Mehmet DUMAN

YAPICI OLALIM

Mehmet DUMAN

Efendim, birileri kalkmış Elazığspor’da yapılması gereken genel kurul ilk toplantılarına katılmayan Elazığspor delegelerini suçluyor, topu kendi kucağına koyduğunun farkında değil. Adama sormazlar mı bu çiftlikte senden başka öten horoz yok mu diye. Bak kardeşim sen bilirsin veya bilmezsin ama ben sana söyleyeyim. Sen bu kulübe gelirken kimlerin haksız olarak üyeliklerinin sona erdirildiğini yada kimlerin isteği ile üyeliklerinin hiçbir gerekçe ya da tebliğ edilmeksizin sona erdirildiğini önce irdelemen gerekirdi, yani topu atmadan önce o topun tamir yoluna gidilmeliydi. Aidatını düzenli ödeyen, genel kurul toplantılarına katılan her daim Elazığ sporun yanında olan kaç üyenin neden dışlandığını, karar defterini eline alıp gerekçelerini okumuş olsaydın çözüm gayet basit olurdu.

 Topu atmadan önce düşünmen gereken diğer bir mevzuda şu olmalıydı, görevi bırakacak son yönetim kurulu yada yönetim kurulu üyelikleri kimlere tebliği edilmiş ise Elazığ spor delegeliklerinin o kişilerin yandaşları ile doldurulup bezendiğidir. Hesapların rahat geçmesi, faaliyet raporlarının sorun yaşamaması, seçimlerin sorunsuz atlatılması için genel kurullardan önce kimlerin üye yapıldığını bu şehirde bilmeyen yoktur. Onun için atıp gürlerken son yapılan üyelerin tepkisini de almamak için dikkat etmek lazım’ dı diyorum. Diğer bir durum ise genel kurullardan en az on beş gün önce kararın üyelere tebliğ edilmesi gerekir. Bunu bilmeniz lazım.

Siz en az on beş değil, ya bir gün ya da iki gün kala sadece bilgi olarak üyelere bildirmeniz bir yana, gündem maddelerini tebliğ etmekten bile uzak kalıyorsunuz. Bazı genel kurullar öncesi mesaj bile atmazken çok önemli gördüğünüz aman ha dediğiniz genel kurul toplantıları için ise gece vakti kapı, kapı dolaşıldığını eminim yine çok iyi biliyorsunuz. Ayrıca en önemli konulardan birisinin de, Elazığ spor üyelerinin sadece genel kurullar öncesi’ mi kulübün üyeleri oldukları akıllara geliyor bunu da ben anlamıyorum. Elazığ spor dernek statüsüne tabii olduğundan dolayı derneklerin olmazsa olmazı üyeler olduğunu hepimiz biliyoruz. Dernekler kayıtlı üyeleri yok ise dernek olamazlar zaten. Peki, siz bu derneğin gerçek sahibi üyeleridir derken hangi gün üyelerle bir araya geldiniz, bir toplantı yaptınız ya da bir konuyu görüşmek için talepte bulundunuz. Bu mu sizin dernek anlayışınız. Yanılmıyorsam Elazığspor derneğinin en fazla iki yüzün üzerinde üyesi vardır. Üyelerle aranızı sıcak tutmak, ara sıra ziyaretler gerçekleştirmek, fikir teatisinde bulunmak, yapılacak iş ve işlemler hakkında akıl akıldan üstündür anlayışı ile bilgi edinmek çok mu zor. Bunun suçlusu üyeler mi acaba?

Şimdi asıl irdelemek istediğim konuyla ilgili cümlelerime sıra gelirken fazla uzatmadan birkaç dokunuşla konuyu kapatmak istiyorum. Kaç dönemdir genel kurullara katılıp görüyoruz. Yapılması gereken ilk genel kurul toplantılarına bazı üyeler koşup gelirken yönetim kurulunu oluşturan asil üyelerin gelmediğini ya da bilinçli olarak bir hafta sonraya ertelenen toplantılara geldiklerini, eğer o kongrede seçim maddesi var ise bazı yönetim kurulu üyelerinin hiç gelmediklerini ne çabuk unutuyoruz.

Hatta son genel kurul toplantısında görevde bulunan yönetim kurulu üyelerinden kaç kişinin hazır bulunduğunu siz daha iyi biliyorsunuz. Kısaca, bir şeyler söylemek ya da paylaşmak için gündem yaratmak istiyorsak önce çuvaldızı sıkı bir şekilde kendimize batırmalıyız diyorum. Üyeleri şamar oğlanı gibi görmekten kaçınmalı o derneğin gerçek sahiplerinin üyeler olduğu unutulmamalıdır diyorum. Üçte bir imza toplama ile üyelere verilen yetkiyi siz benden daha iyi bilirsiniz diyorum.

Anlayacağın kardeşim, kırıcı olmak değil de yapıcı olmak varken ne gerek var patlak topu başka yerlere atmaya çalışmak. Bu hafta sonuna ertelenen Elazığ sporumuzun genel kurul toplantısının hayırlı olmasını temenni eder saygılar sunarım

 

Yazarın Diğer Yazıları