AYAŞLI ve KİRACILARI'NIN YAZARINA DAİR…

Cumhuriyet'in ilk yıllarında yaşanan toplumsal değişimin, olumlu ve olumsuz yönleriyle gözler önüne serildiği bir romandır Ayaşlı ve Kiracıları… Türk edebiyatı

TAKİP ET
Cumhuriyet'in ilk yıllarında yaşanan toplumsal değişimin, olumlu ve olumsuz yönleriyle gözler önüne serildiği bir romandır Ayaşlı ve Kiracıları… Türk edebiyatının en önemli yapıtlarındandır bu eser...

Yazarı, bir imparatorluğun çöküşüne ve bir ulus devletin kuruluşuna tanıklık eden Memduh Şevket Esendal'dır (1884-1952).

 

Tanık olduğu bu çalkantılı dönemin hareketliliği ve devinimi, yazarın kendi yaşamına da yansır. Esendal, arka arkaya gelen savaşlar nedeniyle eğitimini tamamlayamaz… Anadolu Müfettişliği görevi nedeniyle Anadolu ve Rumeli'yi dolaşırken, Damat Ferit hükümetinin kovuşturması üzerine İtalya'ya kaçar.

 

1920 yılında Ankara Hükümeti'nin ilk dış temsilciliği olan Bakü'de görev alan Esendal, hükümeti dışarıda temsil eden ilk ortaelçi olur. Burada Rusça'yı öğrenir ve Rus edebiyatıyla tanışır. Ancak, üç yıl sonra Türkiye'ye döndüğünde 'Bolşevik oldu' gerekçesiyle kendisine bir görev verilmez ve üç ayrı okulda tarih öğretmenliği yapmak zorunda kalır. Bu dönemde, İttihat ve Terakki Partisi'nden tanıdığı arkadaşlarıyla birlikte Meslek ve Halk gazetelerini çıkarır. Bu gazetelerde ilk öyküleri, Miras adlı romanı, karikatürleri ve resimleri yayımlanır.

 

1925 yılının sonunda yeniden elçiliğe atanır. Bu sefer görevlendirildiği ülke İran'dır… Bu görevi süresince, Rusçanın yanında kendi çabalarıyla Farsça ve Fransızca öğrenir. Esendal'ın farklı diller öğrenmesi ve farklı yazarların yapıtlarını okuması, yazınsal alanda yeni teknikler geliştirmesine yardımcı olur. Eleştirmenler, Esendal'ın Türk edebiyatına, 'Çehov tekniği' olarak bilinen, anlatım biçimini getirdiğini belirtirler.

 

Memduh Şevket Esendal'ın okuduğu yazarlar, temel olarak Fransız ve Rus kökenlidir; ancak, mektuplarından (Kızıma Mektuplar) anlaşıldığı üzere Avrupalı yazarlardan pek çoğunu okuduğu görülmektedir.

Çehov, Flaubert, Gogol, Gonçarov, Homeros, Guy de Maupassant, Moliere, Shakespeare, Tolstoy ve diğerleri...

 

Esendal, yazdığı yapıtlarla farklı insan panoramalarını bir araya getirir. Toplumsal açıdan 'kahraman' kimliğine sahip olmayan bu karakterler, Anadolu'nun 'soyağacı'nın oluşturulmasında kullanılmış gibidir. Çocuklar, genç, yaşlı kadınlar ile erkekler, aydınlar, kentliler ve köylüler gibi birçok kesimden insanlar, bu tablonun oluşmasını sağlar.

 

Bu bağlamda, yazarın Ayaşlı ile Kiracıları adlı romanına da bu tablonun ya da bütünün bir parçası olarak bakmak olanaklıdır.

 

Kendisine, eserlerinde her sınıftan insanın okuduğunda anlayabileceği yalın bir dili kullanmasının inceliği sorulduğunda,

'Edebiyatı bilmediğimden, marifetsizliğimden sade yazmışımdır.' der, 'Bilsem, öyle düpedüz yazar mıyım hiç? Köylü bir şeyi söylerken dikine, olduğu gibi söyler. Neden? Süslemesini bilmez, benzetmesini bilmez, anlatmasını bilmez de ondan. Marifetli insanlar öyle yapmazlar. Sözlerine, yazılarına marifetlerini sokarlar, hünerlerini gösterirler. Bu yüzden benim dilim kısa.' diyerek anlatımdaki yalınlığını bilmezliğine, alaylı oluşuna verir… Kendisiyle alay eder…

 

Memduh Şevket Esendal, Tahran'dan döndükten sonra Atatürk'ün emri ile CHP Merkez İdare Heyeti'ne alınır… 1931-1933 yılları arasında Elzığ milletvekili olarak TBMM'de görev alır. 1932 yılında düzenlenen ilk Türk Dil Kurultayı'na Elzığ milletvekili olarak katılır… Kabil büyükelçiliğine atanması nedeniyle milletvekilliğinden istifa etmesine kadar geçen süre zarfında TBMM'de Elzığ milletvekili olarak Elazığ'ı temsil eder…

1945 yılında siyasi çalışmalardan uzaklaşarak kendini tamamen yazmaya adar…

16 Mayıs 1952 tarihinde Ankara'da yaşamını kaybeder…

Yüzlerce eserini bizlere bırakarak, aramızdan ayrılır Esendal…

Bakmadan Geçme