Elimizde bir davetiye… Üzerinde Palu Kaymakamlığı, Palu Belediye Başkanlığı, Elazığ Kültür ve Turizm Müdürlüğü yazılı. Kültür ve Turizm Haftası münasebetiyle kadim şehir Palu’ya davet ediliyoruz. Davetiyeler Manas’a gelmiş. Manas’ın yöneticisi Şener Bulut, tek tek bizlere ulaşmaya çalışıyor; Hadi Önal, İlhami Bulut, Hüseyin Göçeri, M. Şükrü Baş, Gazi Özcan, H. Ergün Yılmaz, Murat Bilgin, İhsan Nazik, Tuncer Sönmez ile birlikte 29 Nisan 2016 Cuma günü sabahı saat 08.30’da Elazığ Tren Garında hazır olmamızı istiyor. Yolculuk trenle yapılacak. Yıllardır tren yolculuğu yapmadık, yıllardır kara trenin sesini de duymadık. Meğer şimdilerde kara trenlerin rengi de değişmiş. Griye yakın bir renk taşıyor bineceğimiz tren. Vagonlar da o derece geniş ve de uzun. Eski vagonlar gibi küçük küçük bölümlerden de ibaret değil. Koca bir salon ve öylesine sıralanmış dönerli lüks koltuklar. Palu Kaymakamlığı ve Belediye Başkanlığı bir değişkenlik olsun istemiş. Dışarıdan öğrendiğimize göre gidiş geliş (7000 TL) Devlet Demir Yolları Müdürlüğü’nden kiralanmış bu tren. Güzel ve de yerinde bir seçim. 1000 kişiyi aşkın her yaştan kadın erkek davetli. Vagonlardan insan sesleri bir başka yükseliyor. Elazığ Gar’ı tarihi bir gün yaşıyor gibi. Herkeste bir başka heyecan bir başka coşku. “TARİH PALU’DUR, PALU TARİHTİR.” projesi ile 5000 yıllık Palu bugün bir daha gerçek yüzünü, tarihi geçmişini bizlere gösterecek. Yüzlerce insan Palu’ya gidecek, bir başka şekilde ağırlanacağız. Palu’nun genç ve çalışkan kaymakamı Mehmet Öztürk ile çalışkan Belediye başkanı Sait Dağoğlu bir başka karşılayacak, bir başka kucaklamaya çalışacaklar bizi. Yukarı Mezopotamya’nın bir başka uzantısı, bir başka yerleşim alanı olan Palu bugün görücüye bir başka çıkacak. Eskisi ile yenisiyle bir başka görüntü sergileyecek. Böyle olmasa “Tarih Palu’dur, Palu Tarihtir.” Sözü bir başka anlam ifade etmez, öyle levhalara yazılı olarak karşımıza da çıkmazdı. Evet, bugün güzel ve öylesine dolu bir gün yaşayacağız. Palu Palu olalı belki de ilk kez bu kadar insanı ağırlıyor, yediriyor, içiriyor ve de önemli tarihi eserleri gezdirmeye çalışıyordu. Palu kalesi, inanç merkezlerinin ayrıcaklı bir yeri vardı bu gezimizde. Tarihi ve kültürel varlıklar Palu’da, onlarda bir o kadar eskimiş, bir o kadar tarihin derinliklerine gömülmüş durumdalar. Palu eski köprüsü, İstanbul-Bağdat ipek yolu üzerinde yıllarca hizmet vermiş, birkaç yıl önce de Karayolları 8. Bölge Müdürlüğü tarafından onarılarak tren köprüsünün yanında güçlü bir yapı haline getirilmiştir. Programda belirtilen saatte (11.10) Palu tren istasyonunda kaymakam Mehmet Fatih Çiçekli ile Belediye Başkanı Sait Dağoğlu başkanlığında bir kalabalık tarafından karşılanıyor ve Palu Hükümet Konağı bahçesinde özenle düzenlenen sanatsal ve kültürel sergiyi geziyoruz. Bu arada bahçede kurulu çay ocağından bardak bardak çaylar da ikram ediliyor bizlere. Çay molasında sonra kimimiz Cuma namazına gidiyor, kimimizde Palu çarşısında gezmeye başlıyoruz. Her zaman yanımda olan ve yaşım dolayısıyla bana yardımda bulunan H. Ergün Yılmaz, Hüseyin Göçeri, İlhami Bulut benden ayrılmıyorlar. Yalnız Şener Bulut, Günerkan Aydoğmuş, Bedrettin Keleştimur bugün aramızda yoklar. Yoklukları da o derece belli oluyor. “Keşke aramızda olsalardı.” Diye de içimizden geçiyorlar. Saat: 13.30’da Palu’ya hakim mekana (Balkon Cafe) öğlen yemeğine gidiyoruz. Elazığ’da ve birçok ünlü şehrimizde böylesine görkemli, böylesine görüntülü, böylesine bir yapı az bulunur. Böylesine görüntülü bir yapıda öğle yemeğini yedikten, üst katta da çaylarımızı yudumladıktan sonra bir bir dağılmaya başlıyoruz. Belediye taşıtları kimimizi Palu kalesine, kimimizi de Palu köprüsü yanında kaymakamlık ve belediye ortaklığıyla yapılmış gene öylesine güzel PALU KONAĞI’na götürüyorlar. Kültür Müdürümüz Tahsin Öztürk ile Müdür yardımcısı Selahattin Yazar konuklarla birlikte Kaleye gittiler. Sonra onlarda Palu Konağına gelerek bizimle birleşiyorlar. Saat: 17.30’da köprüde bekleyen trenle Elazığ’a doğru hareket ediyoruz. Böyle bir geziyi bizlere yaptıranlara, günümüzü bir güzelce geçirmemize neden olan Palu Kaymakamlığına, Palu Belediye Başkanlığına ve de Elazığ Kültür ve Turizm Müdürlüğüne engin teşekkürlerimizi sunuyoruz. Diliyoruz bu güzel günler hiç eksik olmasın; dört bir çevremizde güller açsın ve sonsuza dek hiç solmasın.
