Elazığ Valisi Hatipoğlu şehit aileleriyle yemekte buluştu

Akgün Otel’de düzenlenen programa Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu, Ak Parti Elazığ Milletvekili Ejder Açıkkapı, CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, 8. Kolordu Garnizon Komutanı Tümg. Tamer Atay, Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, Elazığ Cumhuriyet Başsavcısı Aşkın Yeğin, Fırat Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Göktaş, Elazığ Emniyet Müdürü Adnan Karayel, Elazığ İl Jandarma Komutanı Alparslan Doğan, şehit aileleri, gaziler ve aileleri katıldı.

Program Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve aziz şehitlerimiz için saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunmasıyla başladı.

BU ÜLKE İÇİN KURŞUN ATANDA YİYENDE BİZİM İÇİN KUTSALDIR

CHP Elazığ Milletvekilli Gürsel Erol “Bu anlamlı günde sizlerle birlikte olmanın mutluluğunu ifade etmek isterim. Çünkü sizler bizim için önemlisiniz. Allah sizden razı olsun ki bu ülkenin bağımsızlığı için, üniter devlet yapımızın korunması için, ezanlarımızın okunması için, devletimizin varlığı için, vatanımızın birliği beraberliği için gözünü kırpmadan bu ülke için kanını akıtacak şehitler doğurmuşsunuz ve yetiştirmişsiniz. Allah hepinizden razı olsun. Bu devlet hepimizin, bu ülke hepimizin ülkesi. Bu vatan hepimizin vatanıdır. Vatan ve devlet kutsaldır. Biz de siyasi düşüncemiz, etnik kökenimiz ne olursa olsun bu değerlere sahip çıkacağız. Bu ülke için kurşun atan da kurşun yiyen de bizim için kutsaldır. Önümüzde bir süreç var. Terörsüz Türkiye sürecidir. Hepinizin yüreğinin sızladığı anlar olabilir. Hepinizin tereddüt yaşadığı anlar olabilir. Ama ülkemizin birliği ve beraberliği için bu sürece destek verirken, bu sürecin gerçekleşmesine katkı sunarken şehitlerimizi asla unutmayacağız. Onlar her zaman bizim onurumuz, şerefimiz, namusumuz olacak. Bu kimsenin tereddütü olması ve onların hakkını aramak, onları gönlümüzde, bağrımızda yaşatmak, onlara her ortamda saygı duymak bu ülkede yaşayan her yurttaşımızın temel hakkı olacak” dedi.

BİZLER RAHAT YAŞAYALIM DİYE ONLAR ŞEHADETE YÜRÜDÜLER

Ak Parti Elazığ Milletvekili Ejder Açıkkapı yaptığı konuşmada “Dünden bugüne asırlardır bu topraklarda bizler nesillerimiz rahat uyusun diye şehitler tepesini boş bırakmayan yiğitler var. Sizin evlatlarınızla yüreklerimiz yansa da yürekleriniz yansa da bizler rahat uyuyalım diye canlarından vazgeçtiler. Her bir ailemizin, her bir annemizin, babamızın, şehit eşlerimizin, şehitlerimizin evlatlarının  başı dik  ezelden ebede kadar onurla taşıyacakları bir madalyanız olduğunu biliyorum. Ve bu madalya İnşallah sonsuza kadar her birinizin göğüslerinize nakşedilecek. Bizler bu vatan topraklarında aziz milletimize hizmet verirken, aziz milletimiz en güzel hizmetlerle, yatırımlarla tanışsınlar ve daha müreffeh bir hayat sürsünler diye mücadele verirken yiğit kardeşlerimiz bizlerin rahat çalışması için şehadete yürüdüler. Bugün burada yarın 9. yılını idrak edeceğimiz 15 Temmuz hain FETÖ girişiminin yaşandığı bir günü yine idrak edeceğiz. Tabii sadece 15 Temmuz şehitleri değil bu vatan topraklarında her biri evlatlarımız daha rahat yarınlara yürüyebilsinler diye şehit olan bütün şehitlerimize ben Allah'tan rahmet diliyorum. Biliyoruz ki yarınlarımız şehitlerimiz sayesindedir. Zorlu süreçlerden geçtik. Bu aziz vatanda bin yıldır kardeşçe yaşayan, bizleri birbirine düşürmeye çalışanlar oldu. Ama bunlara her birimiz mücadele vererek müsaade etmedik” diye konuştu.

