Elazığ'dan üretime milli reçete: dağ idi, bağ oldu

Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları’nın desteğiyle ekilen arazilerde mısırdan kavuna, domatesten karpuza kadar pek çok ürün yetiştirildi. Hem üretim hem dayanışma sağlayan proje, yalnızca Elazığ’a değil, üretimin ve gıdanın stratejik önem kazandığı günümüzde tüm Türkiye’ye örnek olacak nitelikte.

Elazığ, üretim ve dayanışmada örnek bir projeye imza attı. Muhtarlar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Murat Gülbasan’ın öncülüğünde başlatılan çalışmayla mahallede bulunan kamuya ait boş araziler, vatandaşların ekebilmesi için tahsis edildi. Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları’nın desteğiyle doğal kaynak suyuyla sulanan alanlar kısa sürede yemyeşil bir görünüme kavuştu.

Vatandaşlar bu yıl arazilerde mısır, kavun, bal kabağı, domates, patlıcan, karpuz gibi pek çok ürünü bizzat kendileri ekip yetiştirdi. Ürünlerini toplayan mahalle sakinleri, hem aile ekonomisine katkı sağladı hem de kendi gıdasını üretmenin mutluluğunu yaşadı.

Projeyle birlikte yalnızca sebze ve meyve değil, aynı zamanda bir üretim kültürü de yeşerdi. Elazığlı vatandaşlar, doğayla bağlarını güçlendirirken, kendi gıdasını üretmenin önemini yaşayarak öğrendi. Bu yönüyle proje, “Elazığ’dan üretime milli reçete” olarak görülmeye başlandı.

Proje yalnızca tarımsal üretimle sınırlı kalmadı. Bahçeye gelen vatandaşlar, temiz havada vakit geçirerek doğayla iç içe oldu. Semaverde kaynayan çay eşliğinde sohbetler edildi, çocuklar oyunlar oynadı, adeta küçük bir köy yaşamı şehir merkezinde yeniden hayat buldu.

Mahalle halkı uygulamanın her yıl devam etmesini isterken, Muhtar Murat Gülbasan da gelecek sezon için daha büyük alanların vatandaşlara açılacağı müjdesini verdi. “Hem üretim yapılıyor hem de insanlar kaynaşıyor. Burası artık sadece bir bahçe değil, mahallemizin buluşma noktası oldu” ifadelerini kullandı.

Vatandaşlar ise, “Bir zamanlar dağ gibiydi, şimdi bağ oldu. Kendi ürünümüzü yetiştiriyoruz, çocuklarımız doğayla buluşuyor. Çok mutlu ve huzurluyuz” diyerek memnuniyetlerini dile getirdi.
Bugün gıdanın dünyada stratejik bir mesele haline geldiği, üretimin her zamankinden daha değerli olduğu bir dönemde Elazığ’dan yükselen bu örnek proje, yalnızca şehrin değil tüm Türkiye’nin yolunu aydınlatacak nitelikte görülüyor.