Mehmet DUMAN

NEYİMİZ KALDI

Mehmet DUMAN

Malulen emekliye ayrılmış, soranı, geleni gideni kalmamış, yaşantısından bir şey anlamayan gibi bir yer sormaya kalksanız şehir insanına, alacağınız cevap hiç kuşkusuz, Elazığ olur. Kolu kanadı kırık, imkânları kaybolmuş, sözü sohbeti bitmiş, kalifiye elamanı gitmiş, zengini, işadamı terk etmiş, vasıflı göç vermiş bir yer sorsanız şehirliye alacağınız cevap yine Elazığ olur. Daha önceki belediye yönetimlerinin şaibesiyle, doldur boşalt yönetimi ile başka yerde yaşayıp da belediyenin maaş kartıyla gezenlerin olduğu bir yer var mı diye soracak olursanız şehir insanına, alacağınız cevap Elazığ olur.

Kurumları bir, bir kapanıp kaybolmuş, fabrikaları çareyi kaçmak ya da kapatmakta bulmuş, üretimi bitmiş tüketimi boyunu aşmış, bölge müdürlükleri kanatlanıp başka diyarlara uçan bir yer sorsanız alacağını cevap tabii ki Elazığ olur. Son olarak, il özel idare patlağından sonra ağzını bıçak açmayan Elazığlım ödediği bedellerin karşılığında hakkını kimlere nasıl helal edecek merak ediyorum. Eskiden bu şehrin sahibi var mıydı, elbette diyenlerin sesini çok duyuyoruz. Seçilenler ve atananlar ellerindeki vekâletten çok, ayakları yere sağlam basacak derecede, güven ve aldıkları gururla bu şehrin sahibi benim derlerdi ve onun içindir ki isimleri bu şehrin en nadide yerlerinde yüzyıllardır en güzel şekilde yaşatılıyor. Onlar bu şehre iz bırakmak bir şeyler kazandırmak için çalışırlardı. Sözün özü bu şehri ileriye taşıyıp, bayrağı yüksek yerlerde devretmek için çaba gösterip, görevlerini tamamlarlardı. Şimdi ise doyumsuzluk ile boyları aşan günahlarla kimler yarınlara neyi taşıyacak sorgulanır olmuş. Geçen haftaki yazımda, sadece kendime ait olan bir düşüncemi sizlerle paylaşmış, Yaklaşık on yıldır itelemeyle stadyum konusunu kökten çözüme kavuşturup yerle bir edildiğini belirtmiştik.

Yapım, ihale, askıda kalma, yer teslimi, ödeneği hazır gibi cambazlıklarla dolu süreçlerin ardından palavraya dönen bu hikâyenin oyalanma ve zaman kazanma adına mekân yeri şimdi Doğu kent oldu demiştik. Daha önce var olup da sebebi belli olmadan ortadan kaldırılan futbol sahasının yeri de Doğu kentti daha öncesinden. Şimdi sormak istiyorum. Yıkılan stadyumun yerinin, sular biraz durulduktan sonra, devir edilmeyeceğinin ya da satılmayacağının garantisini kim bu şehre verebilir acaba. Yarın kalkıp denilirse biz burasını TOKİ ye ya da başka bir yere verdik, karşılığında Doğu kentte bize stadyum yapılacak, bu sayede hem stadyumumuz olacak hem de devletimizin cebinden para çıkmayacak, kim ne konuşacak acaba merak ediyorum. Komşularımıza baktığımızda, Malatya’nın battı illerini aratmayacak şekilde cazibeli hale gelmesi, Diyarbakır’ın devletin imkânlarıyla güzelleşip gelişmesi görenleri hayrete düşürürken, Köyden farklı görmediğimiz Bingöl’ün Elazığ’ ı geçme çabası, Tunceli’nin su sporları ve Munzur gibi bir güzelliğin kıymetini Türkiye gündemine taşıması ile kazandığı turist potansiyeli, Elazığ adına gidişatın hiç iyi olmadığının işareti oldu bize ama biz anlamak istemedik bir türlü.

 Üzülüyoruz, sözün bittiği yerdeyiz.

Korkuyoruz, daha kötüsü ne olabilir diye.

Endişe ediyoruz, bin bir zorlukla okutup, devletine milletine hayırlı bir insan olması için çaba gösterdiğimiz evlatlarımızın sonu ne olacak diye.

Elimizde kalanla gurur duyuyoruz, gönlümüzde yüreğimizde Elazığlı yazıyor diye. Allah yar ve yardımcımız olsun. Esen kalın.

Yazarın Diğer Yazıları