalar ağrıyı daha az algılar ve yaşam kalitelerini yükseltirler.
Kimlerde daha sık görülür?
Her yaşta ve her iki cinste görülebilmekle birlikte en sık 30-60 yaş arasında ve daha çok sosyo-ekonomik acıdan üstün düzeyde yaşayan ve stresli bir yaşam temposu olan kadınlarda görülür. Bu hastaların çevresindeki insanlardan birçok beklentisi vardır. Her şey zamanında ve doğru düzgün yapılmalıdır. Bu kişiler bir o kadar da vericidir. Yakın çevresi de onlardan daimi olarak bazı beklentiler içersindedir.
• El, kol, ayak, bacak veya yüzde hissizlik, karıncalanma hissedilebilir.
• Karın ağrısı, şişlik, kabızlık gibi mide-bağırsak şikâyetleri olabilir.
• idrara sık çıkma gibi şikâyetler tek tek görülebileceği gibi hepsi bir arada da olabilir.
• Belirtiler kişiden kişiye farklıdır. Ancak kas ve eklem ağrıları, uyku bozukluğu ve yorgunluk en sık görülen şikâyetlerdir.
• Hassas Noktaların Mevcudiyeti ; Hassas nokta; üzerine yaklaşık 4kg’lık basınç uygulandığında hastanın ağrıdan yakındığı anatomik bölgedir.
Bu bölgeler başlıca şunlardır :
1 – Başın arka kafa bölgesinde 2 – Boyunun ön ve alt bölgesinde 3 – Sırttaki trapez kasın ortasında 4 – Kürek kemiği çıkıntısında 5 – 2. kaburganın öne uzantısında 6 – Dirsek dış yanında 7 – Uyluk üstü ve dış yanında 8 – Kalçanın üst, dış yanında 9 – Dizlerin iç yan kısmında.
Fibromiyalji sendromu yaygın ağrı şikayeti ile birlikte, hassas noktaların varlığını kapsayan bir yakınmalar topluluğudur. Toplumda sıklığı yüzde 1 ile 5 arasında değişmektedir. Sıklıkla kadınlarda görülmekle beraber; her iki cinsi ve her yaş grubunu etkileyebilen bir durumdur. Çoğunlukla yaygın vücut ağrısı, uyku bozukluğu, yorgunluk, tüm vücutta tutukluk, baş ağrısı, ellerde ve ayaklarda uyuşma gibi pek çok farklı yakınmalar bir arada görülebilmektedir.
Bu sendromun nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte; travma, spor yaralanmaları, uyku bozuklukları, otonomik disfonksiyon, psikolojik bozukluklar ile ilişkili olabileceği bilinmektedir.
3 aydan fazla süren belirtilere dikkat!
Fibromiyalji tanısı, sıklıkla kronik ağrı öyküsü ve hassas noktaları ortaya çıkaran fizik muayene ile konulur. Bu öykü en az 3 aydan beri sürmekte olan vücudun üst ve alt yarısında yer alan ağrıyı da içermelidir. Fizik muayene 18 adet daha önce tanımlanmış hassas noktanın 11 tanesinde ağrı oluştuğunu göstermelidir. Yakınmayı açıklayacak fiziksel bulgunun olmaması beklenmekle birlikte bölgesel ve sistemik hastalıkların ayırıcı tanısının yapılabilmesi için ayrıntılı muayene yapılması önemlidir.
Hocam, çok yakın bir arkadaşım sürekli rahatsız oluyordu. Durduk yerde ağrılar, halsizlik başlıyordu. Kasları, başı ağrıyor. Hastalık giderek artıyordu. Doktorlar stres, depresyon veya fizik tedavi öneriyordu. Sonunda fibromiyalji olduğunu öğrendik.
– Fibromiyalji çok yönlü bir hastalık, bir çeşit romatizmadır. Yumuşak kas romatizması olarak da adlandırılır ancak sadece romatizma değildir. Halsizlik, yorgunluk, baştan tırnağa birçok şikayet, sürekli yer değiştiren kas ve eklem ağrılarına eşlik eder. Adet düzensizlikleri, tiroit (guatr) sorunları, bağırsak (kabızlık, ishal, gaz, şişkinlik) ve sık idrara çıkma vd. problemleri de olabilir.
Ağrılar daha çok sırt ve boyunda olmakla birlikte kollara, bacaklara da yayılır. Bazen sadece kol ve bacaklarda olabilir. Kaslarda ağrı olduğu için her yerleri çürümüş gibi ağrıyabilir. Bu nedenle dokunulmaktan çok hoşlanmazlar.
