Yaklaşık 2 yıldır ABD’de tutuklu bulunan Rıza Sarraf nihayet mahkemeye çıkarıldı. Fakat sanık sıfatı ile değil de ‘tanık’ sıfatı ile mahkemeye çıkarıldı. Ne oldu da 1 numaralı sanık şüphelisi olan Sarraf tanık oldu? Verilen ifadelere göre Sarraf ABD yargısının baskılarına dayanmayarak itirafçı olmayı kabul etmiş. Bundan dolayı davanın 1 numaralı sanığı Halkbank genel müdür yardımcısı Hakan Atilla oldu.
Neyle suçlanıyordu Sarraf ve Halkbank?
Halkbank, ABD’nin İran’a uyguladığı ambargoyu delmekle suçlanıyor.
Peki, süreç nasıl işledi? Şöyle özetleyelim;
Türkiye İran’dan doğalgaz satın alıyor. Mart 2012’den itibaren uluslar arası döviz sistemi üzerinden İran’a para transferi ABD tarafından yasaklandı. Bunun üzerine Türkiye İran’a ödemelerini Halkbank üzerinden yapmaya başladı. Halkbank’ta İran’a döviz ve Türk Lirası hesabı açıldı. İran’dan alınan enerji bedelinin karşılığı TL cinsinden Halkbank’a yatırıldı. İran elindeki Türk Lirasını uluslar arası bankacılık sistemine sokamadığı için Türkiye’den külçe altın alıp bunu ülkesine götürdü. Temmuz 2013’de ise ABD ambargoyu sertleştirerek altın ticaretinin de yasakladı. Türkiye-İran arasındaki bu ticaretin Türkiye’deki tarafı Sarraf’ın şirketi idi. Halkbank bu ticarette aracı rolündeydi. Halkbank, İran ile ilgili ticari işlemlerde ABD finansal sistemini ve para birimini kullanmadı. Yani ambargoyu hiçbir şekilde delmedi.
ABD büyük patron benim dediği için kimse onun sözünden dışarı çıkamaz. ABD, İran ile kimse ticaret yapmayacak ve kimse bunlardan ne bir bardak su alacak ne de bir bardak su verecek diyor adeta. Uluslar arası geçerliliği olan en büyük para tabi ki Dolar. Hele dolar üzerinden yapılan tüm işlemler anında ABD merkez bankasına düşüyor. Adamlar öyle bir düzen kurmuş ki kapitalizmin ve emperyalizmin zirvesi. Yani ben buradan Japonya’daki veya Almanya’daki bir akrabama 1000 dolar göndereceksem bunu ABD’nin onayı olmadan yapamam. Böyle bir hükümranlık kuran ABD tüm dünyayı hizaya çekmeye devam ediyor. Hani hep yazıyoruz ya ABD güçlü diye. ABD ile baş edebilmemiz için önce güçlenmemiz lazım.
Geçtiğimiz gün Eski ABD büyükelçisi, Eski CHP milletvekili dış siyaseti çok iyi bilen Şükür Elekdağ bir açıklama yaptı. Açıklamanın meali şöyle; Ben 65 Yıldır bir lidere bu kadar saldırıldığını görmedim. Burada hedef İran değil Türkiye’dir. Oynanan oyunu görmemiz lazım.
Şimdi bakıyoruz aklıselim Chp’liler bile bu gerçeği görmüşken 17-25 Aralık sürecinin devamı olan bu davayı hala iç siyaset malzemesi yapanlar gerçekten akıl tutulması yaşıyorlardır. Kılıçdaroğlu’nun elinde salladığı belgelerin Sarraf davası ile ilişkili olduğunu ve kaynağının ABD olduğunu kestirmek çok da zor değil.
Ülkenin bekası söz konusu olduğu için bu zaman birlik ve beraberlik zamanıdır. Allah’a emanet olun.
