Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan terörsüz Türkiye çağrısı: örgütün tüm yapıları da bu sürece dahil olmalı

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan terörsüz Türkiye çağrısı: örgütün tüm yapıları da bu sürece dahil olmalı
TAKİP ET Google News ile Takip Et

PKK'nın silah bırakma ve fesih kararıyla ilgili konuşan Erdoğan, "Örgütün dışarıdaki kollarının da silah bırakma sürecine katılması hayati öneme sahip. AB'deki lobiler Türkiye karşıtı faaliyetler yerine ülkemizin yanında görmek istiyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'de partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Bölücü örgütün kendini fesih ve silahları teslim kararı aldığını açıklamasıyla terörsüz Türkiye çabalarımızda yeni bir safhaya geçmiş bulunmaktayız. Bu safha, birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi, dayanışmamızı, aynı ortak geleceğe doğru yürüyüşümüzü güçlendirme safhasıdır" dedi.

PKK’nın diğer kollarına da konuşmasında yer veren Erdoğan, "Örgüt aldığı kararla bizim milletimizle yaptığımız mutabakata uygun bir adım atmıştır. Örgütün dışarıdaki kollarının da silah bırakma sürecine katılması hayati öneme sahip. AB'deki lobiler Türkiye karşıtı faaliyetler yerine ülkemizin yanında görmek istiyoruz." ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Aziz milletim, değerli milletvekili arkadaşlarım, kıymetli misafirler sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Grup toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum. Sizlerin vasıtasıyla çeşitli platformları üzerinden bizleri takip eden vatandaşların her birine sevgilerimi yolluyorum.

14 Mayıs 1950 ülkemizin demokrasiye geçtiği gündür. Tek parti CHP'si iktidardan düşmüş, milletin teveccühüyle Demokrat Parti ülke yönetimini devralmıştır. Halkımız tek parti faşizminin ardından Menderes ve arkadaşlarını tek başına iktidara taşımıştır. Rahmetli Menderes, döneminin CHP'sinin provokasyon siyasetine rağmen 10 yıl boyunca Türkiye'ye çok önemli hizmetler yapmıştır. İmam Hatipler onun gayreti ile açılmıştır. Yıllarca gariplikten fakirlikten yakasını kurtaramayan Anadolu köylüsü ayağındaki çarığı ilk kez onun zamanında çıkarmıştır. Başta Şehit Başbakanımızın Adnan Menderes olmak üzere demokrasimizin tüm kahramanlarını rahmetle yad ediyoruz.

"TERÖRSÜZ TÜRKİYE'DE YENİ BİR SAFHAYA GEÇMİŞ BULUNUYORUZ"

Bölücü örgütün kendini fesih ve silahlarını teslim kararını aldığını açıklaması ile terörsüz Türkiye'de yeni bir safhaya geçmiş bulunmaktayız. Bu safha, birliğimizi, beraberliği, kardeşliğimizi yürüyüşümüzü güçlendirme safhasıdır. Türkiye Cumuhriyeti kendi meselesini, kendi vatandaşlarının iradesi ile çözebilme kapasitesine sahip olduğunu dosta ve düşmana göstermiştir. İttifak ortası MHP Genel Başkanı Sayın Bahçeli'nin geçtiğimiz ekim ayında ortaya koyduğu kapsayıcı duruş, bugüne uzanan hayırlı sürece vesile olmuştur.

"TERÖR EKONOMİMİZE DE AĞIR DARBE VURMUŞTUR"

On binlerce vatan evladının terör iklimini bitirmek için biz de başbakanlık ve cumhurbaşkanlığımız dönemlerinde bir arayış içinde olduk. Maalesef bu arayışlarımızda saldırılarla sabote edildik. 40 yılı aşkın sürede Türkü, Kürdü ve milletimizin diğer kesimleri acı çekmiştir. Terör ekonomimize de ağır darbe vurmuştur. 2023 ve Türkiye Yüzyılı vizyonları ile değil de eski paradigmalarla devam etseydik bu noktaya kesinlikle gelemezdik.

