Şükrü KACAR

"YUKARI FIRAT EFSANELERİ"

Şükrü KACAR

2 Aralık 2017 Cumartesi günü MANAS KÜLTÜREVİ’nde gene bir araya gelmiş, iki ayrı kitabı değerlendirmeye çalışmıştık.

Kitaplardan biri, şair ve yazar Zekeriyya Bican’ın “İZLER” isimli şiir kitabı; diğeri de Halk Eğitimi Müdürü genç yazarlarımızdan Baskilli Ahmet Özden Özen’in “YUKARI FIRAT EFSANELERİ” adlı 128 sayfalık destan yüzlü kitabı idi.

CERES Yayınları tarafından destan görüntüsünde basılan ve ön kapakta PEPU kuşunun görüntüsü yer alan kitabı, sevgili Özen, belli ki büyük bir özenle hazırlamış ve de okurlarına sunmak istemişti.

Yukarı Fırat, Aşağı Fırat, coğrafyamızda önemli bir yer tutuyor ve Yukarı Mezopotamya, Aşağı Mezopotamya gibi bizi tarihin ötelerine götürüp getiriyordu.

Efsane, halkın hayalinde vücut bularak ağızdan ağıza dolaşan ve konusu çok kez olağanüstü nitelikte olan hikâye anlamında önümüze gelmekte ve öyle de yorumlanmaktadır.

Genç yazarımız, halk eğitimimiz; bir merakla işe sarılmış ve bu küçücük kitapta (Abdulvahap Gazi, PEPUK kuşu Efsanesi, BÜK SOR “Allı Gelin” Efsanesi, sonra da Ahmet Yesevi Efsanesi’ni kitaba taşıyarak biz okuyucularına sunmaya çalışmıştır.

Kitap yazmak, bugünün koşullarında kitap bastırmak, oldukça zor bir iş. Kaldı ki, sevgili Özen, zorluğu ve derinliği olan bir konuya el atmış, böyle bir konuyu da önümüze getirmeye özen göstermiştir.

Kitap yazmanın, kitap bastırıp okuyuculara sunmanın, ne değin zor ve de ağır bir iş olduğunu, şu kadar yıldır yazan bir kişi olarak ben bilirim.

Ayrıca, Elazığ’ın ilk Halk eğitimci kişisi olarak da yakın ilgimi toplamayı başarmıştır. 1962’lerde ben de Halk Eğitimi Başkanı olarak Elazığ’da göreve başlamış ve 1967 yılına kadar bu görevim sürmüştü. Halk Eğitimi Genel Müdürlüğünün, Milli Eğitim Bakanlığının bünyesinde yeni kurulduğu günlerdi o yıllar. İki yıl önce yıkılan Halk Eğitimi binasını da 1966’da yaptırmıştık.

Türkiye’de ilk yapılan bu binanın, geçtiğimiz yıl neden ve niçin yıkıldığını da bilemiyorum. Vali Abdullah Asım İğneciler döneminde bu yeri Atatürk İlkokulu bahçesinden almış ve projesini de Elazığ’da hazırlatarak Genel Müdürlüğe göndermiş,  1966 yılının 14 Ocak günü de temelini attırmıştık.

Ne ise geçelim bu yanını da, Ahmet Özden Özen’in, Baskil yöresinde daha çok söylenmekte olan bu efsaneleri bir güzellikle kaleme alıp, kitap haline getirilmesine bakalım.

Bu konuda ilk adımı attığı için sevgili Özen’e, beğenilerimi sunuyor, daha büyük başarılar dileyerek gözlerinden öpüyorum. Diliyorum, bu başarılar hep sürüp gitsin, yazmak ve okumak en büyük ülküsü olsun.

 

Yazarın Diğer Yazıları