Taha Yusuf SARIGÜL

EKONOMİK DARBEYE DİRENELİM AMA ETRAF FIRSATÇI DOLU!

Taha Yusuf SARIGÜL

Bu ülke ne badireler atlattı. Yakın tarihte şahitlik ettiğimiz birçok darbe girişimini savuşturan bu millet ekonomik darbe girişimini de başarıyla savuşturacaktır. 17-25 Aralık’daki polis ve yargı darbesini savuşturan millet, 15 Temmuz’daki hain, askeri darbe girişimini de akamete uğratmıştı. Şimdi ise sıra ekonomik darbe girişimini boşa çıkarmada!

   Fakat iş cebimize dokununca biraz fire vermeye başladık sanırım. Bireysel menfaatlerini ön plana çıkaran bazı muhterisler yüzünden, ekonomi çok kötü yönetiliyor algısı oluşturulmak istenmektedir. Ekonomi hiçbir dönemde bu kadar iyi yönetilmemişti. Bu ülke yokluklarla mücadele ede ede buralara kadar geldi. Devletin maaş ödeyemediği günleri unutmadık. Bu ülke 28 Şubat’ta 300 milyar dolar soygunları bertaraf ederek buralara kadar geldi. Şimdi doların 7-8 lira olması ile batacak değil. Tüm devlet kurumları güven veriyor. BDDK güven veriyor. Öyle bankaların içini boşaltmak ve yurtdışına para kaçırmak kolay değil. Devlet anında ensesine biner bu yola tevessül edenlerin.

   Yalnız benim anlamadığım bir şey var. Dolar artıyor diye neden her şeye zam yapılıyor. Uluslar arası ticaret yapmayan ve dolar üzerinden mal almayan birçok esnaf bakıyorsun hemen zam yapmış. Un üretimi dolara endekslimi ki hemen ekmeğe zam yapıldı. Ülkemizde milyonlarca ağaç var ve kâğıt fabrikalarımız mevcut iken neden kâğıda % 300 zam yapılır anlamak mümkün değil. 2 ay önce 3 liraya alınan inşaatlarda kullanılan slikon 9 lira olmuş. Bir koli karton bardak 70 liradan 190 liraya çıkmış. Adam köylü pazarında sebze satıyor o bile zam yapmış. Geçen sene 1 liradan aldığımız domates 3 liradan satılıyor. Devletin buna önlem alması gerekiyor. Öyle her önüne gelen kafasına göre zam yapmamalı! Rekabet kurumu, belediyeler bu işi denetlemeli. Serbest piyasa ekonomisi var diye isteyen istediği fiyata ürün satmamalı. Böyle olunca fırsatçılara gün doğuyor. Stokçuluk ve karaborsa yaygınlaşıyor. Bununla ilgili yasal düzenlemeler yapılmalı ve sert tedbirler alınmalıdır.

   Faiz belasından bu millet kurtarılmalıdır. Faiz para üzerinden para kazanmak demektir. Üretim yapmak yerine parayı satmak demektir. Böyle olunca da sermaye sahiplerine gün doğmaktadır. Merkez bankasının faiz artırımına bu yüzden çok sevindiler. Üretime yatırım yapmak yerine paralarını satıp daha da zenginleşiyorlar. Olan yine garibana oluyor. Konut kredisi, taşıt kredisi, ihtiyaç kredisi derken kredi borcu hiç bitmiyor vatandaşın.

   Yaşanan ekonomik bunalımın geçici olduğunu görmeli ve Erdoğan’a destek vermeliyiz. Bizi türlü yollarla yenemeyen emperyalistler şimdi de ekonomi üzerinden vurmaya çalışıyorlar. Hep birlikte direnirsek kazanırız. Ülkemizi faiz baronlarına teslim etmeyiz. Teknoloji, bilişim, tarım ve sanayi alanında yerli üretimi canlandırırsak, kimseye muhtaç olmadan dimdik ayakta durmaya devam ederiz. Ve dünyada söz sahibi bir ülke konumuna geçeriz. İşte o zaman biz âleme nizam veririz. Fakat bizim vereceğimiz nizam emperyalistlerinki gibi zulüm getiren bir nizam değil hak ve adaletin tesis edildiği nizam olacaktır.

Allah’a Emanet Olun.

Yazarın Diğer Yazıları