"ÖRGÜTÜN DİĞER KOLLARININ DA SİLAH BIRAKMA SÜRECİNE KATILMASI HAYATİ ÖNEME SAHİP"

Bin yıllık maziden parlak geleceğimize sağlam bir köprü kurmak istiyoruz. Dengelerin altüst olduğu dönemde, ülkü gönül ve fikir birliği için çabalıyoruz. Örgüt aldığı kararla bizim milletimizle yaptığımız mutabakata uygun bir adım atmıştır. Örgütün dışarıdaki kollarının da silah bırakma sürecine katılması hayati öneme sahip. AB'deki lobiler Türkiye karşıtı faaliyetler yerine ülkemizin yanında görmek istiyoruz.

ÖZEL'E SÜREÇ TEŞEKKÜRÜ

Türkiye'nin adının terörle değil, teknolojiyle, kültürle, sanatla anılmasını arzu ediyoruz. Gelinen nokta önemli bir başarı ise bunun sahibi 86 milyonun tamamıdır. Bu vesileyle terörsüz Türkiye gayretimizin bugüne gelmesinde emeğini yakinen bildiğimiz MHP Genel Başkanı Sayın Bahçeli'ye şükranlarımı iletiyorum. DEM Parti'de sürece yakından destek veren Sırrı Süreyya Önder başta olmak üzere eş başkanlara milletim adına teşekkür ediyorum. Sağ duyulu söylemlerin önümüzdeki dönemde de aynen sürdürülmesini bekliyoruz. CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e ve diğer siyasi parti liderlerine de bu süreçteki yapıcı tutumları için takdirlerimi sunuyorum.

"YENİ TESİSLERİN İNŞASINI TEŞVİK EDECEK, DESTEK VERECEĞİZ"

Terörün vesayetinden kurtulan sivil siyaset alanında hem ülkemiz hem şehirlerimiz için daha etkin ümitler üretme fırsatına kavuşacağız. Terör sebebiyle 40 yıldır ülkemize kullandırılmayan kaynakları harekete geçirmeye zaten başlamıştık. Petrol başta olmak üzere tüm madenlerimizi süratle milletimizin emrine amade kılacağız. Yeni tesislerin inşasını teşvik edecek, destek vereceğiz.

Gençlerimizi ve kadınlarımızı sosyal ve ekonomik gelişmelerimizin öncü aktörleri haline getireceğiz. Sadece güvenlik ve huzur açısından değil pek çok konuda yeni bir dönem bizi bekliyor. Tüm bunları hayata geçirmek için gereken planlamalara, hazırlıklara şimdiden başladık. Biz terörsüz Türkiye menziline varılması için kararlı, sabırlı ve iyi niyetli bir anlayışla hareket etmeye devam edeceğiz.

86 milyonun tamamına güven veren duruşumuzu son raddeye kadar koruyacağız.

"BÖLGE BARIŞINI GÜÇLENDİRECEĞİZ"

Bu sabah sayın Trump ile Suddi Arabistan Veliaht Prensi ve Ahmed Şara ile telefon görüşmesi gerçekleştirdik. Attığımız adımlarda tüm tarafların güvenine mazhar olabiliyoruz. Bölge barışını güçlendireceğiz. Her yerde ilkeli politikalarımızla muhataplarımızın itimadını kazandık.

"GAZZE'DE TRUMP'IN DESTEĞİNE GÜVENİYORUM"

İnşallah Gazze ile ilgili yüreklere su serpen haberler de alacağız. Gazze'de artık vahşet boyutuna varan insani trajediye son verilmesi amacıyla yürüttüğümüz çabalarda da dostum Trump'ın desteğine güveniyorum.

"BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ SUÇ ÖRNEĞİ"

Yerel yönetimlerde AK Parti iktidarlarının ilk iki döneminde pek çok reformu hayata geçirdik. Alt ve üst yapı yatırımlarının önemli kısmı belediyelerimiz aracılığıyla gerçekleşti. İlk etapta belediye hizmetlerine büyük ivme kazandıran sistem ön görülemeyen kaçakların merkezi haline geldi. Eser ve hizmeti hızlandırmak için verilen yetkiler kariyer planlarının vasıtasına dönüştü. Pek çok alanda patlak veren yolsuzluk, israf, kayırma, yasa dışı oluşumlara kaynak ayırma şikayetleri çoğaldı. Belediyeye işi düşenlerin haraca bağlanması ile, hizmetlerin vatandaşa yeterince götürülmesi ile sonuçlandı. Cumhuriyet tarihinde eşi benzeri görülememiş suç örneğidir. Ülke güvenliğini tehdit edecek boyutlara ulaştığı görülüyor. İstanbul ile sınırlı kalmamış kolları farklı yerlere uzanan, uluslararası ayağı da olan bir ahtapota dönüşmüştür. Bu yozlaşmayı az ya da çok her belediyede görmek mümkündür. Buradaki yaklaşımımız parti odaklı değil sistem merkezlidir.

"YENİ BELEDİYE YÖNETİMİ STATÜSÜNE İHTİYAÇ VAR"

Belediyeler meselesinin konuşulup yeni bir düzene kavuşturulması kaçınılmaz olmuştur. Karşılaşılan sorunların başında merkeze uzak ilçeler meselesi yer alıyor. Koordine etmek elbette kolay değil. Büyükşehir ve ilçe belediyeleri arasındaki yetki paylaşımı gözden geçirilmeli. Yetki karmaşası bazen çatışma noktasına kadar gelebiliyor. Farklı parti belediyelerin zabıtaları gerilimler yaşayabiliyor. Bunun önüne geçmek için yetkilerin daha kesin tanımlanmasında fayda vardır. Mahalleye dönüşen köylerde sıkıntılar yaşanmaktadır. Büyükşehir olmayan şehirlerimizin yönetim yapıları sorunların çözümünü, hizmetlerin etkin yürütülmesini zorlaştırmaktadır. Bu şehirlerimizle ilgili yeni belediye yönetimi statüsüne ihtiyaç vardır. Bu şehirlerimizdeki il özel idaresi yapılanması da gözden geçirilmeli. Vali ve kaymakamlarımızın görevlerini daha aktif hale getirmeliyiz. Yeni bir yapı kurulmalıdır. Bu çerçevede tanımlar net, usuller kesin, uygulamalar şeffaf olmalıdır.

KAYYUM İSTİSNA HALİNE GELECEK

İmar düzenlemeleri sağlıklı şekilde yapılmalıdır. Ön hazırlığı hem teknik hem idari hem ihtiyaç anlamında iyi yapılmamış projelere kaynak tahsisinin önüne geçilmelidir. Belediyelerdeki kayyum uygulamasını yeniden istisna haline geleceğini düşünüyoruz. Az sayıdaki istisna haricinde belediyelerin tamamı borç batağındadır. Prim borçları için verdiğimiz mücadele bilinmektedir. Bir konser etkinliği için yüz milyonlarca lira harcanırken SGK primine gelince paramız yok deniyor. Aynısı reklam bütçeleri için de geçerli. Belediyelerin orta ve uzun vadeli program düzenlenmeli. Aksi halde belediyeler kılını kıpırdatamaz hale gelecektir. Böyle gelmiş böyle gider neme lazımcılık bizim benimseyeceğimiz bir siyaset tarzı değildir. Sorun varsa, şikayet varsa siyaset kurumunun görevi buna çözüm bulmaktır. Bu hususların çözümü meseleye partiler üstü bakış açısını gerektiriyor. Bu çağrımızın hiçbir siyasi, adli gelişme ile ilgisi yoktur. Milletin derdi ile dertlenen, ülkenin sorunlarına çözüm iradesi gösteren partilere şimdiden teşekkür ediyorum."