Hastalık öncesinde çok hareketli, çalışkan, yerinde duramayan kişiler olsalar da hastalık başladıktan sonra çok az bedensel çalışma bile çok yorulmalarına neden olur. Hiçbir şey yapacak halleri yoktur. Saatlerce uyusalar bile sabahları çok yorgun olurlar. Yataktan sürünerek kalkarlar. Bütün gün yatmak isterler. Bu halsizlikleri, günlük hayattan uzaklaşmaları depresyon ile karıştırılabilir. Bu hastaların içleri yaşam enerjisi ile doludur, birçok işi yapmak ister ama bedenleri yapamaz. Depresyondakilerin yaşam ve bir şey yapma istekleri yoktur. Bu fark iyi anlaşılmalıdır.
Fibromiyaljinin tedavisi var mı? Bazı Avrupa şehirlerinde fibromiyalji kampları olduğunu duymuştum. Bu konuda bilginiz var mı?
Fibromiyalji tedavisi olmayan hastalıklar içinde düşünülüyor. Kullanılan bazı antidepresan ağırlıklı ilaçlar var. Fizik tedavi, kuru iğne gibi klasik tıp içinde ek tedaviler yapılıyor. Fibromiyalji hastalarının tahlil ve tetkiklerinde birşey çıkmadığı için psikiyatrik çalışmalar, bilinç ve zihin çalışma grupları gibi yöntemler deneniyor. Özellikle Avrupa’da sağlıklı yaşam kampları (egzersiz, doğal beslenme, detoks yapma vb.) mevcut. Tüm bunların kısmi etkileri olmuyor değil ama hastalara uzun vadeli çözüm yaratıcı yardım sağlamaktan uzak yaklaşımlar. Benim gözlemlerim en iyi sonuçların integratif tıp uygulayacıları tarafından alındığı yönündedir. Akupunktur, nöral terapi, homeopati, bio-sibernetik tıp uygulamaları gibi yöntemler daha etkili olabilmektedir.
Fibromiyaljinin temelinde yer alan bazı bio-elektriksel bozuk odakları (boğaz enfeksiyonu geçirilmiş alanlar, sezaryen, küretaj gibi uygulamalara maruz kalmış rahim gibi) nöral terapi ile düzeltip ek diğer yöntemlerle bilgisayarın çökmesi gibi çökmüş olan bedeni ayağa kaldırıyor. Klasik tıp uygulamalarından diş hekimliğiyle uygun gece plağı yaptırılıyor. Bu şekilde diş sıkmanın etkileri azaltılıp beden üzerindeki baskı kaldırılıyor. Bu yaklaşımla çok sayıda hastada yaşam kalitesi düzelip, yaşam enerjisi çok artırıldı.
Hastalık nasıl bir seyir izleyerek oluşur?
Fibromiyalji’li hastalığın ortaya çıkış nedeni tam olarak bilinmiyor. Hastaların çoğunda uzun süreli yanlış postür(duruş) veya hastalık nedeniyle yada tekrarlayan yaralanmalar sonucunda ağrı yansıyabilir. Aşırı Stres, düşme, çarpma, özellikle trafik kazası gibi travmaların merkezi sinir sistemine etki ederek FM’ e yol açtığını ileri sürmektedirler.
Hastalığın tanısı nasıl konur?
Fibromiyaljide, laboratuar, röntgen gibi herhangi bir kesin tanı yöntemi yoktur. Ancak 3 aydan daha uzun süren, vücutta yaygın ağrı ve 18 hassas noktadan en az 11’ de üzerine bastırmakla aşırı hassasiyetin meydana gelişi FM tanısının en önemli nedenidir ve çeşitli Fibiromiyaljik Skalalar hasta üzerinde uygulanarak konulur.
Tedavisi nasıl yapılır?
Kesin bir tedavi yöntemi yoktur ancak ;
Tedavide 4 amacımız vardır:
1. Ağrıyı azaltmak ve uykuyu düzenlemek için ilaç tedavisi
2. Kas germe ve kardiovasküler uyumu artırma egzersizleri
3. Kas spazmını azaltmaya yönelik gevşeme egzersizleri
4. Hastalığı anlamaya ve baş etmeye yardımcı eğitim programları yararlı olmaktadır.
• Medikal tedavi: İlaç tedavisi içinde antidepresanlar en sık kullanılanlarıdır
• Fizik tedavi :
1. Masaj: kasları gevşetmek amacıyla yapılır
2. Sıcak, soğuk uygulamalar,
3. Ultrason
4. Elektrik stimulasyonu
5. Manyetik alan tedavileri; kas spazmını azaltır
6. Tens tedavisi ile ağrı azaltılır.
7. Egzersiz Tedavisi
Tedaviden sonra tekrarlama riski var mıdır?
Fibromiyalji hastaları genellikle uygulanan fiziksel ve psikolojik medical tedavi sonucu hayat alışkanlıklarını ve yaşam kalitelerini değiştirebilirse tedavinin etkilerini görüp hastalıktan kurtulabilirler, ancak hiçbir hasta bunu başaramadığı için belirli aralıklarla uzman bir Fizyoterapist tarafından tedaviye alınıp hayatlarının bazı dönemlerinde ağrı bazı, dönemlerinde ağrısız bir yaşam sürme alışkanlıklarını kabullenmişlerdir.
