Çağlıyan IV. Sultan Murat'ı anlattı

Sedat Çağlıyan,'Osmanlı tahtının onyedinci padişahı olan IV.Sultan Murat 16 yıl 4 ay 8 gün saltanat sürmüştür. Bu müddetin büyük bir kısmı annesi Mahpeyker Kösem Sultanın naibliği altında geçmiş bulunduğundan hakiki saltanat süresi 7 yıl 9 ay 21 günden ibarettir.Bu kısa süre içerisinde Osmanlı tarihinin en renkli olayları yaşanmıştır. Zorbaların tahakkümü altında geçen annesinin naibeliği yıllarından sonra yeniçerilerin Sadrazam Hafız Ahmet Paşayı gözleri önünde parlamaları ve ihtilalin ele başısı Damat Topal Recep paşayı getirmeleri, padişahın sabrını taşıran son damla olmuştur. Ablasının kocası olan Topal Recep paşa sırtını zorba yeniçerilere dayadıktan sonra koskoca imparatorluğu çiftlik gibi idare etmeye başlamıştır.

Eniştenin üçüncü ayı dolmadan IV. Sultan Murat bu sahtekar sadrazamın başını vurdurmuştur. Bu çıkışı ile idareyi eline alan padişah büyük bir zorba avına girişti. Neticede asayişi sağlamıştır. Emsalsiz derecede kuvvetli bir bünyeye sahip ,spora aşırı düşkün ve kabiliyeti ile ün salmıştır. Topkapı sarayında demir bir kapıyı okla delmesi, Timuroğlu Şahı Cihan 'Kılıç ve kurşun kar eylemez 'diye hediye yolladığı fil derisinden yapılma ve gergedan derisi ile kaplı kalkanı elçinin gözleri önünde mızrak ile delmesi,eski saray bahçesinden attığı ciridi Beyazıt Camisi minaresi dibine düşürmesi ,Halep kalesinden fırlattığı oku şehir meydanına saplaması, ok meydanında 1070 kez mesafeye isabet kaydederek adına taş dikilmesi onun acı kuvvetinin olduğu kadar mızrak ve ok atmadaki maharetinin bir ifadesidir.

Memlekette nifak tohumlarının kahvehane gibi umumi yerlerde atıldığına kanaat getiren padişah,bu yerleri kapattırmış, toplantıları ,tütün ve içki içmeyi de yasaklamıştır. Geceleri sokaklarda gezmeye başlamış fenersiz sokağa çıkmayı yasaklamıştır. Bütün yasakların tatbikinde öylesine şiddet göstermiştir ki bunlara uymayanların oracıkta kafasını uçurmuştur.
Böylece çok şiddetli tedbirlerle düzeni yerine getirdi. Revan seferi ile Tebrizi aldı. İkinci büyük seferi ile Bağdat'a yapmıştır. Bağdatın fethinden dönüşünde birden rahatsızlanmış,28 yaşında vefat etmiştir'dedi.

IV.SULTAN MURAT VE HABİP BABANIN İBRETLİK HİKAYESİ

Sedat Çağlıyan,'Habib baba Allah dostlarından muhterem ve mübarek bir zat. Hacca gitmek için Erzurumdan İstanbul'a gelmiş fakat hacca giden gemiye yetişememiş. Bunda da bir hayır vardır diyerek Erzurum'a dönmeden önce güzelce bir yıkanayım der ve bir hamama gider. Hamamcı Habib babayı hamama almak istemezHabib baba ısrar eder. Hamamcı 'Sultan IV.Muratın vezirleri hamamı kapattılar dışarıdan müşteri almıyoruz'der.Baba çok üzülür Rica minnet eder yalvarır hamamcı insafa gelir. Hamamın arka köşesini göstererek 'Şu köşede acele yıkanıp çık. Parada istemem. Vezirler farkına varmasınlar' der .Bu sırada Hamamcıya başka biri gelir.Boylu,poslu, yakışıklı fakir görünümlü biridir. Aslında gelen tebdili kıyafet ile gelen IV. Murattır. O gün vezirlerinin hamamda alem yapacaklarını duyunca merak etmiştir hamama gelmiştir. Fakat hamamcı kabul etmez en sonunda ikna olur. Hamamcı Habip babanın yanında kimseye görünmeden yıkanmasını ister Bu arada hamamda tef,şarkı türkü sesleri ortalığı çınlatmaktadır.

Habip baba padişaha dönerek 'evladım sırtın kirlenmiş müsaade edersen keseliyeyim 'der .Padişah memnun olur. Bu sırada padişah Habip babanın ağzını yoklar. Baba sende istemez miydin vezir olmayı? Baksana koskoca hamamı kapatmış eğleniyorlar.
Bu dünyada IV.Murata vezir olmak varmış hamamı inletiyorlar. Sen ve ben burada iki hırsız gibi yıkanıyoruz der. Habip baba,'Ahh be evladım Sultan Murat dediğin kimdir? Sen asıl alemlerin sultanına kendini sevdirmeye bak. Sultan şaşırmıştır.

IV.SULTAN MURAT VE SANDALCI

IV. Murat devrinde padişah tarafından şarap, afyon ve fal bakmak yasaklanmış İstanbul'da meyhaneler kapatılmıştı. Padişah geceleri tebdili kıyafet ile İstanbul'u gezerdi. Yine bir gece vezirlerden birini yanına alıp sahile inmişler ve bir sandala binmişler. Sandal açılınca ucundaki uzunca ipi çekmiş testiyi Sultan görmüş ve sormuş. Al içindeki meyi iç demiş padişah kabul edip içmiş. Duyulursa padişah kafanı vurdurur korkmuyor musun der. Arasan bir ay geçmiş sandalcı bu defa afyon vermiş padişah bir nefes çekip bırakmış. Sandalcı bizi denizin ortasında kimse görmez demiş. Cebinden fal taşlarını çıkarıp Hünlara Ver beş akçe falına bakayım demiş'. Acaba 'Hünkar nerededir diye sormuş.Sandalcı'Derya üstündedir diye cevap vermiş. Sandalcı em sonunda taşlara bakarak Hünkarın ayaklarına kapanmış. Affet beni Hünkarım demiş. Hünkar sana bir soru soracağım bilirsen affederim demiş. 'Dönüşte İstanbul'a hangi kapıdan gireceğim demiş. Sandalcı kağıda yazıp size vereyim bakın demiş.

Hünkar yanındaki bostancıbaşına emir vermiş. Yeni bir kapı açılmasını istemiş ve o kapıdan giriş yapmış.Elindeki kağıtta'Hünlarım yeni kapınız vatana hayırlı olsun günden beri o kapı 'Yeni kapı 'olarak anılıyor 'dedi.