PKK Resmen Bitti
Emperyalizmin Türkiye'nin dünyanın sayılı güçleri arasına girmesi, bölgesel barışı sağlaması ve mazlumların yanında olmasını engellemek amacıyla 40 yıldır besleyip, eğitip donattığı bir ihanetin sonuna geldik. Askeri operasyonlarla hem yurt içi hem de yurt dışında tükenme noktasına gelen eli kanlı terör örgütü PKK, son darbeyi yemeden kendi kendini bitirme kararını aldı. 40 yıldır hasretle beklediğimiz ve son yıllarda gün saydığımız o tarihi manşet, bugüne nasip oldu!
Türkiye, savunma sanayisine yaptığı yatırımlarla artık küresel bir güç. Hem havada hem karada hem de denizlerde büyük bir üstünlük oluşturan yeni teknolojiler ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin kudretli neferlerinin birleşimiyle bir avuç terörist bir yana dünyanın en güçlü orduları karşısında bile caydırıcı olan bir kuvvete kavuşmanın etkisiyle son yıllarda PKK, yurt içinde halihazırda bitirilmişti.
PKK İÇİN YOLUN SONU
Ülkemize ve milletimize tehdit oluşturan bu kanlı örgüt için artık iki yol vardı. Ya silahları bırakıp teslim olacak ya da askeri operasyonlarla yok edilecekti. Türkiye, kudretini ve bölgesel barışa ilişkin samimiyetini bu kez MHP Lideri Devlet Bahçeli özelinde göstererek tercihi PKK'ya bıraktı. PKK ise fazla direnemeden askeri operasyonlarla karşılaşmayı göze almadan kongresini topladı ve kendini feshettiğini tüm dünyaya duyurdu. Hakimiyet Haber hem bugüne kadar yaşanan süreci hem de Elazığ'daki siyasi partilerin fesih kararına olan düşüncelerini sizler için derledi. İşte adım adım Terörsüz Türkiye süreci:
DEVLET BAHÇELİ'DEN TARİHİ ÇAĞRI
Yaşanan bu tarihi sürecin mimarı Devlet Bahçeli süreci ilk olarak TBMM'de Genel Kurul'da, DEM Partililerle tokalaşarak başlattı. Bahçeli, 15 Ekim'deki partisinin grup toplantısında da terörün bitirilme çağrısını ilk kez şu sözlerle dile getirdi:'Türkiye'ye getirilirken, 'Her türlü hizmete hazırım' diyen teröristbaşı, buyursun terörün bittiğini, örgütünün tasfiye edileceğini tek taraflı ilan etsin.'
Bahçeli tüm tepki ve tartışmalara rağmen bir sonraki grup toplantısında, sözlerinin arkasında olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise konuyla ilgili ilk değerlendirmelerini 30 Ekim'de yaptı. Sürece ilişkin desteğini vurguladı. Erdoğan, 'Sayın Devlet Bahçeli'nin Cumhur İttifakı ortağımız MHP'nin elini değil tüm vücudunu taşın altına koymasıyla çok daha büyük bir imkan ele geçirdik.' sözleriyle sürece destek verdi.
İMRALI İLE İLK GÖRÜŞME
Gelişmelerle beraber DEM Parti heyeti Adalet Bakanlığı'nın izniyle 28 Aralık'ta İmralı'ya giderek ilk görüşmeyi gerçekleştirdi. Heyet, sonrasında Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi ziyaret etti. AK Parti başta olmak üzere Meclis'teki partilerle de görüşme trafiği sürdü.
PKK'YA 'SİLAH BIRAKIN' ÇAĞRISI
İmralı ile ikinci görüşme 22 Ocak'ta yapıldı. Ardından DEM Parti heyeti bu kez Irak'ın kuzeyinde IKBY yetkilileriyle temaslarda bulundu. 27 Şubat'ta İmralı ile olan üçüncü görüşme sonrası gözler İstanbul'a çevrildi. İmralı'dan terör örgütü PKK'ya kendisini feshetme çağrısı geldi. DEM Parti'nin Meclis'te başta AK Parti ve MHP olmak üzere partilerle ikinci tur görüşmeleri sürecin önemli sac ayaklarından biri oldu. Ramazan Bayramı'nda AK Parti 10 yıl sonra, MHP ilk kez DEM Parti ile bayramlaştı.
KÜRESEL GÜÇLER MÜDAHALE EDEMEDİ, SÜREÇ BAŞARIYLA TAMAMLANDI
Küresel güçlerin tüm müdahale çabasına rağmen sabır, özveri, büyük bir kararlılıkla yürütülen 8 aylık 'Terörsüz Türkiye' süreci başarıyla sonuçlandı. Önce DEM Parti terör örgütü PKK'nın, 5-7 Mayıs'ta kongresini topladığını ve İmralı'nın çağrısı doğrultusunda kararlar alındığını duyurdu. Ardından PKK'nın fesih kararı aldığı ve silah bırakacağı açıklandı. Böylece Türkiye, yaklaşık yarım asırdır süren terör sorunundan kurtularak önemli bir eşiği geride bıraktı.
DIŞ BASIN SÜRECE GENİŞ YER VERDİ
Öte yandan 'Terörsüz Türkiye' süreci ve PKK'nın fesih kararı dünya basınında da geniş yankı uyandırdı. İşte bazı küresel basın kuruluşlarının attığı manşetler:
Reuters: 'PKK kendini feshetti, Türkiye'ye yönelik silahlı isyan sona erdi.'
Sky News: 'PKK kendini feshetti, 40 yıllık silahlı çatışma sona erdi.'
Bloomberg: 'Bu tarihi adım, NATO üyesi Türkiye'nin bölgesel güç olma hedeflerini güçlendirebilir.'
