Şükrü KACAR

BİR SELAM DA BİZDEN SANA

Şükrü KACAR

“Şu Özel Doğu Anadolu Hastanesi’ne bir selâm da bizden olsun” dedik. Ve başladık bugünkü yazımızı yazmaya. Bu konuda ilk yazımızı yıllar önce Dr. Ömer Dayı’nın Birinci Harput Caddesinde yaptırdığı özel hastane için yazmıştık. Böyle bir hastane yaptırmak ve de çalıştırmak elbette çok zordu. Ömer Dayı aynı zamanda Elazığ Lisesi’nden öğrencim sayılırdı. Ayrıca Dayı ailesini yakından da tanırdım. Belediye başkanı iken cadde ve sokakları kaldırım taşları ile bir özenle donatan bir de Gümüşbağlar köyünden bir Sezai Dayı’mız vardı. Dr. Ömer Dayı o günlerde yaşadığı sorunlar dolayısıyla bana gelmiş ve bir yazar olarak yardımda bulunmamı istemişti. Nedense bu tür işlerde hemşerilerimiz birtakım açmazların içine girer, girişimcilere yardım edecek yerde, birtakım güçlükler ve dedikodular çıkarmaya çalışırlardı. Belediye başkanı iken de bu tür sorunlarla çok karşılaşmış, büyük de mücadeleler vermiştik. Basın olarak girişimcilerin ve bu uğurda yola çıkmanın bir görev olduğunu kabul etmiş, Hazar kıyısında Mehmet Polat hemşerimizin kurmaya çalıştığı o güzel işletme konusunda karşısına çıkan kimi zorlukları da gidermeye çaba göstermiştik. Bugün Elazığ’da Malatya yolu kıyısında 2008 yılında ortaklaşa yapılan Özel Doğu Anadolu Hastanesi de büyük bir sağlık kuruluşu olarak hemşerilerimizin hizmetlerine girmiş bulunuyor. Çok ortaklı olarak hizmete giren bu hastanenin hizmet süresi boyunca ne tür güçlüklerle karşı karşıya geldiğini de az çok bilmekteyim. Geçmiş yıllarda eşim ile birlikte bu hastanede iki kez kapsamlı bir sağlık kontrolünden geçmiştik. Ne var ki bu büyük eserde beklenilen hizmetler o süre içerisinde gerektiği şekilde verilemiyordu. O nedenle zaman içerisinde kurucuların bazıları paylarını Malatyalılara devir ederek ayrıldıklarını da biliyoruz. Bugün bu sağlık kuruluşumuzun büyük bir kısmına ortak olan ortopedi uzmanı Dr. Ali Şekerlisoy’u, 1993 yılında eski Araştırma Hastanesi’nde hizmet yaptığı sıralarda tanımıştım. O günlerde eşim Zehra Kacar, Şeker Bayramının ikinci günü bir beyin kanaması geçirmiş ve hastanenin nöroloji bölümüne yatırılmıştı. Tamı tamına 17 gün komada tedavi görmüş ve bitkisel bir hayat yaşamıştı. Dr. Ali Şekerlisoy’un eşi de kendi eczanesinde çalışıyordu. Bu sürede Sayın Şekerlisoy hemen her gün hastamızı sormaya gelir, yazılan ilaçları da bir gönülle temin etmeye çalışırdı. Eşim, onyedi gün sonra kendine gelmiş ve sayı olarak tam 49 gün hastanede yatıvermişti. Prof. Dr. Hamit Gökalp’ın da bu süre içersinde büyük yardımlarını görmüştük. Ancak Sayın Şekerlisoy’un o acılı dönemde bize verdiği hizmeti hâlâ unutamıyorum. Dr. Ali Şekerlisoy ile değerli eşlerinin, Elazığ’da kazandıklarını tekrar Elazığ’a yatırmaları bence büyük bir övgüye değer. Sonra Özel Doğu Anadolu Hastanesi gibi bir sağlık kuruluşuna sahip çıkışları ve Elazığlı ortaklardan satın almaları ayrıca takdire değer bir olaydır. Ben kişisel olarak sayın Şekerlisoy’un bu girişimini yürekten alkışlamak istiyorum. Değerli insan, değerli tıp adamı Dr. Ali Şekerlisoy hastanenin profilini çizerken de çok güzel ve umut veren noktalara değinmiş ve sahasında uzman bir yeni kadro ile Elazığ’a daha iyi hizmetler vermeyi hedeflemiş bulunuyor. Tebriklerimiz ve teşekkürlerimizle Dr. Ali Şekerlisoy’u bir kez daha kutluyor ve başarılar diliyoruz.

Yazarın Diğer Yazıları