Elazığ’lı bir abimiz çok uzaklarda görev yapıyormuş. Taa İzmir’de. Kendi halinde yaşayan, herkes tarafından sevilen, kimseyi kırmayan, herkesin gönlüne girebilmeyi başarmış bir yürek insanıymış. Tanımıyorduk kendisini ama onu tanıyanlar böyle anlatıyordu. Fakat tanışmamız harika oldu! Hatta tüm Türkiye’nin onunla tanışması harika oldu! Yaptığı kahramanlık ile tüm Türkiye’nin yüreğini fethetti. Korkusuzca teröristlerin üzerine giderek büyük bir faciayı engelledi. Belki o olmasaydı büyük bir katliam yaşanacaktı. Saklanabilirdi, kendi hayatını kurtarabilirdi. Fakat yapmadı. Çıktı aslanlar gibi 3 tane terörist ile savaştı. Mermisi bitene kadar kovaladı teröristleri. Onun sayesinde bir sürü insan ölmekten kurtuldu. O, kendini bu vatan için feda etti. Şehadet şerbetini arzulayarak içti. Koşarak gitti ölümün üzerine. Gözünü kırpmadan. Hiçbir tereddüt yaşamadan. Acaba demeden. Fakat demeden cansiperane bir şekilde koştu şehadete… Türkiye’nin ve Elazığ’ın gururu oldu... Fotoğraflarına bakınca samimiyetini ve yüreğindeki imanı çok iyi anlıyor insan. Hele seninle Ömer Halisdemir’in fotoğraflarını yan yana koyuyorlar ya, ağlamamak için insan zor tutuyor kendini. Sende Ömer Halisdemir’in yüzündeki o samimiyeti gördük… Sende o sıcaklığı ve imanı htik. Sende o güveni, vatanseverliği ve cesareti gördük… Sende o baba şefkatini htik… Yaktığın ağıt ile annelerimizin kıymetini hatırlattın bizlere… Hem vatan için hem de anne-baba için ‘hayırlı evlat’ kavramını bir kez daha anladık seninle… Sen 15 Temmuzda Ömer Halisdemir’in yaptığını yaptın. Askerlerin Ömer Halisdemir’i varsa polislerin de artık Fethi Sekin’i var. Seni Polis Okullarında ders diye okutmaları gerek. Seni nesilden nesile anlatmaları gerek. Senin ismini sonsuza kadar yaşatmamız gerek. Sana minnettarız. Sen bizlerin gururu oldun. Gakkoşun ne kadar yiğit ve mert ne kadar vatanperver ve fedakâr olduğunu tüm dünyaya gösterdin. Allah şehadetini kabul etsin… Mekânın cennet olsun… Peygamber Efendimiz’e ve Hz. Hamza’ya komşu olursun inşallah.
