Şükrü KACAR

KOMŞU İRAN'DA SULAR DURULMUYOR

Şükrü KACAR

Çok ülkelerin temelinde sarsıntı var.

Yönetimlerden hoşnut olmayanlar bir bir meydanlara çıkıyor.

Bir bakın Suriye’ye, Irak’a, Arabistan’a, Yemen ve de Afganistan’a.

Bir ünlü Dışişleri Bakanımız, yıllar önce çok hafife almıştı bu olan bitenleri. “SIFIR SORUN” deip çıkmıştı işin içinden.

Ama ne oldu?

Irak parçalanıp gitti. Suriye hala çırpınıp duruyor.

Hep de İslam ülkelerinde oluyor bunlar.

Şimdi de İran’a uzandı o karanlık eller.

Halk, ekmek, iş, özgürlük, diyerek sokaklara döküldü.

İran’ın düşmanları, ABD, İSRAİL, İNGİLTERE, SUUDİ ARABİSTAN’ı yönetenler sevinçten gör nasıl uçuşuyor.

Görmek gerek bu haince ve ustaca olup bitenleri.

İçiniz çürükse, bir bak nasıl oyarlar bir bir bakan gözlerinizi.

Biliyorsunuz, İran “Şİİ İSLAM MODELİ”.

Dini lider, bir o kadar ağırlıklı.

Ömür boyu devletin başı,

Uzmanlar Meclisi, 8 yılda bir seçiliyor.

Üye sayısı 88. Dini lideri bunlar atıyorlar.

Muhafızlar Konseyi 12 kişi, yarısını, dini lider atıyor.

CUMHUR BAŞKANI: HASAN RUHANİ. Dört yıllığına seçiliyor. Dini liderin imtiyazına asla dokunamıyor.

PARLAMENTO: (290 Milletvekili)

Bu da dört yılda bir seçiliyor.

Bütün bunlara rağmen, İran halkı sokağa dökülmüş, günlerdir sokakta kavga var. dini liderlerin ağırlıklı olarak yaşadıkları KUM kentinde protesto için meydanları dolduranlar “HALK YALVARIYOR, DİN ADAMLARI ALLAH GİBİ DAVRANIYOR” şeklinde bağırıyorlar.

İslam dininin asla ve asla kabul etmeyeceği kimi şeyleri bir bir yapmaya çalışıyorlar. Bu durumda ne oluyorsa İslam’a oluyor. Dünyanın neresinde Müslüman varsa, kavganın, kargaşanın çoğu da orada.

Sonunda iç çürüme başlar. Halk ekmek bile bulamaz, iş bulamaz, her şey ateş pahasına yükselir. Fiyatlar sürekli artar. Yoksulluk, bir yerde alev olup etrafı sarar. Hal böyle olunca, yolsuzluk, adaletsizlik, rüşvet, seçimlere hile karıştırma, yargı bağımsızlığı da başını alıp gider. İran Şİİ İslam modeli, yılların sonunda bu acı durumları yarattı. Yani İran modeli içinden çürüyüp, ülkeyi bu hallere sürükledi.

Bizden olanlar, bizden olmayanlar. Bu toplumu ikiye ayırdı.

Evet, İran böyle böyle bu duruma geldi. Şimdi de sular bir türlü durulmuyor. Olaylar bir türlü önlenemiyor.

İHANET

Çok duyduk

Çok dinledik

Çok gördük

Bu ülkeye ihanet edenleri

Beş kuruş çıkara

Dümen üstüne dümen çevirenleri

*****

Kimisi para

Kimisi makam

Kimisi kan dedi

Çıktı birileri

“Yok öyle şey

Önce vatan” dedi

*****

Çok zaman

Hep bu ülkede birleştik

Çektik kılıçları kından

Bu kutsal topraklar için

Gör ne karınlar deştik

*****

Sevdalar türkü

Düşler bir ülkü oldu

Açıldı nice nice ufuklar

Yürekler yumruklaştı

Yepyeni bir umutla

Her yanardağ

Bir başka ses verdi

Bir bayraktır dalgalandı gene başımızda

İnsan nasıl alçalır bu kadar

Yoksa bir şeyler mi dolaşıyor

Ekmeğimizde aşımızda

 

BİLEMİYORUM

Öyle yorgun ki ellerin

Üşüyen ellerimde kaldı

Çekip gidenin hesabı yok

Her sabah başka bir ses

Nasıl da uyandırır uykudan beni

Geleceğim dedin, gelmedin

Gör

Yorgun Gözlerim

Nasıl bir derin uykuya daldı

*****

Bilemiyorum

Ben

Bu hasretten nasıl kurtulacağım

Atıp yorgun uykuları bir yana

Sevenlerime Nasıl Ulaşacağım

*****

Gün yok ki

Vurmasın felek bir yanımızı

Atmadıkça günahlarımızı bir yana

Bilemiyorum

Nasıl temizleyeceğiz

Şu olmazlarla dolu dünyamızı

*****

Yıldızlar aya

Ay ise güneşe gebe

Beni nasıl da kahrediyor

Bakışlarındaki şu derinlik

Bahardan yaza

Yazdan güze

Sonra da kışa eriştik.

*****

Doğan her yeni güne

Gel birlikte

Bir merhaba diyelim

Atalım tüm gerginlikleri bir yana

Soframıza geleni

Bir başka tatlılıkla yiyelim.

 

Yazarın Diğer Yazıları