58 gün süren operasyonların ardından nihayet Afrin şehir merkezi ele geçirildi. Canları pahasına bu operasyonu yapan ve şahadet şerbeti içen 46 askerimize minnettarız. Ülkenin geleceği için şahadete yürüyen askerlerimiz yeni bir tarih daha yazdılar.
Tüm dünya Türkiye’nin sivillerin zarar görmemesi ve şehrin tarihi dokusunun bozulmaması için nasıl gayret ettiğini gördü. O kadar tezvirata, iftiraya ve bilgi kirliliğine rağmen Türkiye doğru bildiği yoldan şaşmadı ve sivillerin zarar görmemesi için şehit vermeyi göze alarak operasyonları aceleye getirmedi. Yoksa 46 şehit vermeyecektik beklide. Batının yaptığı gibi ABD’nin yaptığı gibi Rusya’nın yaptığı gibi asker, sivil, kadın, yaşlı, çocuk gözetmeksizin oraya operasyon yapsaydık 3 günde girmiştik şehir merkezine. Bunu yapsaydık düşmanlarımıza benzerdik Aliya İzzetbegoviç’in dediği gibi.
Kalleşçe sivil halkı kalkan yapan YPG’liler şehir kuşatması yaklaştıkça sivillerin şehri terk etmesine izin vermiyorlardı. Siviller olunca TSK Afrin şehir merkezine giremez diye düşünüyorlardı. Fakat Türkiye’nin ilmek ilmek işleyerek ilerlediğini gören ve sonlarının geldiğini anlayan YPG’liler arkalarına bile bakmadan kaçtılar. Kaçanların çoğu Menbiç’e kaçtı. Sıranın orda olduğunu bile bile oraya kaçtılar. Afrin’de kendilerini satan ABD’nin Menbiç’de kendilerini koruyacağını zannediyorlar. ABD ile süren yoğun diplomasi trafiği Menbiç konusunda da Türkiye’nin aceleci davrandığını ve ABD’nin ise oyalama taktiği uyguladığını gösteriyor. Fakat artık karşılarında oyalanmayacak kadar güçlü ve kararlı bir ülke var. Afrin konusundaki kararlılığımız nasıl neticeye ulaştı ise Menbiç konusunda da netice alınacaktır. Türkiye güney sınırını terörden temizleyecektir. Sınırımızı terörize eden ise ABD’dir.
Afrin’de ele geçiren ABD silahları parayla bize vermedikleri fakat bizim ganimet olarak konduğumuz silahlar oldu. Bugün Türkiye’de terör eylemleri olmuyorsa, İstanbul, Ankara ve Diyarbakır güvendeyse bunun sebebi Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonlarıdır. ABD’nin verdiği silahlar ülkemiz için potansiyel tehdittir.
Menbiç konusunda da ABD ile çok büyük bir çatışma yaşayacağımızı zannetmiyorum. Esas sıkıntıyı Fırat’ın Doğusunda yaşayacağımızı düşünüyorum. Çünkü ABD’nin askeri üsleri ve kontrol ettiği petrol kuyuları bu gölgededir. Zaten ABD’nin Orta Doğuda olmasının sebebi “petrol” dür.
ABD ve Yahudi Lobisi Müslümanların başındaki en büyük beladır. Yahudi lobisi hem ABD yönetiminde aktif hem de dünya ekonomisinin yönlendirilmesinde başrol oynuyor. Zaten geçmiş yazılarımızda söylemiştik. Bu savaş ABD ile Türkiye’nin savaşıdır diye. Gerçekten de öyle.
Bakalım gelen zaman neyi gösterecek. Türkiye içerdeki düşmanlarından dışarıdakilere göre daha çok zarar görüyor. İçimizdeki hainleri alt edersek dışarıdaki düşmanı daha kolay yenebiliriz diye düşünüyorum.
