Beyaz Ak Partili

Elazığ Valiliği, Erkaya Yırık döneminde yapılan uygulamalarla çok konuşulmuş ve bunun sonunda teamüllere aykırı olarak görev süresinin ilk yılında görevinden alınmıştı.

Beyaz Ak Partili
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Usulsüz bina yıkımları, kanyonlarla ilgili kamuoyunu yanıltan basın açıklamaları, siyasilerin gıyabında medya mensuplarına yönelik açıklamaları, tüm uyarılara rağmen yanlışta ısrarlı tutumu kaçınılmaz sonu getirmiş ve Vali Erkaya Yırık merkeze alınmıştı.

Elazığ Valiliğine Ömer Toraman’ın atanmasıyla kaybolan kamu ciddiyeti yerine gelmiş, valilik makamının saygınlığı ve itibarı yeniden kazanılmıştı.

Halkın sorunlarına yaklaşım tarzı yanında çözüm odaklı yönetim anlayışı ile halkta olumlu izlenimler bırakan Vali Toraman’ın kamu vicdanını yaralayacak herhangi bir yanlışa imza atmayacağına tam da kendimizi inandırdığımız bir dönemde medya ve bazı siyasi parti il başkanlarının iddiaları karşısında şehir halkı olarak bir sukut-u hayal yaşamadık diyemeyiz.

İddialar odur ki Tunceli nüfusuna kayıtlı Beyaz Ak Partiligillerden bir vatandaş, birçok siyasi görevlerinin ardından önce Mazgirt Belediyesine, ardından DSİ Tunceli Müdürlüğünde işe yerleştirilmiş. Tunceli Valiliğine Özel Kalem olarak istisnai kadro ile yerleştirilme gayretleri, Tunceli valisinin dik duruşu ile gerçekleşememiş.

Bu olmayınca beyaz Ak Partiligillerin etkili, yetkili ve dahi kendi çıkarları için her şeyi mubah gören ağababaları, rotayı Elazığ Valiliğine çevirmişler.

İddialar o ki, nasıl bir yetenek, eğitim, donanım, birikim, tecrübe, ehliyet ve liyakata  sahip olan(?)  söz konusu beyaz Ak Partili  İbrahim Enes Somyürek, Elazığ Valiliğinde istisnai kadro ile milletin KPSS sınavlarında yıllarca göz nuru döküp sabahlayarak çalıştığı halde atanamadığı devlet memurluğuna bir çırpıda atanıvermiş.

İddialar bu. Gerçekler nedir, olay aynıyla vaki midir yoksa farklı şeyler de var mıdır bunu olayın muhatabı Vali Toraman’ın yapacağı açıklamadan öğrenmiş olacağız.

Bizler, bu olayların yaşanabileceğine inanmıyoruz. Vali Toraman’a hiçbir güç, hatır-gönül ya da üstü açık ya da kapalı, imalı-imasız terfi ya da tenzil muhabbetleri, bu olayı meşru gösterip yaptıramaz.

Vali Toraman’ın yokluğunda ve Ankara’da bulunduğu bir süreçte vekil vali dahi buna onay vermemeliydi. Çünkü yapılan uygulama haksızdır, yersizdir ve asla adil değildir.

Bu mesele, öncelikle siyasilerin ön alması gereken ve engellemek zorunda oldukları ciddi bir konudur.

Elazığ, bu tür konularda oldukça milliyetçidir ve hassastır. Kimse, Elazığ valiliğini basamak olarak kullanıp devlet memuru olamaz. Hele hele bu kişi Elazığlı değilse, bu daha sıkıntılı bir durumun ortaya çıkmasına sebep olur ki bunun hesabını hem Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hem de sandıkta vermek güç olur.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bu atamaya;  onay, izin ve olur vermiş olsa dahi bunun sonuçları ve yansımaları, seçim dönemlerinin en çok konuşulan ve partinin aleyhine en çok kullanılan bir söylem olarak karşınıza çıkar.

Birileri, “nasıl olsa biz artık aday olmayacağız, bari etrafımıza faydamız olsun” mantığıyla bu tür alengirli işlere kalkıyorsa bilsin  ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a en büyük kötülük ve düşmanlığı yapıyor.  Bizden söylemesi.