Malum darbe girişiminin üzerinden 1 yıl geçti. Ülke olarak çok büyük bir tehlike atlattık. Birçok kahramanlık hikayesine tanıklık ettik.
Allah'a şükürler olsun ki hainler başarıya ulaşamadılar. Milletimiz örnek bir direniş göstererek hain darbecileri püskürttüler. Milletin göstermiş olduğu tepkiyi çok iyi tahlil etmemiz gerekiyor. Acaba insanları sokağa döken, bu kadar aşk ve heyecan ile direnmeye iten güç neydi? 249 tane şehit verdik, binlerce gazimiz var.
Acaba sırf 'demokrasi' kurtulsun diye mi çıktı insanlar sokağa? Ya da 'milli irade' ebediyen tecelli etsin diye mi indiler meydanlara? Şunu çok iyi bilmeliyiz ki o gece sokaklara inen insanların çoğu bu kavramları çok da kanıksamış insanlar değillerdi. Bu insanların amacı ülkeyi daha zalim, daha zorba bir yönetimden kurtarmaktı. Eğer darbe başarılı olsaydı mevcut yönetimden daha kötü bir yönetim ile karşı karşıya kalacaktık. İç savaş çıkma ihtimali de bayağı yüksekti. Böyle bir ülkede kimse yaşamak istemezdi. Burdaki esas amaç dış destekli hainlerin ülkemizi ele geçirmesini engellemekti. 'Demokrasi şehidi', 'demokrasi kahramanı' gibi duygusal söylemler ile bize empoze edilen bazı kavramları kabul etmememiz içselleştirmememiz gerekir.
O gece sokağa çıkanların kahir ekseriyeti dindar-muhafazakar insanlardı. Kurtarmaya çalıştıkları şey üzerinde yaşayacağımız topraklarımız, inancımız ve namusumuz idi. Ülkenin kaymağını yiyenler, o gece darbecileri alkışlayanlar, içten içe sevinenler bu mütedeyyin insanlar sayesinde şu an böyle rahat yaşıyorlar. Dost zor günde belli olurmuş. Anadolu kökenli bu kitle ülkenin sahipsiz olmadığını o gece ortaya koydukları direniş ile gösterdiler. Bu direniş ülkedeki herşeyin sahiplenildiği anlamına gelmez tabiki.
30 gün boyunca meydanlarda tutulan nöbet demokrasi nöbeti değil, vatan, namus ve din nöbeti idi. Demokrasi, laiklik ve milli irade gibi kavramlar bir müslümanın kabul edeceği ve sindireceği kavramlar değildirler. İlahi manada tecelli etmesi gereken tek irade Allah'ın iradesidir.
Şu an 15 Temmuz'un yıldönümü nedeniyle ülke genelinde bir sürü programlar ve etkinlikler tertipleniyor. Şu an bir tehlike olmadığında göre iş biraz daha 'şov' a dönüşmüş durumda. Vitrine çıkmak isteyenlerin istediği ortamlar. Bol bol boy göstereceklerdir. 15 Temmuz'un gerçek kahramanları ise yine sahne gerisinde olacaklardır. Yarın bir gün bir tehlike olsa yine sahne gerisindeki bu insanlar ön plana çıkıp ülkeleri için direneceklerdir.
Velhasıl kötü bir geceydi ama şükürler olsun ki millet hainleri derdest edip ülkesini kurtardı. Hainlere hakettikleri cezaları önce devletin ve nihayi olarak da Allah'ın vereceğinden kuşkumuz yok.
Allah bir daha böyle kötü günler yaşatmasın ülkemize.
Allah'a emanet olun.
