ERKEN SEÇİM ARİFESİNDE VEKİL NOTLARI
Erken seçim ihtimalini konuşmayanınız kalmamıştır
Erken seçim ihtimalini konuşmayanınız kalmamıştır. FETÖ ile mücadele ağır aksak da olsa ilerliyor. Başkanlık sistemi başta olmak üzere Anayasa değişikliği için Ak Parti’nin sandalye sayısı yetmiyor.
Sayın Bahçeli referandum için yeşil ışık yaktı. Ak Parti ve MHP oyları tek başına Anayasa değişikliğine yetmiyor. Başkanlık sistemi için referandum kapıda.
Genel seçimlerin yerel seçimlerle birleştirileceğini iddia edenler de yok değil. Bunun için Anayasa değişikliği gerekli.
Genel seçimler için iktidar partisi karar alabiliyor. Herhangi bir yasal düzenlemeye ihtiyaç yok. Ancak genel seçimlerin 5 yılda bir yapılacağı Anayasa’nın 127. Maddesinde belirtiliyor.
Öyle “haydi seçime” deyince yerel seçimleri yapmanız mümkün değil.
O zaman yerel seçim ihtimalini şimdilik bir tarafa koyalım ve genel seçim ihtimalinde mevcut vekillerimizi bir değerlendirelim. Şunun şurasında bir yıllarını doldurmaya ne kadar kaldı ki? Tam da zamanı…
Sayın Tahir Öztürk,
Şeyyy! Hımm, oldu, peki! Sonra görüşürüz!
Sayın Metin Bulut,
Genel merkezde aldığı görev sebebiyle vaktinin çoğunu teşkilat işlerine ayırıyor. Parti içindeki konumu açısından iyi bir görev olduğunu düşünüyorum. Ak Parti Genel Merkez Teşkilat Başkan Yardımcısı oldu.
Sayın Bulut’un Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş ile olan yakınlığını bilmeyen yoktur. Cazibeli illerin arasına Elazığ’ın girmesinde etkili olduğu konuşulmuştu.
Sayın Ömer Serdar,
Mümkün olduğu kadar Elazığ’da zaman geçirmeye dikkat ediyor. Hemen hemen her hafta sonu Elazığ’da. Cazibeli iller konusunda kendisinin de uğraş verdiğini biliyoruz.
Sayın Ejder Açıkkapı,
Vekil olmadan önce nasıl birisiydiyse seçildikten sonra da aynı kişi, hiç değişmedi. Bu yönü takdiri hak ediyor. Zamanının çoğunu Elazığ’da geçiriyor.
*****
Sevgili okur hemen itiraz etme. “Şimdi bu da değerlendirme mi canım?” dediğini duyar gibiyim.
Tamam hadi, ben beceremedim! Siz değerlendirin, ben de köşemde yayınlayayım. Bakalım siz kaç cümle kuracaksınız?
Bi şe vadı da ben mi yazmadım?
PEKİ NEDEN BÖYLE?
Çünkü sistem milletvekilini değersizleştiriyor.
Her türlü eleştiride parti disipliniyle, bir daha aday gösterilmemekle tehdit edilen milletvekili bakan olmadıktan sonra alınan kararları onaylayan insanlar konumunu düşürülüyor.
Önceki vekiller, şimdiki vekiller, bundan sonra gelecek olan vekiller…
Sistem değişmedikçe, vekili Ankara’ya güçlü bir şekilde gönderecek seçim sistemi gelmedikçe milletvekillerini tek başına suçlamak da doğru değil.
*****
Belki başta biraz kızmıştınız ama sonunda toparladım! Lütfen, hadi ama… Surat asmayın!
Tamam, vdigera sizden kralı yok!
