Taha Yusuf SARIGÜL

ATATÜRKÇÜLÜĞÜ BİZ POPÜLER HALE GETİRDİK

Taha Yusuf SARIGÜL

   Biraz özeleştiri yapma zamanı bence. 17 yıldır iktidarda AK Parti var. 2002 öncesindeki baskı ve yasak dönemleri aşıldı. Muhafazakar ve mütedeyyin insanlar nefes aldı, önlerinde alanlar açıldı. Başörtüsü zulmü bitti. Katsayı zulmü sona erdi. Özgürlük alanları genişledi. 28 şubatta inançlı insanların üzerinden balyoz gibi geçen darbecilerden kurtulduk ve inançlı insanların önüne devletin tüm imkanlarını seren bir iktidara sahip olduk. Ama 17 yılda kendi iç muhasebemizi doğru yapamadık bir türlü. Ya da hesabı yanlış yaptık hep. Aslında şuydu halimizi özetleyen cümle 'Neydik ne hale geldik'

   Yazık, gerçekten çok yazık. İnsan üzülüyor. Demek ki biz buymuşuz. İktidar bizi bozdu. Nimetler bizi şımarttı. Geçmişimizi çok çabuk unuttuk. Yoklukta ortaya koyduğumuz vakarlı duruşu varlıkta kaybettik. Eğilmeye, bükülmeye ve evrilmeye başladık. Kitap evlerinden ve çay ocaklarından - nargile-bistro cafelere, dürümcülerden - steak hosuelara, ev sohbetlerinden - otel lobilerine geçiş yaptık. Eskiden İmam Hatip Lisesi bir taneydi ve tüm şehre bedeldi. Şimdi onlarca İmam Hatip Lisesi var fakat hiçbiri tercih edilmiyor. Eskiden niceliğimiz azdı fakat niteliğimiz yüksekti. Şimdi ise niceliğimiz arttı fakat niteliğimiz azaldı. Başörtüsü mücadelesini kazandık fakat tesettürü kaybettik. Başörtüsü farzdan tarza dönüştü. Geçmişte eleştirdiğimiz ne varsa şimdi bizde zuhur etti. İslamın aslından uzaklaştık. Kendimize yeni putlar (makam, mevki, para, kadın, lüx yaşam) bulduk. Sonra da kalkıp bizden olmayanları ötekileştirmeye çalıştık.

    Kemalist, seküler, solcu, alevi diye kategorize ettiğimiz insanların pratik yaşamı ile bizlerin pratik yaşamı arasında pek bir fark yok. Onlar da namaz kılmıyor biz de kılmıyoruz. Onlar da faiz yiyor biz de faiz yiyoruz. Onlar da içki içiyor biz de içiyoruz. Herkes yaşadığı ile sorumludur, düşündüğü ile değil. Kimse benim kalbim temiz demesin boşuna. Kuranı Kerimde 'Ayetlerimizi yalanlıyorlar' diye kastedilen kesim kimlerdir. Ben inanmıyorum diyenler midir yoksa ben inanıyorum fakat işime gelmediği için uygulayamıyorum diyenler midir. Bugün eleştirdiğimiz hiçbir kesim biz inanmıyoruz demiyor ki. Herkes bir şekilde inanıyor. Fakat uygulamaya bakıyorsun hep aynı. Yaşam tarzları aynı. 'İman bir iddiadır, ıspatı da ameldir.' Herkesin imanını sorgulaması gerekir. Allah’ın ayetlerini yalanlayanlar onları görmezden gelenlerdir, onları uygulamayanlardır.

    Bizler tarikatimizi, şeyhimizi, cemaatlerimizi kutsayıp birer put haline getirdik. Sonra kalkıp Atatürkü putlaştıranları eleştirmeye kalktık. 10 Kasım törenlerinde ortaya çıkan tabloyu eleştirmeye hakkımız yok. Eleştireceksek her ikisini de eleştirmemiz lazım. Aşağıdaki farklı fotoğraflarda yapılanlar arasında hiçbir fark yoktur. Müslümanlık ve din adı adına saçma sapan işler yapıp pagan kültürlere ait ayinler düzenleyenleri eleştirmezseniz 10 Kasım'da ortaya çıkan benzer görüntüleri de eleştirmemeniz gerekir. Fotoğraflar her iki durumu da net bir şekilde ortaya koyuyor.

   Yetiştirdiğiniz nesillerin karınlarını doyurduk fakat zihinlerini aç bıraktık. Karnı aç olan insanın nasıl yemek seçme lüksü yok ise zihni aç olan insanın da fikir seçme şansı olamaz. Kendisine verilen en kolay en popüler düşünce sistemini hemen benimser. Bunun adı günümüzde sekülerizm, hedonizm ve konformizm'dir. Ne diyor İngiliz filozof Thomas Hobbes 'İnsan insanın kurdurdur.' Günümüzde egemen sistemin bu söz üzerinden yürüdüğünü görüyoruz. Oysa bizim inancımızda bu söz yanlıştır. İslam inancına göre bu sözün doğrusu 'İnsan insanın yurdudur.' Ama görüyoruz ki uygulanan islamın sözü değil de İngiliz'in sözüdür.

Allah'a emanet olun.

Yazarın Diğer Yazıları