Uyku bozukluğu ağrıyı artırıyor,
Strese bağlı olarak gelişen tutulmalar, beyin ve çevre sinirler arasındaki iletimde görev alan serotonin ve adrenalin gibi bazı kimyasal maddelerde eksiklik veya bozukluğa neden olabiliyor. Vücutta ağrı algılanmasında önemli olan bu maddelerin eksikliği üzerine eklenen, aşırı stres ve endişe ise durumu daha karmaşık bir hale getiriyor. Son çalışmalar depresyon, uyku bozukluğu ve çevresel faktörlerin fibromiyalji yakınmalarını kısır döngüye çevirdiğine dikkat çekiyor.
TEDAVİ KİŞİYE ÖZEL DÜZENLENMELİ
Soğuk havalar ve mevsim değişikliklerinde hastalarımızın şikayetlerin de artış oluyor..Hastalarımıza bu dönemlerde egzersizi artırıp dengeli beslenmeleri konusunda uyarıyoruz. Fibromiyalji sendromunun tedavisinde standart bir tedavi yok. Alınması gereken önlemler var sadece..“Programın içinde, ilaç tedavisinin yanı sıra, egzersiz, masaj ve fizik tedavi gibi tedaviler yer almaktadır. Hastalarımız yaşam tarzı ve davranış değerlendirilmeleri gibi çok yönlü eğitim programlarına alınabilir. Kişiye özel fiziksel egzersiz programı düzenlenmeli ve hastaların beslenme alışkanlıkları yeniden düzenlenmelidir. Ayrıca fizik tedavi programları, myofasiyal ağrılar için kuru iğne ve nöralterapi tedavisi de başvurulan tedavi yöntemleri arasında yer alıyor.
“MAYALI GIDALAR YERİNE HAFTADA 3 GÜN BALIK YİYİN”
Doğal tatlandırıcı içeren yiyecekler, hazır dondurulmuş gıdalarda bulunan MSG ( monosodyum glutamat) ve jambon, salam gibi gıdalarda çok fazla bulunan nitratlar, şeker, furuktoz ve basit karbonhidratlar, çay, kahve, kola, çikolata, patlıcan, acı biber gibi bazı bitkilerden uzak durun. Bunların yerine haftada üç gün balık yiyin, keten tohumu, ceviz, omega 3 yağ asit takviyesi, zeytinyağını tercih edin...
SONUÇ OLARAK;
Fibromiyalji; hassas, mükemmeliyetçi kişilerin hastalığıdır.Anlaşılmamak” fibromiyalji hastasının en temel sorunudur. Dışarıdan sağlıklı göründüğü için hastalığının olmadığı, psikolojik olarak bu şekilde davrandığı suçlamalarına çoğunlukla maruz kalırlar.Bu hastaların yakınları, ‘sen numara yapıyorsun’ gibi yorumlar yapabiliyor ve hatta suçlamalarla hastaların sürekli bahane bulduklarını düşünebiliyor. Devamlı ağrı çeken, her yaptığı harekette canı yanan hastanın destek görememesi onların en kötü kaderi. Bu nedenle fibromiyaljinin gerçek bir hastalık olduğunu, bir psikolojik hastalık olmadığını ve çaresi olabileceğini hastalara açıklamak son derece önemli.Her ne kadar kas ve iskelet sistemi hastalığı da olsa işin ilacı kendini mutlu etmeye çalışmaktan geçiyor. Bedeni ve ruhu çok yormamaktan, kendini merkeze koymaktan... İnsan üzülmekten korktuğu için her şeyi kontrol etmeye çalışırken aslında ne kadar boş bir çaba içinde olduğunu fark edemiyor, sonuç değişmiyor ve üzülmemek için harcanan çaba
sonuçta daha büyük bir üzüntü içinde buluyor kendisini. Şunu yaparsam daha mutlu olacağım, şöyle olursa daha mutlu olacağım ve oraya varmaya çalışırken anı yaşamayı unutup geçmişle gelecek arasında bir yerde sıkışmış stres içinde çabalarken zamanın akıp gittiğini fark edemiyor. Hedef konulmadan yaşanmaz, yalnız mutluluk hedefe ulaşmaktan değil hedefe ulaşmaya çalışırken geçen süreçte keyif almaya çalışmaktan geçer. Kişi bunu unuttuğu zaman bedeni ve ruhu bir noktada hatırlatacaktır ki genelde o noktada birçok şey kaybedilmiş, insanın elinden kayıp gitmiş olur. O nedenle bir durup kendini dinlemek gerek ve sadece bir yaşam hakkı olduğunu. Ruha ve bedene daha nazik olmak gerek yoksa bir noktada onlar hatırlatacaktır kendilerini; baş ağrısı olarak, depresyon olarak, sindirim sistemi bozukluğu olarak ya da fibromiyalji olarak...