Mehmet EMRE

DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ ÜZERİNE

Mehmet EMRE

En genel tanımıyla düşünce özgürlüğüne kişinin bir engelle karşılaşmadan bilgi edinmesi, edindiği bilgi neticesinde bir kanaate varması ve düşüncelerini yayabilmesi diyerek nitelendirebiliriz. Buradan da anlaşılacağı gibi bilgi edinme, kanaat ve ifade özgürlüklerini de içinde barındırmaktadır. Her özgürlüğün bir sınırı olduğu gibi düşünce özgürlüğünün de bir sınırı elbette olacaktır. 

Bu konu nereden icap etti derseniz şayet; kendi adıma bu özgürlük kavramının biraz  hunharca kullanıldığı ve ülkemizde bu özgürlüğü kullanırken karşısında muhalif düşüncelerde olan kişilere karşı nasıl kırıcı olduğuna defaten şahit olduğumdan yazma gereği duydum. Hele hele sosyal medya üzerinden altı dolu olmayan, hiçbir bilgi ve dayanağı olmayan düşüncelerin patavatsızca dile getirilmesi ziyadesiyle rahatsız edici olmaya başlamıştır. 

Hayatın her hangi bir dokusunda yer almamış ve babasının bile “oğlum git şu faturayı yatır” diyecek kadar güvenmediği dokunmatik toplum bireylerinden gına geldi artık.  

  Toplum; “Biliyorsan konuş ibret sansınlar, bilmiyorsan sus adam sansınlar” diyen atanın torunlarının yerini adeta kopyala yapıştır bilgilerle kendini hazır cevap sanan ve bu özgürlüğünü limitsiz kullanmaya çalışan bilgisiz ve bilgisiz olduğu için de fikirsiz bir nesille dolup taşmaya başlamış. 

Düşünce özgürlüğü, ham olan bir fikrin akılda bilgi, birikim ve deneyim ile realiteye uygun hale getirip ve kırıcı olmadan aktarabilmesi ile başlar.   Her özgürlük kavramında olduğu gibi, kişinin kendi özgürlük alanının bir başkasının özgürlük alanını zorlamaya başladığı zaman itibarı ile son bulması gerekirken; hadsiz, beyinde olgunlaşmamış, akla gelen her lafı söyleyen insanların bilgisi olmadan fikir beyan etmesi özgürlük değil düpedüz patavatsızlıktan öteye geçmemektedir. 

Düşüncenin önüne geçilebilir mi? Kesinlikle Hayır..!

Çünkü adı üstünde düşünce..! 

Her insan özgürce düşünür. Burada her hangi bir sıkıntı yok. Ancak düşünce özgürlüğü ilk akla geleni söylemek değildir ki! 

Düşünce hamdır. Ne zaman ki beyin süzgecinden akla ve mantığa uygun olarak geçerse o an itibarı ile fikir beyan edilir. 

Hadi mantıklı bir fikir beyan ettin, peki benim bu fikre ihtiyacım var mı? 

Bir konu hakkında bilmediğimiz sözler söylemeyelim ki bizi adam sansınlar. Eğer bir şeyler biliyorsak işte o zaman konuşmamızdan ibret ve ders alsınlar. Gereksiz yere konuşup komik duruma düşmektense susmayı tercih etmeliyiz diye düşünüyorum. 

Diyeceğim şu ki Sevgili okur; 

Sosyal medya da kitle sanılan göçebe çoklukların fikirleri yerine, kendi düşünce ve kimliğimizi sergilemenin ülke menfaatine daha uygun olacağı kanaatindeyim. Çünkü bu göçebe çoklukların düşünceleri tamamen menfi olmakla beraber, menfaatleri bitince de göçüp gitmektedirler. 

Paylaşılan bir bilgi artığını hakikat sanıp, ardını ve önünü sorgulamadan tekrar etmek düşünce özgürlüğü değildir. Olsa olsa gürültü kirliliğidir!

Fikir, düşününce kıymetli olur. Söz, altında fikir olursa bir değer taşır. 

Özgürlük ise, akıl sahibinin hakkıdır…

Yazarın Diğer Yazıları