Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Türk Asrına

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

21.Asır, Türk Asrı olacak
Tarih kendi hak yolunu bulacak
Adil yüzlü beyler, kutlu dileğe
Doğru hey! Âlemin yüzü gülecek
Tarihin dostu, âlemin nuru doğacak

ISSIZLIĞINI
Babam ölmüş, dağ yıkılmış, yetimim!
Anladım hayatın yalnızlığını
Sabır ökçesinde ancak metinim
Yaşadım bayramın ıssızlığını
Sıla-i Rahimle daha eminim
Evin ihtiyarı, geçmişle köprü
Ah geleceğe uzanan köprüler

ÜÇ MAYIS’A
Baharın müjdesinde, Türk’ün gönlü
O gönüller, zaferle düğünlü
Dağ gibi yürüsün, şanlı meydanlar
Meydanlar, Türk’ün ihlasıyla ünlü

ÜÇ MAYISLAR
Üç Mayıs bin dokuz yüz kırk dört yılı
Kürşatların, tabutluk sancıları
Türk’ün tarihinde en utanç yılı
Bakın kimmiş vatanın hancıları?
Dörtnala koşmakta, TURAN hayali
Yaşar gönüllerde, ülkü öncüleri
Bilin, şu kalbim imanla boyalı!

OKU DER
Kelebeğin kanadında, “oku” der
Kelebek kanadı, ‘ipek atlastan’
En nahif, en zarif, narin doku der
Konduğum her dal, mutlaka gülistan

DEĞİŞTİ
Gönüller, güller bile değişti
Alkışlar, kışlar bile değişti
Nesirler, sırlar bile değişti
Nakışlar, işler bile değişti
Gül kokulu mevsimler,
Geldi, geçti o mevsimler,
Sim desenli o mevsimler!
Hayal ettiğimiz, özlemler bile değişti!

SELAM
Kürsüden minbere, minberden halka,
Halka olalım sabaha, selâma!
Bayram Sabahı, saf duran yürekler
Saf, saf yükselen tekbire, selâma
Sulha, huzura, ışığa yürüyen
Ak saçlı yürekli duruşa selam
Bayram, bayram sabahına selâm!

HESAPLAŞMA
Hesap, kitap, ölçü, tartı ve mizan
Elimden, dilimden, kalbimden emin
Sorgularım önce kendi nefsimi
Ayağım doğru bassın diye yere
Pervane olurum, hak çağrısına
Merhaba derim, erdemli duruşa
Gönlü sevgiyle tebessüm edene!

BİR MAYIS’A
Birliğe, dirliğe, bahara selâm
 Barış ve esenlik içinde kelâm
Vakarlı duruş bekler, bizden âlem
Üşümesin emek, ikilik elem!
Mahzun yüreklere yağmasın çilem!
Bir Mayıs’ta bitsin efkarlı düşler!

BEN ŞAİRİM DEMEDİM
Ben şairim demedim, diyemem de
İç dünyamda esmekte fırtınalar
Dinmedi, dinmek bilmiyor nedendir?
Şiirin manası burda derindir

Sözün, kalbidir, hasbidir boyası...
Ahengi, zevki, gönülde oyası
Kelimeler dizin dizin rüyası
Es rüzgâr, es; bulutlar gözyaşıdır
Ben şairim demedim, diyemem de...

Gözlerin aydınlığıdır sefası
Ruhun bestesi, ilhamın sedası
Her nefesle sevda solur dünyası...
Dünyalar, şiirin hoyrat vadisi...
Ben şairim demedim, diyemem de...

İstesem de, farklı dilde yazamam
Özümden beslenir, söz damarı...
Kanayan yaraya merhemdir, şiir
Her bir cümlesinde hikmet varsa,
Duadır, hakka yakarıştır, şiir...

İNSAN DOKUSU
Bozma, yurdumun insan dokusunu
Kanla çizilmiş vatan yokuşunu
Kalbimde nakış nakış oluşunu
Yokuşlar döne döne çıkılırmış,
Gözlerim ufuklara takılırmış,
Ufuklar söyler, fetih türküsünü!

TÜRK’ÜN ALTIN ÇAĞLARI
Dağları düşündüm, yüce dağları
Üzerimize atılan ağları
O ağlar; birer birer yırtılacak,
Güneş gibi, Türk’ün altın çağları

Yazarın Diğer Yazıları