YALNIZSIN BE REİS!..

15 Temmuz darbe girişiminden günler önce “Tayyip Erdoğan'ın kalemini kırdılar” diyen, FETÖ ve PKK eylemlerini mazur gösteren, güvenlik güçlerinin Doğu ve Güneydoğu'da gerçekleştirdiği operasyonlarını eleştiren Furkan Vakfı Başkanı Alparslan Kuytul'un konferanslarına birçok ilden hiçbir gerekçe gösterilmeden iptal edilmesi devam ediyor.

HİÇ BİR İLDE İZİN VERİLMİYOR

Söylemleri ile PKK ve Fetö terör örgütünü haklı çıkartıp hükümetin terörle mücadelesini haksız ilan eden, ülkede dini kullanıp kendine yeni bir alan açmayı hedefleyen Alpraslan Kuytul'un konferansları duyarlı yöneticilerin öngörüleri ile bir bir iptal ediliyor.



Daha önce ilimizde konferans vermesinde izin verilen Furkan Vakfı Başkanı Alparslan Kuytul'un; Niğde, Kahramanmaraş, Kayseri, Bursa, İstanbul ilindeki konferansları il valilikleri tarafından gerekçe gösterilerek iptal edildi.



DUYARLILIĞIMIZ ZAAFİYET GÖRÜLDÜ

Hakimiyet Gazetesi olarak Alpaslan Kuytul'un aykırı ve tehlikeli görüşleri sebebiyle konferanslarının iptali gerektiği yönündeki yayınları ne yazık ki yetkililer tarafından kendilerine yönelik bir zafiyet olarak algılanmış ve bu yayınımız mahkemeye taşınmıştı.



Gazetemizin manşetini yargıya taşıyan Emniyet Müdürlüğüne ilk olarak 1. Sulh ceza hakimliğinin 2016-4395 sayılı kararı ile söz konusu yayının, Elazığ Emniyet Müdürlüğü'nün istihbarat zafiyetini kastedilmediği, haber kül olarak değerlendirildiğinde bu ve benzeri programlara ülke olarak kurumların hassasiyet gösterilmesi gerektiği görüşünün öne çıkması sebebiyle tekzip talebinin reddine karar verdi.

KARAR DEĞİŞİYOR

1.Sulh ceza mahkemesinin tekzip yayınlanma talebinin 1. Sulh ceza mahkemesi tarafından reddedilmesi üzerine konu 2. Sulh mahkemesine gider. Ancak 2. Sulh Ceza mahkemesi 1. Sulh ceza mahkemesinin aksine ilgili yayınları halkta kin ve nefret duygularının oluşmasını gerekçe göstererek kararı bozar ve tekzip metninin yayınlanmasına hükmeder.

TEKZİBİ YAYINLADIK

Bizler de bir hukukun verdiği yaptırımı hayata geçirerek tekzip metnini yasadaki yer ve ölçüler içinde verdik. Yasaların verdiği cezalara kurum olarak uymak ve onun bedellerini ödemek bizim için onurdur. Ancak tüm Türkiye'nin söylemleri sebebiyle ayağa kalktığı hemen hemen tüm valiliklerin yasaklama gereğini gördüğü bu konferanslar ve bu şahıs hakkındaki görüşlerimiz asla ve asla değişmedi, değişmeyecek. Bugün çok masum gibi gelen, merkezine dini koyan, din eksenli söylemlerle insanlara yaklaşıp onların duygularını istismar eden(tıpkı Fethullah Gülen gibi) bir isme ülkemizde ihtiyaç bulunmamaktadır.

İSLAM ORTAK PAYDAMIZDIR

İslam ve Kur'an başta Diyanet işleri Başkanlığı olmak üzere tüm Müslümanların ortak paydasıdır. Ona ulaşmak ve bunu anlatmak için televizyon, gazete ve sosyal medya imkânlarını kullanmak yerine tüm Türkiye'de konferanslar verme ısrarı ile bir nevi güç gösterisi yapmak ya da kendisini Türkiye'de muhatap alınacak bir güç gibi göstermenin aleti ve aracı olmak hiç kimsenin haddi ve hakkı olamaz.

ERDOĞAN HALA YALNIZ..

Cumhurbaşkanı Erdoğan bugünlerde bazı ortamlarda “Beni arkadaşlarım bile anlamadı ve yalnız bıraktı” serzenişine inat, hala ona karşı duruş ve söylem geliştiren isimlerin rahatlıkla at oynatmasına fırsat veren ve buna imkân sağlayan yöneticilerin varlığı bu yalnızlığın en bariz göstergesi.

DEVLETİ VE BÜROKRATLARI KURTARDI

15 Temmuz ayaklanmasında dik duruşu, feraseti ve yürekliliği ile sadece devleti, bayrağı ve vatanı değil, bugün belirli makamlarda devleti temsil noktasındaki adamları da bir hiç ve yok olmaktan kurtaran, onların yargılanması, cezaevine atılması ve makamlarının elden gitmesine engel olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tehlike geçtikten ve makamlar garantilendikten sonra yalnız bırakılmasına halkın ortak tepkisi şu oldu: “Hala yalnızsın be reis…