Le Figaro: 'Terörle mücadelede bir dönüm noktası oldu.'
SİYASİ PARTİLER SÜRECE İLİŞKİN NELER SÖYLEDİ?
PKK'nın fesih kararı sonrası siyasi partilerin Elazığ'daki il başkanlarına görüşlerini sorduk. İşte siyasetin Terörsüz Türkiye'ye bakışı:
ŞERAFETTİN YILDIRIM: 'TERÖRSÜZ TÜRKİYE SÜRECİNDE KRİTİK EŞİK AŞILDI'
Ak Parti Elazığ İl Başkanı Şerafettin Yıldırım, sürece ilişkin görüşlerini şu ifadelerle açıkladı:'MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin yaptığı kritik çağrı sonrası terör örgütünün kongre yapması ve ardından silah bırakma kararı alması, Terörsüz Türkiye sürecinde kritik eşiğin aşılmasına vesile oldu. Örgütün kendini feshetme ve silah bırakma kararı almış olmasını belirlenen hedefte önemli bir aşama olarak görüyoruz. Bu aslında demokratik siyasetin meşru adres olarak da gösterildiğini net bir şekilde ispatlıyor. Elbette alınan bu kararın fiilen uygulanması ve her boyutuyla gerçekleşmesi gerekir. Bundan sonraki süreçte devlet kurumları sahada titiz bir şekilde takibini sürdürecek. Sadece ülke içinde değil yakın coğrafyamızda olan biten de yakinen takip ediliyor. İnşallah alınan bu karar somut olarak sahaya en güzel ve verimli şekilde yansır da ülkemizin kangrenleşmiş bu sorunu tarihe gömülür. Ben süreçte emeği geçenlere teşekkür ediyorum.'
ÖZKAN: 'TERÖR ÖRGÜTÜNÜN SİLAH BIRAKMASI BİZLERİ MUTLU ETTİ'
CHP Elazığ İl Başkanı Av. Onur Özkan ise PKK'nın silah bırakmasının sevindirici bir gelişme olduğunu ancak çözümün adresinin TBMM olduğunu vurgulayarak: 'Henüz süreç başladığı andan itibaren Genel Merkezimiz tarafından yapılan açıklama, o gün olduğu gibi bizim söylemimiz ve tek duruşumuzdur. Cumhuriyet Halk Partisi bir barış olacaksa o barışın yolunun her türlü Gazi Meclisinden geçmesi gerektiğini söylemiş, bunun arkasında durmuş ve durmaya devam etmektedir. Bir terör örgütünün silah bırakması elbette bizleri de mutlu etmiştir. Ancak bu olan sadece ve sadece millet iradesiyle ve Gazi Mecliste yapıldığı zaman yasal bir zemin, yasal bir durum halini alacaktır. Bu haliyle yapılan işlemlerin tamamı düzgün bir yol alacaktır. Bu anlamda yapılmış olan doğru hareketlere elbette doğru demeye devam edip bu ülkenin yönetim yerinin kesinlikle Gazi Meclis olduğunun unutulmaması gerektiğini ve Gazi Mecliste alınacak olan kararlar doğrultusunda hareket edilmesi gerektiğinin altını tekrar çiziyorum.' şeklinde konuştu.
YAŞAR: 'PKK'NIN SİLAH BIRAKMASI OLUMLU BİR DURUM AMA SÜRECİ BEKLEMEK GEREKİYOR'
İYİ Parti Elazığ İl Başkanı Habip Yaşar ise düşüncelerini şu sözlerle dile getirdi: 'Bu memlekette PKK'nın silah bırakmasını arzu etmeyen kimse olmaz. Herkesin, bütün kesimlerin ortak dileğidir, ortak arzusudur. 40 yıldır devam eden terör örgütünün çekilmesi, silah bırakması, hiçbir talepte bulunmadan ülke topraklarının dışına itilmesi çok arzu ettiğimiz ve herkesin son derece mutlu olduğu bir durum. Ama gelinen noktada ne kadar samimi olup olmadıklarını henüz bilmiyoruz, ileride göreceğiz. Ortada açıklanan ve netleşen bir şey yok. Talepleri nedir, beklentileri nedir, özellikle Suriye üzerindeki beklentilerinin ne olacağını kamuoyu da bilmiyor. O yüzden şu anda kulağa hoş gelen silahı bırakmak, huzur ve güven ortamının oluşacağını ifade etmek çok mutlu bir söylem. Hepimiz bunu son derece olumlu karşılarız. Tabi gelecekle alakalı düşünceleri şu anda ifade etmek çok kolay değil. 40 yıllık bir terör örgütünün kuruluş amaçları bellidir. Onların bu amaçlarından, hedeflerinden vazgeçip hiçbir şey talep etmemeleri de çok inandırıcı değil açıkçası.'
SUİÇER:'ÜLKEMİZ İÇİN HAYIRLISI OLSUN'
HÜDA Par Elazığ İl Başkanı Metin Suiçer ise düşüncelerini şu sözlerle aktardı: 'Biz zaten MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin yapmış olduğu açıklamadan hemen sonra 'kayıtsız şartsız, terörsüz bir Türkiye için bu hareketi destekliyoruz' dedik. Hala sözümüzün arkasındayız. İnşallah ülkemizin geleceği için çok iyi bir adım olur. Ülkemiz için, memleketimiz için inşallah hayırlısı olur. Askerlerimizin de gençlerimizin de ölmesini istemiyoruz. Bunu daha önce de belirtmiştik. Biz çözüm süreci ya da barış süreci, adına ne derlerse terörsüz Türkiye'yi destekliyoruz. Sözümüzün arkasındayız. HÜDA Par olarak üzerimize ne düşerse gerekeni yaparız.'