Nerede ise baharı da yarılıyoruz.
Bir görün şu karışık dünyada neler oluyor.
Şu kendini bilmez büyükler, ne büyük laflar ediyor, ne büyük tehlikelerden ses veriyorlar.
Ah, kendini bilmez koca büyükler.
Bırakın şu dünyada herkes bir başkaca yaşasın.
Dursun kargaşa, herkes hakkına bir güzelce razı olsun.
Bir büyük dünya savaşından sonra ikinci dünya savaşını görmüştük. Adolf Hitler, o günkü dünya insanına neler yaşatmıştı neler.
Şimdi de ABD’nin başkanı aynı şeyi yapmaya çalışıyor.
“Hazır ol Rusya, füzelerimiz geliyor” diye de haberler gönderiyor. Oysa bozulursa dünya düzeni, en çok kaybedenlerden biri de bu ABD başkanı olacak.
Dün Irak’ı bozdular, parça parça ettiler, şimdi de Suriye’yi hedef almışlar.
Suriye başkanı Esad’ı vuracaklar…
Saddam gitti, ama Irak hala düzelmedi. Barış da gelmedi Irak’a.
Şimdi de Suriye üzerinde oynanmaya çalışılıyor oyunlar.
Daha savaş başlamadan, üst üste gelen zamlar.
Dolar bir görün nasıl etkiliyor durumumuzu.
Petrole gelen her kuruş her zam, ekonomimizi nasıl da allak bullak ediyor. Önümüzde bir de Ramazan var. Ramazan ayında zamlar daha çok sarsacak yaşamımızı.
Amerika nere? Suriye nere?
Bütün oyunlar, Ortadoğu üzerine.
Nerede, dünlerde “sınırda sıfır sorun var” diyen ağızlar.
O yüzden, Suriye sınırındaki mayınları bile söküp atmıştık.
Sözde sınır tehlikesiz hale gelmişti. Şimdi ise yeniden bir şeyler yapmak istiyoruz. Dolu dolu paralar akıyor ve akacak da.
Kardeş Esad yok edilince, Suriye rahata mı kavuşacak?
Gelin de bu yalanlara, dolanlara inanıvein.
İşimiz, bir yerde Allah’a kalmış.
Allah’a yalvarmaktan ötede yapılacak bir şeyimiz de yok.
