YERLİ MALI NOSTALJİMİZ

Malumunuz ülkemizde aralık ayının ikinci haftası ‘‘Yerli Mallar ve Tutum Haftası’’ olarak kutlanmaktadır. Milli Eğitim programı kapsamında da bulunmasına rağmen yıllardan beridir hiç değişmeden süregelen ritüeliyle kutlanıyor bu özel gün.

İlkokul dönemlerini hatırlayan herkes bilir bu klişeleşmiş kutlamayı. Evde annelerimizin yaptığı pasta, kurabiye, börek, kısır yanında da mutlaka içecek olarak tabii ki milli ve yerli sermayemiz olmayan "kola" eşliğinde nostaljik sofralar kurulur.

Genellikle de son derslerin kaynatılması için de isabetli oluşu itibarıyla hazırlanan sofrada ürünler bir güzel tüketilir, annelere iltifatlar gönderilir ve herkes günün anlamını ifa ettiğini zannedip rutinine döner.

Ne garip değil mi yerli malı haftasında sadece orcik, ceviz, pestik, portakal ve mandalina gibi ürünlerin öne çıkması  ve bunlarla ziyafetler çekilmesi.

Yıllarca yerli malı dendiğinde yerli teknoloji akla bile gelmedi. 20 kamyon şeftali üreten bir çiftçinin bir cep telefonu alamadığı bir ülke olduğumuz gereğinin üzeri hep örtüldü.  Sattığımız bir kamyon buğday karşılığında ancak bir bilgisayar parçası alabiliyor olmamız gerçekliği görmezden gelindi.

Ve bu hal üzerine günün içtimai yapısının idrakine varamayan nesiller boyudur devam eden ve bir türlü gerçekleştirilemeyen bir gün olarak kaldı zihinlerimizde yerli malı haftası. 

Yerli malı haftasının retoriğinde değişikliğe gitmek ve eskiye format atmak da Milli Eğitim Bakanlığına düşer. Ülkemizden çok daha güçlü ekonomiye sahip ülkeler kendi ürünlerine sahip çıkıp; çeşitli projelerle kampanyalar başlatabiliyorlar da biz beden harekete geçemiyoruz. Ve bu önemli konuyu bir günle geçiştirmeyip tüm zamanlara yaymalı, artık dünyanın yeni teknoloji devi olmalıyız.

Aralık ayının ikinci haftasında her kurum ve kuruluş kendi ürettiği yerli ürünlerin sergilerini dünyaya tanıtacağı yerli malı fuarları düzenleyerek  kutlandığı anlamına kavuşmuş bir gün hâline dönüşmeli. Tüm kamuoyu bu konuda aynı hassasiyeti taşıyıp anlamlı proje ve programlar üretmelidir.

Allahtan yerli ve milli savunma sanayi, milli ve yerli otomobil ve yerli teknolojisi sonuna kadar destekleyen bir Cumhurbaşkanımız var. Ve yine Allah’tan birçok resmi kurumumuz ile özel kuruluşlar dünyada adından söz ettirecek teknoloji ürünü yenilikler ve üretimler yapıyorlar.

Daha niye  bekliyorsun Milli Eğitim Bakanlığı ? Yeni nesli kola içip mandalina yemekten ne zaman kurtarıp kendilerindeki yetenek ve buluş kapasitelerini ortaya çıkartacak “yerli malı teknoloji günleri’ni ”  daha ne zaman düzenleyeceksin. Elazığ’dan bir firmamız  tüm dünyaya yazılım ve teknoloji üretip pazarladığı  gerçekliğini  neden Elazığlı öğrencilerimiz daha yakından tanımasın ve bilmesin?  Gençler rol model ve özgüven bekliyor sizden, yeme-içme partileri değil.