DİN KİSVESİ ALTINDA KANDIRILMIŞ BEYİNLERİN ÜLKEMİZE NELERE MAL OLDUĞUNU GÖRDÜK

Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu “Bugün aziz milletimizin bağımsızlığına, demokrasimize, milli irademize ket kurulmaya kalkışılmasının 9. yıldönümünde aslında büyük bir gün dönümü olduğunu ifade etmek için bir aradayız. 15 Temmuz hain darbe girişimiyle demokrasi ve milli irademize karşı şimdiye kadar emsali görülmemiş bir şekilde bir kalkışma oldu. Bu kalkışmanın daha önceki darbelerden, isyanlardan, tarihimizde yaşamış olduğumuz pek çok isyandan ve darbeden büyük bir farkı vardı. Çok uzunca yıllar boyunca mankurtlaştırılmış, kendi toplumundan, kendi değerlerinden uzaklaştırılmış din kisvesi altında adeta Allah ile aldatarak  kandırılmış olan beyinlerin ülkemize nelere mal olduğunu hep birlikte gördük Ailelerinden ve milletinden koparılmış olan, yabancılaştırılmış olan, mankurtlaştırılmış olan bu güruh Türk devletini ele geçirmeye kalkıştı. Ama milletimizin sinesinde, Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde bu büyük kalkışma milletimizin azmi ve kararlılığı sayesinde inkıtaya uğradı, durduruldu, bozuldu. 15 Temmuz gecesinin sabahında 16 Temmuz'a Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk milleti tüm dünyaya “ben iradesine ipotek koyulacak bir millet değilim. Kendi irademi, kendi geleceğimi, kendi yönetimimi kendim belirlerim” diyerek tüm dünyaya cevabını verdi. O tarihlerde  ne Avrupa Birliği'nden ne dünyanın sözde ileri demokrasisi olan hiçbir ülkesinden  bu konuyla ilgili olarak doğru dürüst açıklama bile gelmedi ilk saatlerde beklenilen Türkiye'de bir darbenin gerçekleşmesi adeta Türkiye'nin parçalanmaya ve iç savaşa doğru yuvarlanmasıydı. Bu sayede bugün işte şehir devletçikleri haline getirilen Ortadoğu haline dönüştürülme gibi bir süreç söz konusuydu. Şükürler olsun ki 16 Temmuz sabahı iradesine sahip çıkmış olan aziz milletimiz kendi seçtiği insanların ülkeyi yöneteceğini tüm dünyaya haykırmış oldular” diye kaydetti.

TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ MAZLUMA, SİLAHSIZA NAMLU DOĞRULTMAZ

Hatipoğlu “Ergenekon ve Balyoz davaları sırasında Türk Silahlı Kuvvetleri içinde sözde kumpaslar kuranlar şöyle bir iddiadaydılar. Bu askerler Fatih Cami bombalayacaklar. Öyle bir şekilde empoze edildi ki doğru dürüst gerçekten o anlamda bir muhakeme bile kuramadık. Ama bir şeyi gördük. Bu iftiraları atanlar tam tersine kendileri Gazi Meclisimiz, Cumhurbaşkanlığı Külliyemiz, Özel Harekat Dairesi bombaların hedefi oldu. İç güvenliği sağlayan birimlerimize adeta düşman muamelesi yapmaya kalkıştılar. Bu adamlar adeta bir casus gibi Türk Silahlı Kuvvetlerinin kahraman üniformasını ki 2200 yıllık bir geleneğin temsilcisi Metehan'dan itibaren tüm kahramanları bünyesinde barındıran bir üniformadır. O üniformaya leke çalmaya kalkıştılar. Çünkü Türk Silahlı Kuvvetlerinin tarihinde soykırım yoktur. Türk Silahlı Kuvvetlerinin tarihinde mazluma, silahsıza, Irza el uzatmak yoktur. Bu tarihinde hiçbir zaman için yaşanmamıştır. İşte bu üniformayı çalan sözde insanımsı varlıklar, mankurtlar maalesef milletimize büyük acılar yaşattılar” diye aktardı.

BU TOPTAKLARDA HÜR VE BAĞIMSIZ YAŞAMANIN BEDELİNİ BİN YILDIR ÖDÜYORUZ

Vali Hatipoğlu “Türkiye Cumhuriyeti Devleti bugün her günden daha güçlü, her günden daha emin adımlarla Türkiye yüzyılına doğru uzanmaktadır, ilerlemektedir. Bugün bölgesinde adeta bir huzur adası olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yıldızı parlamaktadır. Ezan gök kubbede ebediyen yankılansın diye ezelden ebede şehitler verdik. Bu coğrafyada hür ve bağımsız yaşamanın bedelini bin  yıldır ödüyoruz. Maalesef de ödemeye devam edeceğiz. Allah aziz milletimize bir kut ve bir görev vermiştir. Bu da nizam-ı alemdir. İşte bugün Ortadoğu'da, Kafkaslarda, Balkanlarda ihtiyaç olan nefes tam da bu nefestir. Barışı haykırmaktır ama aynı zamanda zulümler karşısında dik durabilmektir” ifadelerini kullandı.

Kuran-ı Kerim tilavetinin okunması ve İl Müftüsü İrfan Üstündağ’ın dua etmesi ve yemek ikramının ardından program sona erdi.